"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından, her iki dava yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı erkeğin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı kadın, ziynetlerin davalı eşi tarafından alındığını ve kendisine iade edilmediğini ispatlayamamıştır. Davacının ziynet talebinin reddi gerekirken, yazılı gerekçe ile kabulü doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir....
Usul ve yasaya uygun hazırlanan bilirkişi raporu hükme esas alınmış, davacının davasının ıslah talebi nazara alınarak kabulüne karar verilmiş, bilirkişi raporunda belirlenen 62.400,98 TL ziynet alacağının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. "gerekçesi ile; "Davanın ıslah dilekçesi nazara alınarak KABULÜ İLE; 62.400,98 TL ziynet alacağının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, "karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili hükmün; tamamı yönünden istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Davacı kadın istinaf yasa yoluna başvurmamıştır. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; davacı kadın tarafından açılmış ziynet alacağı davasıdır....
Davacı vekili, 14/06/2021 tarihli dilekçe ile davayı ıslah ederek dava değerini 103.360 TL olarak belirlemiş ve bu miktar ziynet alacağının davalıdan tahsilini talep etmiştir. Davalı asil cevap dilekçesinde özetle; düğünden sonra kendi ailesiyle birlikte bir yıl boyunca aynı evde yaşadıklarını, bu nedenle davacı tarafından takıların kendisine ayrı ev kurması için verildiğini, 2001 yılında takıları bozdurarak davacının isteği üzerine bir ev kiraladığını ve ev için masraflar yaptığını, takıların bozdurulmasında davacının rızasının bulunduğunu belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
Bu itibarla; yukarıda açıklandığı üzere boşanma ve ferilerine ilişkin kurulan hükümde usul ve yasaya aykırı bir husus bulunmadığı anlaşılmakla, her iki tarafın da bu hususlara yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine, kocanın ziynet eşyasına yönelik karar ilişkin istinaf isteminin reddine, kadının ziynet eşyasına ve ev ve çeyiz eşyasına ilişkin hükümler yönünden istinaf başvurusunun kabulüne karar verilmesi gerektiği anlaşılmakla, bu yöne ilişkin istinaf talebinin kabulüne, yerel mahkemenin bu hususa yönelik gerekçe ve hükmünün düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına, ev eşyası yönünden ilk derce mahkemesinin yeniden yargılama ile sonucuna göre değerlendirme yapmasına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
CEVAP Davalı vekili cevap dilekçesinde; boşanma davasına ilişkin açıklamalarda bulunmuş olup ziynet yönünden bir açıklama yapmamıştır. Beyan dilekçesi ile tarafların anlaşması üzerine altınların satılıp yerine ev alındığını, davalının bu konuda davacıya bir zorlamasının bulunmadığını belirtmiştir. III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalı vekilinin 11.01.2022 tarihli dilekçesinden ziynet eşyalarının ev almak için bozdurularak kullanıldığının ve geri verilmediğinin anlaşıldığı, ziynet eşyalarının rıza ile verildiği kanıtlanamadığı gerekçesiyle kadının ziynet eşyası alacağı davasının kabulü ile 246.932,14 TL ziynet eşyası bedelinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A. İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. B....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ :Ziynet ve Eşya Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı erkeğin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı kadın dava dilekçesinde, düğünde takılan ziynet eşyalarının, babası tarafından evlenirken alınan ev eşyalarının, çeyiz ve kıyafetlerinin ve hediye edilen ineğin en son evden ayrılırken davalıda kaldığını belirterek aynen iadelerini, aynen iadenin mümkün olmaması halinde bedellerinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Ziynet Alacağı Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı ziynet alacağı davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, zinet eşyaların iadesi istemine ilişkindir. Mahkemece, istemin reddine karar verilmesi üzerine, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili, dava dilekçesinde davalıda kalan davacıya ait ziynetlerin ve ev eşyalarının aynen iadesini, mümkün olmaz ise bedellerinin tahsilini istemiştir....
Dava, 3.kişinin İİK’nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açtığı istihkak davasına ilişkindir. 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillere hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre davacı vekilinin aşağıda yazılı bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Dava konusu ziynet eşyası ve ev eşyaları borçlu adresinde 27.03.2006 tarihinde haczedilmiştir.İİK’nun96/a maddesinde öngörülen mülkiyet karinesi borçlu dolayısı ile davalı alacaklı yararınadır. Bu yasal karine aksinin davacı 3.kişi tarafından kesin ve güçlü delillerle kanıtlanması gerekmektedir. Haciz tutanağının 19-20-21.sırasındaki ziynet eşyaları kadına mahsus eşya niteliğinde bulunduğundan bu malları yönünden davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır....
Şu halde Aile Mahkemesi kurulmayan yerlerde Hakimler ve Savcılar Kurulunca belirlenen Asliye Hukuk Mahkemelerinde davanın Aile Mahkemesi sıfatı ile görülüp karara bağlanması gerekir (H.G.K. 16/11/2005 tarih ve 2/673- 617 sayılı kararı). Bu husus düşünülmeden, Asliye Hukuk Mahkemesi olarak yargılamaya devam edilip, yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olduğundan, davalının istinaf başvurusunun belirtilen gerekçeyle kabulü ile, ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına ve aile mahkemesi sıfatıyla yeniden karar verilmek üzere dosyanın mahkemesine iadesine karar vermek gerekmiştir....
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte açıklanan sebeple gerekçeli kararın hüküm fıkrasından 4. bendinin tamamen çıkarılmasına, yerine 4. bent olarak "Belirlenen ev eşyaları ve ziynet eşyalarının aynen iadesinin mümkün olmaması halinde bedellerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, ziynetlerin bedelinin 1.000 TL'lik kısmı ile belirlenen ev eşyalarının bedellerine dava tarihinden; ziynetlerin bedelinin 25.743,33 TL'lik kısmına da ıslah tarihi olan 06.03.2015 tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmesine" cümlesinin eklenmesine, hükmün bu bölümünün düzeltilmiş şekliyle, temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda 1. bentte açıklanan sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.21.05.2019 (Salı)...