Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Aile Mahkemesinin boşanma ve mal paylaşımına ilişkin ilamının takibe konduğu,ilamda tarafların boşanmalarına,ziynet alacağı davası yönünden davanın kısmen kabulü ile ilamda miktar ve bedeli belirtilen ziynet eşyalarının mümkün ise davalı tarafından aynen davacıya iadesine mümkün değil ise bedellerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,eşya alacağına dayalı davanın kısmen kabulü ile ilamda niteliği ve değeri belirtilen ev ve çeyiz eşyalarının mümkün ise aynen mümkün değil ise bedellerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine fazlaya ilişkin talebin reddine hükmedildiği, takipte ise ziynet in ve eşyanın değerlerinin istendiği aynen teslime yönelik bir talebin olmadığı görülmüştür. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulü ile 16.637.22 Tl alacak yönünden icranın geri bırakılmasına karar verilmiştir. Kararı davacı istinaf etmektedir....

Dava dilekçesinde, ziynet, ev ve çeyiz eşyalarının aynen iadesi olmadığı takdirde şimdilik eşyaların değeri olarak 1.000 TL talepte bulunulduğu, mahkemece bu 1.000 TL değerinin ne kadarının ziynet alacağı, ne kadarının çeyiz eşyaları alacağı için istendiği konusunda açıklama yapmak için davacı tarafa süre verilmesi gerektiği halde verilmediği, yargılama sırasında 12/03/2020 tarihli celsede çeyiz eşyaları konusunda tarafların anlaştıkları, davalı tarafın çeyiz eşyalarını almaları için davacı tarafa gün vereceklerini beyan ettikleri, 02/07/2020 tarihli celsede de taraflar arasında düzenlenen çeyiz ev eşyalarına ilişkin tutanak tuttuklarını bildirdikleri, bu tutanağın dosya arasına alındığı, mahkemece çeyiz eşyaları iade edildiği için bu alacak hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verildiği, ziynet alacağı talebinin ise reddine karar verildiği anlaşılmış olup davacı lehine vekalet ücreti hükmedilmiş ise de, bu vekalet ücretinin hangi alacak davası için verildiğinin belli olmadığı...

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen ziynet eşyası-alacak davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hükmün temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması davacı vekili tarafından istenilmekle; taraflara yapılan tebligat üzerine duruşma için tayin olunan günde temyiz eden davacı vekili Av.... geldi. Aleyhine temyiz olunan davalı ve vekili gelmediler....

    Aile Mahkemesinin 2020/470 Esas, 2021/519 Karar sayılı ilamı ile ziynet eşyalarının aynen iadesine, aynen iadenin mümkün olmaması halinde ziynet eşyalarının bedeli olan 39.840,00 TL nin davalıdan tahsiline karar verildiğini, mahkemenin asıl kararının ziynet eşyalarının aynen iadesi olduğunu, ziynet eşyasının davacının elinde bulunması gerekmediğini, ziynet eşyalarının piyasadan aynen temininin mümkün olduğunu, bu nedenle aynen iadenin zorunlu olduğunu, bu nedenle ilamın örnek 2 olarak takibe konulduğunu, davacı borçluya 4- 5 örnek ödeme emri gönderilmediğini, haitta bedel talebinde bulunulmadığını, icra emrinde teslim edilen malın yedinizde bulunmaması halinde ilamda yazılı değerin alınacağı kısmının matbu olduğunu, ayrıca ilamda ziynet eşyalarının nitelikleri, cinsleri ayrı ayrı belirtilmesine rağmen her bir ziynet eşyası yönünden ayrı ayrı değer belirlemesi yapılmadığını, tüm ziynet eşyaları yönünden tek bir değer belirlenmiş olup bunun da yargılama içerisinde alınan harca ilişkin olduğunu...

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki (asıl davada) ziynet-eşya alacağı ,(karşı davada) ziynet alacağı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, (asıl ve karşı davanın )kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı- karşı davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı-karşı davalı, dilekçesinde; tarafların 2012 yılında evlendiklerini, evlilikleri süresince davalının anne ve babası ile aynı evde ikamet ettiklerini,nitelik,adet ve gramlarını tek tek belirttiği çeyiz ve ziynet eşyalarının davalı tarafta kaldığını,bunların toplam değerinin 20.730,00 TL olup bu eşyalardan 22.sıradaki sandık içi,21.sıradaki 2 adet halı,20.sıradaki tencere takımları ,17.sıradaki yün yastıkların tamamen davacıya ait olduğunu,diğer ziynet ve çeyiz eşyalarının da davacıya bağışlandığını; çeyiz senedi düzenlenirken...

      GEREKÇE: Davanın konusu , ziynet eşyası alacak davasıdır. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, davacı tarafından karara karşı istinaf başvurusunda bulunulmuştur. HMK'nun 355.maddesine göre resen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Davacının istinaf dilekçesi ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; evlilik sırasında kadına takılan ziynet eşyaları kim tarafından alınmış olursa olsun ona bağışlanmış sayılır, ona iadesi gerekir. Ziynet eşyası rahatlıkla saklanabilen, taşınabilen, götürülebilen türden eşyalardandır. Bu nedenle, evden ayrılmayı tasarlayan kadının bunları önceden götürmesi, gizlemesi her zaman mümkün olduğu gibi evden ayrılırken üzerinde götürmesi de mümkündür. Bunun sonucu olarak normal koşullarda ziynet eşyalarının kadının üzerinde olduğunun kabulü gerekir. (6.Hukuk Dairesi 09.05.2011 tarih ve 2011/1701- 6067, 6....

      Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; bir kısım altınların davacının rızası ile bozdurularak tarafların borçlarının ödendiğini, kalan kısım altınların ise, ortak karar ile bozdurularak ailenin ortak giderleri için kullanıldığını ve birlikte tasarruf edildiğini, ziynet eşyalarının miktar ve niteliklerinin de doğru olmadığını, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece; Davacının ziynet eşyalarına yönelik alacak talebinin kabulü ile, 19 adet 22 ayar bilezik için 34.900,00TL, 4 adet 14 ayar bilezik için 6.086,34 XX 815 adet çeyrek altın içen 15.040,00TL olmak üzere toplam 56.086,00TL alacağın 43.086,00TL'sinin ıslah tarihi olan 19/06/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir....

      Davacının ziynet alacağına yönelik temyiz itirazlarına gelince; Maddi olayları ileri sürmek taraflara, hukuki nitelendirme yapmak ve uygulanacak kanun maddelerini belirlemek hakime aittir (6100 sayılı HMK m. 33). İddianın ileri sürülüş şekline göre dava, mal rejimin tasfiyesinden kaynaklanan alacak, ziynet ve çeyiz eşyalarının aynen, bunun mümkün olmaması halinde değerinin nakden davalıdan tahsili isteğine ilişkindir. Uyuşmazlık, davacıya ait olan ziynet eşyalarının davalıda kalıp kalmadığı hakkındadır. Türk Medeni Kanunu’nun 6. maddesi hükmü uyarınca; kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça taraflardan her biri hakkını dayandırdığı olguların varlığını kanıtlamakla yükümlüdür. Gerek doktrinde, gerek Yargıtay içtihatlarında kabul edildiği üzere ispat yükü hayatın olağan akışına aykırı durumu iddia eden kimseye düşer. Hayatın olağan akışına göre olağan olan, ziynet eşyasının kadının üzerinde olması ya da evde saklanması, muhafaza edilmesidir....

        Şöyle ki, mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda; davacının dava konusu taşınmazın edinilmesine gelirleri ile yaptığı katkıya ilişkin olarak yapılan hesaplama sonucu 16.912-TL katkı payı alacağı bulunduğu, tanık beyanları uyarınca davacının dava konusu taşınmazın edinilmesine düğünde takılan ziynet eşylarını bozdurmak suretiyle de katkıda bulunduğu, ancak ne kadarının kullanıldığının tespitinin mümkün olmadığı, bu nedenle ziynet eşyası ile yapılan katkı oranının tespitinin de mümkün olmadığı, bu durumda TMK'nun 4.maddesi ile TBK'nun 50. ve 51.maddelerindeki hakkaniyet ve fedekarlığın denkleştirilmesi ilkeleri gereğince Mahkemece tespiti gerektiği, 07.04.2014 tarihli kuyumcu bilirkişi raporunda tarafların düğününe ilişkin 7 adet fotoğraf incelemesi sonucu tespit edilen ziynet eşyalarının dava tarihindeki değerinin 6.770-TL olarak tespit edildiği, davacı lehine yukarıda tespit edilen 16.912-TL katkı payı alacağının -ziynetle katkı da göz önüne alınarak- 20.000-TL olarak tespitinin...

          Aile Mahkemesinin 2017/627 Esas sayılı dosyası ile 09/08/2017 tarihinde boşanma davası açtığını, bu tarihte davacı tarafça kasada olduğu iddia edilen ziynet eşyalarının kolaylıkla alınabilecek iken davacı tarafın 17/08/2017 tarihinden müvekkili tarafından altınların kasadan alındığını iddia ederek asılsız ithamda bulunduğunu, ziynet eşyalarının kasada olduğu iddialarının gerçek dışı olduğunu, kasadan alındığı iddia edilen 17/08/2017 tarihinden sonra tarafların çekişmeli boşanma davasını anlaşmalı olarak bitirdiklerini, anlaşmalı boşanma için görüşme sırasında taraflar arasında ziynet eşyalarına ilişkin herhangi bir anlaşmazlığın olmadığını, davacının ziynet eşyalarını müvekkili tarafın alındığı iddiasının inandırıcılıktan uzak olduğunu, nakit paranın ziynet eşyası olarak sayılmadığını, bu nedenle nakit para talebinin de yerinde olmadığını, ziynet eşyaları evlendikten sonra davacıya teslim edildiğinden davacının tasarrufuna bırakıldığından açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir...

          UYAP Entegrasyonu