Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro sonucu Çobanköy çalışma alanında bulunan, 127 ada 51 parsel sayılı 793.653,29 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olması nedeniyle ham toprak niteliğinde ... adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ..., taşınmazın bir bölümü hakkında irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tapu iptal tescil istemiyle dava açmıştır....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Kadastro sırasında ... Köyü 101 ada 2 parsel orman niteliği ile 46, 49, 312 ve 376 parseller de ham ... niteliğiyle Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro sonucu ... Köyü çalışma alanında bulunan temyize konu 101 ada 1583 parsel sayılı 1058,74 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz 3402 sayılı Yasa'nın 16. maddesine istinaden park vasfıyla davalı köy tüzel kişiliği adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ..., çekişmeli taşınmazın bir kısmı hakkında satın alma ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tapu iptal ve tescil istemiyle dava açmıştır....

        Sulh Hukuk Mahkemesince ise 6831 sayılı Kanunun 2/B maddesi uyarınca zilyetlik tespitinde hata yapıldığı belirtilerek, zilyetliğin değiştirilmesi ve yapılan tespitin iptal edilerek yeniden tespit edilmesi istemine ilişkin olup, 3402 sayılı Kadastro Kanunun 11. maddesinde öngörülen 30 günlük askı ilânı süresi geçmiş olduğundan asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğu gerekçesi ile görevsizlik kararı verilmiştir. 6831 sayılı Kanunun 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarılıp Hazine adına tapuya tescil edilen taşınmazların tapu kaydının, beyanlar hanesine kullanıcı şerhinin verilmesi ya da mevcut kullanıcı şerhinin değiştirilmesi istemli davaların, kayıt maliki Hazineye ve varsa lehine kullanıcı şerhi bulunan kişilere karşı açılması gerektiği, tapu kaydında hak sahibinin değişmesi sonucunu doğurabileceğinden iddianın Hazine ve varsa kullanıcı şerhi sahibine karşı kanıtlaması zorunlu bulunduğu için çekişmeli yargı işi olup görevli mahkeme 6100 sayılı HMK'nın 2. maddesi uyarınca...

          adına tapu kaydı oluşturulmuş olup, bu aşamada davaya zilyetliğin şerhine yönelik olarak devam edilemez ise de, davacının taşınmaz üzerindeki zilyetliğinin tespiti yönünden hüküm kurulmasına engel yasal bir düzenleme mevcut olmadığı gibi, davacının zilyetliğinin tespiti isteminde bulunmasında da sonrasında ileri sürülecek hak talepleri açısından hukuki yararının mevcut olduğu belirtilerek, dava, zilyetliğin tespiti davasına dönüşmüş olduğunda, Mahkemece, bu hususun tespiti ile yetinilmesi gerekirken, yukarıda açıklanan husus göz ardı edilerek yazılı şekilde beyanlar hanesine zilyetlik şerhi verilmesine ilişkin hüküm tesisinin isabetsizliğine” değinilmiştir....

            adına tapu kaydı oluşturulmuş olup, bu aşamada davaya zilyetliğin şerhine yönelik olarak devam edilemez ise de, davacının taşınmaz üzerindeki zilyetliğinin tespiti yönünden hüküm kurulmasına engel yasal bir düzenleme mevcut olmadığı gibi, davacının zilyetliğinin tespiti isteminde bulunmasında da sonrasında ileri sürülecek hak talepleri açısından hukuki yararının mevcut olduğu belirtilerek, dava, zilyetliğin tespiti davasına dönüşmüş olduğunda, Mahkemece, bu hususun tespiti ile yetinilmesi gerekirken, yukarıda açıklanan husus göz ardı edilerek yazılı şekilde beyanlar hanesine zilyetlik şerhi verilmesine ilişkin hüküm tesisinin isabetsizliğine” değinilmiştir....

              Mahkemece tarafların dayandığı tapu kayıtları ve tedavülleri Hazine'nin dayandığı kaydın haritası davacı ... ve arkadaşlarının dayanağını oluşturan tescil ilamı ve eki olan kroki celbedilip dosyaya konulmuş, tapu kayıtları hudutları okunmak sureti ile mahalline uygulandığı halde kayıtların eki olan krokiler mahalline yeterli şekilde uygulanıp kapsamları belirlenmemiş, teknik bilirkişiye 4753 sayılı Kanun'a göre oluşturulan tapu kaydının krokisi ile tescil ilamının eki olan krokinin kapsadığı alan haritasında işaret ettirilmemiştir. 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 20/A maddesine göre "kayıt ve belgeler harita, plan ve krokiye dayanmakta ve bunların yerlerine uygulanması mümkün bulunmakta ise harita plan ve krokideki sınırlara itibar olunur" hükmü gereğince tapu kayıtlarının kapsamlarının ekleri olan krokiler uygulanmak sureti ile belirlenmesi zaruridir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro sonucu ...Köyü çalışma alanında bulunan 248 ada 13 parsel sayılı 122.789,87 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olması nedeniyle çalılık vasfıyla Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir Davacı ..., irsen intikal, vergi kaydı ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak taşınmazın bir kısmı için tapu iptal ve tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulü ile dava konusu 248 ada 13 parsel sayılı taşınmazın fen bilirkişi raporuna ekli haritada 13/B harfi ile gösterilen 13.837,65 metrekarelik kısmının tapu kaydının iptali ile davacı ......

                  KARAR Davacı, davalıdan harici sözleşme ile 15.5.1992 tarihinde taşınmaz satın alıp bedeli olan 16.000.000 TL'ını ödediğini, ancak davalının tapuyu devredemediği gibi asıl tapu maliklerinin kendisi aleyhine dava açıp müdahalesının menine karar verilmesini sağladıklarını ve kendisinin açtığı tapu iptal tescil davasının da redle sonuçlandığını davalının aldığı bedelin denkleştirici adalet ilkesi uyarınca dava tarihinde ulaştığı değeri iade etmesi gerektiğini ileri sürerek, fazlası saklı kalmak üzere 6000,00 TL'nın faizi ile birlikte tahsilini istemiştir. Davalı, davacı ile yapılan sözleşmenin zilyetliğin devrine ilişkin olduğunu, zilyetliğin devri ile de sözleşmenin geçerlilik kazandığını, zamanaşımı süresinin dolduğunu savunarak, davanın reddini dilemiştir....

                    Ne var ki, davacıların miras payları oranında iptal ve tescile karar verilmesi, kalan payın ise davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesi gerekirken, davalı Tayyip Vural yönünden de yeniden iptal ve tescil kararı verilmesi doğru değil ise de; bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden; Hükmün 2. bendinin hüküm yerinden çıkarılmasına ve yerine ''Trabzon ili, Of ilçesi, Bölümlü Beldesi, .... ve ...parsel nolu taşınmazların.... payın iptali ile, Of Sulh Hukuk Mahkemesinin 2007/659 E., 2007/609 K....

                      UYAP Entegrasyonu