Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Suça sürüklenen çocuk ... hakkında müştekinin evinin önünde kapıları kilitli halde bulunan aracının kapılarının zorlanması suretiyle araç içerisine girildiği, direksiyon muhafaza kutusuna zarar verildiği ve düz kontak yapılarak aracın çalıştırılıp götürülmeye çalışıldığı olay nedeniyle hırsızlık ve mala zarar verme suçlarından mahkûmiyet hükümleri kurulmuş ise de; Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 21.01.2014 Tarih, 2013/2-686 Esas ve 2014/19 Karar sayılı kararında da belirtildiği üzere; hırsızlık suçunun konusu ile mala zarar verme suçunun konusunun aynı olması ve korunan hukuki yararın tek olması karşısında; ayrıca mala zarar verme suçunun oluşmayacağı, eylemin bir bütün olarak hırsızlık suçunu oluşturacağı gözetilmeden suça sürüklenen çocuğun ayrıca mala zarar verme suçundan da cezalandırılmasına karar verilmesi nedeniyle kanun yararına bozma istemi yerinde görüldüğünden, suça sürüklenen çocuk hakkında mala zarar verme suçu ile ilgili olarak (ANKARA) 4....

    Kamu davasına kimlerin katılacağı konusu, 5271 sayılı Kanundan önce 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Kanununun 365/1. maddesinde; 'suçtan zarar gören her şahıs tahkikatın her halinde müdahale yolu ile hukuku amme davasına iltihak edebilir' şeklinde düzenlenmişti. Yasal düzenleme içerisinde 'doğrudan zarar' kavramı yer almadığı hâlde Yargıtay içtihatlarında 'doğrudan zarar' kavramına yer verilmek suretiyle suçtan dolaylı zarar görenlerin kamu davasına katılmaları sınırlandırılmıştı. Ancak doğrudan zarar veya dolaylı zarar konuları subjektif değerlendirmeler içerdiğinden uygulamada adil olmayan sonuçlarla karşılaşılmaktaydı. Yasa koyucu, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 237/1. maddesinde farklı bir düzenlemeye giderek, 'suçtan zarar görenler' yanında, 'mağdur' ve 'malen sorumlu olanlar' kavramlarına da yer vermiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık, mala zarar verme, konut dokunulmazlığını ihlal HÜKÜM : Mahkumiyet Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: Mahkemece verilen hükümde, hükümlü ...'ın müştekiler ...ve ...'e yönelik hırsızlık, mala zarar verme ve işyeri dokunulmazlığını ihlal suçları nedeniyle ayrı ayrı hüküm kurulduğu halde tebliğnamede sadece bir müştekiye yönelik kurulan hükümler nedeniyle görüş bulunduğu, diğer müştekiye yönelik eylemler nedeniyle tebliğnamede görüş bulunmadığı anlaşılmakla, ek tebliğname düzenlendikten sonra incelenmek üzere İADESİ için dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 30.06.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık, işyeri dokunulmazlığını ihlal, mala zarar verme HÜKÜM : Mahkumiyet Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: Mahkemece verilen hükümde, hükümlü ...'ın müştekiler ... ve ...'ye yönelik hırsızlık, mala zarar verme ve işyeri dokunulmazlığını ihlal suçları nedeniyle ayrı ayrı hüküm kurulduğu halde tebliğnamede sadece bir müştekiye yönelik kurulan hükümler nedeniyle görüş bulunduğu, diğer müştekiye yönelik eylemler nedeniyle tebliğnamede görüş bulunmadığı anlaşılmakla, ek tebliğname düzenlendikten sonra incelenmek üzere İADESİ için dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 30.06.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

          ın temyiz itirazları yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle, usul ve kanuna uygun bulunan hükmün tebliğnameye uygun olarak ONANMASINA, II- Sanık ... hakkında katılana yönelik hırsızlık, sanıklar ... ve ... haklarında katılana yönelik mala zarar verme suçu nedeniyle kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarının yapılan incelemesinde; 1- Katılanın aracını çalan kişilerden olduğu daha sonra yakalanınca anlaşılan sanık ... ile dosyası yaş küçüklüğü nedeniyle ayrılan sanık Ahmet Sezer'in alınan ifadelerinden yanlarındaki üçüncü kişinin sanık ... olduğunu beyan ettikleri, sanık ...'ın ise suçu işlemediğine, olay günü gecesi evde babası ile birlikte evde, gündüz vaktinde ise işte olduğuna, sanık ...'un, kendisinin daha önceki bir olaydaki ifadeleri nedeniyle hapse girmesi nedeniyle kendisine husumet beslediğine dair tüm aşamalarda değişmeyen savunmada bulunduğu, dosya içinde bulunan 23.06.2008 tarihli ve saat 12.30 ibarelerini taşıyan tutanak içeriğine göre görevli polisler ... ve ...'...

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hizmet nedeniyle güeni kötüye kullanma, mala zarar verme HÜKÜM : Beraat Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma ve mala zarar verme suçlarından sanığın beraatine ilişkin hükümler, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü; Sanığın speed (yalı) rent a car adlı oto araç kiralama işletmesinin sahibi olduğu, katılana ait 20 NT 388 ve 20 NT 392 plaka sayılı araçları 01/10/2013 tarihinde yapılan oto kiralama sözleşmeleri ile bir yıllığına kiraladığı, araçlara ait kira bedellerini zamanında ödememesi veya hiç ödememesi nedeniyle katılan tarafından İzmir 4....

              TÜRK MİLLETİ ADINA Gereği görüşülüp düşünüldü: Hükümlüler hakkında nitelikli hırsızlık, işyeri dokunulmazlığının ihlali ve mala zarar verme suçlarından açılan kamu davasında mahkemece yapılan yargılama neticesinde nitelikli hırsızlık ve mala zarar verme suçlarından mahkumiyet kararı verildiği, işyeri dokunulmazlığının ihlali suçundan ise hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verildiği, hükümlülerin nitelikli hırsızlık ve mala zarar verme suçları yönünden istinaf başvurusu üzerine, mahkemece ek karar ile mala zarar verme suçundan kesinlik nedeniyle temyiz başvurusunun reddine karar verildiği ve hükümlülerin ek kararı temyiz ettiği ... Bölge Adliye Mahkemesi 14....

                Mahkemece; ticari kazanç kaybı zararının ticari defterlerin usulüne uygun tutulmaması nedeniyle, inşaat ve kalıcı imalatlar ile depozito alacağına yönelik istemin ticari kayıtlarda bilgi bulunmaması nedeniyle, zararın ve zarar miktarının ispatlanamadığı belirtilerek davanın reddine karar verilmiş, hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı ... ... kendisine asaleten yöneticisi olduğu ... Yapı Malzemeleri İnşaat Taah.Müh. San. Ve Tic. Ltd. Şti.’ye vekaleten dava açmıştır. Taraflar arasında 1.2.2008 tarihli 3 yıl süreli inşaat malzemeleri dükkanı olarak kullanılmak üzere yapılan kira sözleşmesi hususunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Davalı kiraya veren hakkında 22.11.2008 tarihli konut dokunulmazlığını ihlal ve mala zarar vermek eylemleri nedeniyle ... 10....

                  Davacı taraf, davacının davaya konu olaydaki yaralanması nedeniyle maluliyete uğradığını ve bakıma muhtaç hale geldiğini iddia ederek, maluliyet tazminatıyla birlikte bakıcı gideri tazminatının da tahsili isteminde bulunmuş; mahkeme ise, kazada oluşan yaralanma nedeniyle bakıcıya ihtiyaç duyulduğunun davacı tarafça ispat edilemediği gerekçesiyle, davacı yanın bakıcı gideri talebinin reddine karar vermiştir. Olay tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 54. maddesinde "Bedensel zararlar özellikle şunlardır: tedavi giderleri, kazanç kaybı, çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar, ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplar" denilmek suretiyle, cismani zarar halinde, zarar görenin talep edebileceği zarar türleri örnekseme yoluyla sayılmış olup, cismani zarar sonucu doğan bakım ihtiyacı ve bunun için yapılacak giderin de madde kapsamında olduğu açıktır....

                    Mahkemece, 15.01.2016 tarihinde mahallinde yapılan keşif sonucu aldırılan bilirkişi raporlarında, dava konusu alanın alt ve üst kısımlarında %30 eğimin olması nedeniyle, gerek yüzey suları gerek litolojik yapısı nedeniyle heyelan oluşturabilecek bir yapıya sahip olduğu, yol çalışması nedeniyle akmaların meydana gelebileceği, drenaj sistemleri ve istinat duvarı yapımının akmaları önleyeceği, 5 parsel sayılı taşınmazda bulunan yapıda kazı nedeniyle oluşan bir zarar tespit edilemediği bildirilmiş, çok yakın bir zarar tehlikesinin bulunduğu da belirtilmemiştir. Mahkemece, yukarıda değinilen ilkelere göre çok yakın bir zarar tehlikesinin bulunup bulunmadığı saptanmak suretiyle işin esasına yönelik bir karar verilmesi gerekirken eksik araştırma ve incelemeyle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu