Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile takibe konu alacağın 8.308,35 TL lik kısmına vaki itirazın iptali ile bu kısım için takibin devamına, alacağın saptanması yargılamayı gerektirdiğinden icra inkar tazminatına hükmedilmesine yer olmadığına karar verilmiş, iş bu karar davacı ve davalı tarafça temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının tüm temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Alacak likit ve muayyen olup davacı lehine İİKnın 67. maddesi gereğince asıl alacak üzerinden %40 icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerekirken alacak miktarının 2011/18744 2012/2592 tespitinin yargılamayı gerektirir mahiyette olduğundan bahisle davacı lehine davalının icra inkar tazminatına mahkum edilmemesi usul ve yasaya aykırı olup davacının temyiz itirazları bu yönden haklı görülmekle hükmün bozulması nedenidir....
Davada, sebepsiz zenginleşmeden doğan alacak için 3.900 TL asıl, 533.32 TL işlemiş faiz toplam 4.433,32 TL alacak için icra takibine vaki itirazın iptali, takibin devamı istenilmiştir. Mahkemece toplam alacak üzerinden (4.433,32 TL) takibin devamına karar verilmiştir. Oysa ki icra takibi öncesinde davalı temerrüte düşürülmemiştir. Temmerrüt icra takibi ile oluşmuştur. Bu durumda asıl alacak olan 3.900 TL üzerinden takibin devamına ve icra takibinden itibaren faize hümolunması gerekirken yazılı şekilde takibin devamına karar verilerek faize faiz yürütülecek şekilde BK.nun 104/1.maddesine aykırı karar verilmesi doğru görülmemiştir. Ayrıca, alacağın varlığı ve miktarı yargılama ile belirlendiğinden likit değildir....
İcra Hukuk Mahkemesinin 2008/1082 esas sayılı dava dosyasının merciinden getirtilip dosya arasına konulması 3)Davacı alacaklı tarafında borçlu davalı aleyhine İİK.nun 33a/2 maddesi uyarınca açtığı herhangi bir dava olup olmadığının araştırılarak varsa dava dosyasının getirtilip dosya arasına konulması 4)Dava konusu ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... plaka sayılı araçların borçlu davalı ... Org. Tur. İnş. Taah. San. İç ve Dış Tic. A.Ş. tarafından diğer davalılara satışına ilişkin satış sözleşmelerinin temini ile evraka eklenmesi ondan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE 8.6.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Bu durumda, mahkemece, şikayetçi ... yönünden zamanaşımının gerçekleşip gerçekleşmediğinin incelenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, HMK 26. maddesine aykırı olarak, talep olmadığı halde, icra kefaletinin geçerli olup olmadığı değerlendirmek suretiyle takibin iptali yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 13/03/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : TALEP : İhtiyati tedbir isteyen davacı vekili, davalı tarafından müvekkili hakkında Fethiye İcra Müdürlüğünün 2022/9227 E.sayılı dosyası ile senede dayalı takip başlatıldığını, müvekkili tarafından davalıya karşı verilmiş bir senet bulunmadığını, senetteki imzaya yönelik itiraza ilişkin davalarının Fethiye İcra Hukuk Mahkemesinde derdest olup imzanın müvekkiline ait olduğu yönünde rapor hazırlansa da bu tespiti kabul etmediklerini, müvekkili hakkında böyle bir senet düzenlenmiş olmasının hayatın olağan akşına aykırı olduğunu ileri sürerek, müvekkilinin takip dosyasından dolayı takibe konu senetten kaynaklı borçlu olmadığının tespiti, icra takibinin iptali istemli açılan davada takibin durdurulmasına karar verilmesini talep etmiştir....
Mahkemenin tebligat şikayetine ilişkin gerekçesi yerinde olup, borçluya 30.10.2015'te tebliğ edilen ödeme emri tebligatına göre borçlunun icra mahkemesine yaptığı 30.12.2015 tarihli başvurusu, İİK'nun 71. maddesine dayalı takibin kesinleşmesinden sonraki döneme ilişkin zamanaşımı şikayetidir. İİK'nun 71/2. maddesinin göndermesi ile uygulanması gereken aynı Kanun'un 33/a-l. maddesi gereğince, takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde borcun zamanaşımına uğradığının belirlenmesi halinde icranın geri bırakılmasına karar verilir. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 146. maddesi uyarınca, Kanun'da aksine bir hüküm bulunmadıkça, her alacak on yıllık zamanaşımına tâbidir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;Alacaklı tarafından borçlu aleyhine 3 adet çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan icra takibinde, borçlunun takibin kesinleşmesinden sonra çeklerde zamanaşımının dolması nedeniyle İİK.nun 71 ve 33-a maddeleri uyarınca icranın geri bırakılması ve hacizlerin kaldırılması istemiyle icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece istemin kabulüne karar verildiği anlaşılmaktadır.İİK.nun 33/a-2. maddesi uyarınca; “Alacaklı, icranın geri bırakılması kararının kesinleştiğinin kendisine tebliğinden sonra, zamanaşımının vaki...
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin 1. bentte yazılı nedenlerden dolayı temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte yazılı nedenler ile temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMKya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMKnun 428 ve İİKnın 366.maddesi uyarınca kararın BOZULMASINA, taraflarca İİK'nun 366/3. maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine 25.09.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Borçlunun icra mahkemesine başvurusu, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun zamanaşımına uğradığına ilişkin şikayet olup, incelemenin İİK'nun 71/2. maddesi kapsamında yapılması gerekmektedir. 6762 sayılı TTK'nun 726. maddesinde çek için düzenlenen zamanaşımı süresi 6 ay iken, 03.02.2012 tarih ve 28193 (mükerrer) sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6273 sayılı Kanun'un 7. maddesiyle bu süre üç yıla çıkarılmıştır. Yine, 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6102 sayılı TTK'nun, 6273 sayılı Kanun'un 8. maddesi ile değişik 814. maddesine göre de çeklerde zamanaşımı süresi üç yıldır. Buna göre, çek hakkındaki zamanaşımı süresi, ibraz süresinin bitmesi ile başlayacağına göre, çekin ibraz süresinin sona erdiği tarihte geçerli olan zamanaşımı süresinin nazara alınması zorunludur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Y A R G I T A Y K A R A R I Dava, avukatlık sözleşmesine dayalı olarak vekalet ücretinin tahsili için yürütülen takibe vaki itirazın iptali ile takibin devamı istemine ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 13.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 13.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 06.06.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....