Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı vekili, davanın zaman aşımına uğradığını, çeklerin hatır çeki olarak verildiğini savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; 6762 sayılı TTK'nın 644. maddesinde sebepsiz zenginleşmeye dayalı olarak açılan davalarda 1 yıllık zaman aşımı süresinin öngörüldüğü, çekin zaman aşımı süresinin sona erdiği ve zaman aşımını kesen nedenler de dikkate alındığında davacının sebepsiz zenginleşme davasını zaman aşımı süresi içerisinde açmadığı gerekçesiyle, davanın zaman aşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Dolandırıcılık HÜKÜM : Sanıklar hakkında açılan kamu davasının CMK'nun 223/8. maddesi uyarınca zaman aşımı nedeniyle düşürülmesine Dolandırıcılık suçundan sanıklar hakkında açılan kamu davasının zaman aşımı nedeniyle düşürülmesine ilişkin hükümler, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü; 5237 sayılı TCK'nın 7. ve 5252 sayılı Kanun'un 9. madde hükümleri karşısında; sanıklara yüklenen "dolandırıcılık" suçunun yasada gerektirdiği cezasının türü ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu, suç tarihi itibariyle yürürlükte bulunan ve lehe olan 5237 sayılı TCK'nun 157/1. maddesindeki cezasının üst sınırına göre tabi olduğu aynı kanunun 66/1-e ve 67/4. maddelerinde öngörülen 12 yıllık dava zaman aşımının suç tarihinden hüküm tarihine kadar geçmiş olduğu anlaşılmakla, mahkemenin zaman aşımı nedeni ile düşme hükümlerinde bir isabetsizlik bulunmamıştır....

      Hukuk Dairesinin 23/11/2022 tarih ve 2022/2968 esas 2022/2616 karar sayılı ilamı ile esasa girilmeksizin dava harçlarının yatırılmaması nedeniyle kaldırılması üzerine ilgili harçlar yatırtılmakla, başvuran Melita Şirketi bakımından icra takip dosyasında davalı yanca zamanaşımını kesici takip işlemlerinin üç yıllık süre dolmadan düzenli aralıklarla ve yöntemince yapıldığı ve bu nedenle ilgili şirket bakımından zaman aşımı koşullarının oluşmadığı; öte yandan, başvuran T1 bakımından ise 11/06/2014 (haciz istemi) tarihinden 27/11/2017 (haciz istemi) tarihine kadar üç yıl beş ay on altı günlük sürede zamanaşımını durduran veya kesen herhangi bir takip işlemi veya dava bulunmadığı saptanmakla şikayetin başvuran Melita Şirketi bakımından reddine, T1 bakımından ise şikayetin kabulü ile icranın geri bırakılmasına, zamanaşımı şikayeti bakımından Yasa'da herhangi bir tazminat düzenlemesi bulunmadığından başvuranın tazminat isteminin reddine karar verilmiştir....

      Mezkur ihbarnamede; Dosya kapsamına göre, sanığın eylemine uyan basit yaralama suçunun 5237 sayılı Kanun'un 66/1-e maddesi gereğince 8 yıllık olağan zaman aşımı süresine, anılan Kanun'un 66/1-e ve 67/4. maddeleri gereğince ise 12 yıllık olağanüstü dava zaman aşımı süresine tabi olduğu, somut olayda suç tarihinin 25.04.2008, savunmasının alındığı tarihin 09.10.2008 olduğu ve sanık hakkında verilen 30/10/2008 tarihli hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının 18.03.2011 tarihinde kesinleştiği, sanığın denetim süresi içerisinde 15.09.2015 tarihinde yeniden suç işlediği, 5271 sayılı Kanun'un 231/8-son cümlesi gereğince 18.03.2011 ile 15.09.2015 tarihleri arasında dava zaman aşımı süresinin duracağı, denetim süresinde işlenen suçun tarihi olan 15.09.2015 tarihinden itibaren zaman aşımının yeniden işlemeye başlayacağı, sanığın savunmasının alındığı tarih olan 09.10.2008 ile hükmün açıklandığı 19.01.2022 tarihine kadar olağan dava zaman aşımı süresinin dolduğu nazara alınarak davanın düşürülmesine...

        Mahkemece, davaya konu edilen bonoların 20/11/2006 ve 20/01/2007 vade tarihli olduğu, 6762 Sayılı TTK' nun 661/2. maddesi gereğince vade tarihinden itibaren 1 yıl geçmekle hamilin cirantaya karşı açacağı davanın zaman aşımına uğrayacağı, aynı Yasanın 663/2. maddesinde zaman aşımı kesildiğinde yeni bir zaman aşımı süresinin işlemeye başlayacağı düzenlenmiş olup, ilk icra takibinin 26/02/2007 tarihinde yapıldığı, icra hukuk mahkemesi kararı ile zaman aşımı nedeniyle icranın geri bırakılmasının ardından 05/03/2012 tarihinde ikinci takibin yapıldığı, bu davanın ise 1 yıllık zaman aşımı süresi geçtikten sonra 23/08/2013 tarihinde açılması nedeniyle zaman aşımı def'i haklı görülerek davanın reddine karar verilmiş hüküm davacı vekilince temyiz edilmiş, mahkemece temyiz dilekçesinin süresinde verilmediği gerekçesiyle temyiz isteminin reddine dair ek karar verilmiş, ek karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1- Her ne kadar mahkemenin 30.09.2015 tarihli ek kararı ile temyiz başvurusunun...

          Bu durumda, borçlunun 24/11/2014 tarihinde icra mahkemesine yaptığı başvuru, İİK'nun 16/1. maddesinde öngörülen yasal yedi günlük süreden sonra olup, mahkemece, borçlunun tebligat usulsüzlüğü şikayeti ile imza ve borca itirazlarının süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru değil ise de, sonuçta istem reddedildiğinden sonucu doğru mahkeme kararının onanması gerekmiştir. SONUÇ: Borçlunun temyiz itirazlarının reddi ile sonucu doğru mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK'nun 438. maddeleri uyarınca (ONANMASINA), alınması gereken 35,90 TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 07/06/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının onanmasını mutazammın 24/11/2015 tarih, 2015/20866-29331 sayılı daire ilamının müddeti içinde tashihen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından başlatılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takipte borçlunun meskeniyet şikayeti ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, şikayete konu taşınmaz üzerinde .... lehine 29.08.2012 tarihinde tesis edilen ipoteğin halen devam etmesi nedeniyle istemin reddine karar verildiği, kararın borçlu tarafça temyizi üzerine Dairemizce borçluya 103 davet kağıdının 26/02/2015 tarihinde tebliğ edildiği, 31/03/2015 tarihinde yapılan şikayetin süresinde olmadığı, şikayetin süre aşımı nedeniyle...

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Meskeniyet şikayeti Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: K A R A R Karar, temyiz edene 19.09.2013 tarihinde tefhim edildiği halde temyiz dilekçesi belirli süre geçirildikten sonra 11.10.2013 tarihinde verilip kaydettirilmiştir. Süre aşımı bakımından temyiz dilekçesinin REDDİNE, taraflarca HUMK'nun 388/4....

                ın ifadesinin 13.11.2001 tarihinde alındığı, şüphelinin eyleminin de 765 sayılı Türk Ceza Kanununun 286/2. maddesi kapsamında kaldığı, bu eylemle ilgili zaman aşımı süresinin anılan Kanunun 102/3. maddesi gereğince 10 yıl olduğu ve kanuni dava zaman aşımı süresinin de 13.11.2011 tarihinde dolduğu gerekçesiyle kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiş ise de; şüphelinin eyleminin 765 sayılı Türk Ceza Kanununun 286/3. maddesi kapsamında kaldığı, bu eylemle ilgili kanuni dava zaman aşımı süresinin ise aynı Kanunun 102/2. maddesi gereğince 15 yıl olarak kabul edilmesi gerektiği, bu haliyle dava zaman aşımı süresinin henüz dolmadığı gözetilmeden itirazın bu yönden kabulü yerine, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediği gerekçesiyle yapılan itirazın reddine dair merci kararının, hukuka uygun olup olmadığının belirlenmesine ilişkindir....

                  hakkı bulunmadığından; Açılan davanın zaman aşımı sebebiyle reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

                    UYAP Entegrasyonu