Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra Müdürlüğü'nün 2013/1164 sayılı dosyası ile başlatılan icra takibine konu, Tarım Kredi Kooperatifi'nin 26/06/1995 tarih ve 988-987 ve 986 nolu kredi borç senetlerinin zamanaşımına uğradığını, İİK'nun 33/a maddesi gereğince zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılmasını ve takibin iptalini talep etmiştir. Mahkemece; İİK'nun 39. maddesinde ilama müstenit takiplerin son muamele üzerinden 10 sene geçmekle zaman aşımına uğrayacağı belirtilmiş ise de bu hususun derdest olan dosyadaki son muamele olarak anlaşılması gerektiği, daha önce farklı icra dairelerinde takipler yapıldığı, aciz vesikası alındığı, o dosyalar üzerinden işlemlerin kaldığı yerden değil de farklı bir icra dairesinde ve farklı esaslarla yeniden takip başlatılması nedeniyle İİK'nun 33/a maddesi gereğince zamanaşımı sebebiyle icranın geri bırakılmasına karar verilmiş, hüküm alacaklı vekilince temyiz edilmiştir....

    zaman aşımı nedeniyle düşürülmesi yerine yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması, Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuğun temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma sebebi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasa'nın 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK'un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, 5271 sayılı CMK'nın 223/8. maddesi uyarınca suça sürüklenen çocuk hakkında açılan kamu davalarının zaman aşımı nedeniyle DÜŞMESİNE, 24.01.2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi....

      Maddesi gereğince zamanaşımı nedeni ile icranın geri bırakılması ve takipsiz bırakılan süre için faiz yürütülmesine yönelik kararın iptali için dava açılması zorunluluğu doğduğunu beyanla, davanın kabulü ile icranın geri bırakılmasına karar verilmesini istemiştir. YANIT : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; ilama bağlı alacağın zaman aşımına uğramasının söz konusu olmadığını, davaya konu edilen icra dosyasındaki son işlem tarihi itibariyle 10 senelik zaman aşımı süresinin geçmediğini, son işlem tarihinin 30/05/2012 tarihi olduğunu, bu tarih itibarı ile davacının adına kayıtlı araç olup olmadığının tespiti hususunda Trafik Tescil ve Denetleme Müdürlüğüne müzekkere yazılmasının istenildiğini, davacının faize yönelik iddialarının da yerinde olmadığını, icra dosyasının işlemden kaldırılmış olmasının takibin yapılmamış olduğu sonucu doğurmayacağını beyanla, davanın reddine karar verilmesini istemiştir....

      Mahkemece, davanın İİK'nın 33/a maddesine dayalı olarak açılan takibin zaman aşımına uğramadığının tespiti davası olduğu, bu nedenle ihtilafın çözümünde yerel mahkeme olan Asliye Hukuk Mahkemesi'nin görevli olduğu gerekçesiyle, davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Dava, İİK 33/a maddesine göre açılmış, zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılması kararına itiraz davasıdır....

        Tüm bu açıklanan nedenlerle ve dosya kapsamına göre; ... tarihinde meydana gelen trafik kazası sonucunda davacını yaralandığından bahisle cismani zarar nedeniyle maddi tazminat istemli eldeki dava açılmışsa da; davalı vekili tarafından süresinde verilen cevap dilekçesinde zaman aşımı itirazında bulunulmuş olup, olayda uygulanması gereken zaman aşımı hükümlerinin 2918 sayılı KTK 109/2 maddesinde ön görülen ceza zaman aşımı süresine tabi olduğu, kaza tarihinde yürürlükte olan 765 sayılı TCK' nın 102/4 maddesine göre de; ceza zaman aşımı süresinin olayda bir kişinin yaralanması nedeniyle 5 yıllık süreye tabi olduğu, zaman aşımının süresinin başlangıcının da TCK nın 103 maddesi uyarınca kaza tarihi olup, zaman aşımını kesen sebepler de değerlendirildiğinde ödeme yapılan en son ... tarihinden itibaren dava tarihi ... tarihi itibariyle 5 yıllık zaman aşımı süresi dolduğundan zaman aşımı nedeniyle davanın reddine dair verilen hüküm, davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine Antalya Bölge Adliye...

          - K A R A R - Davacı vekili, müvekkili ile davalı şirket arasındaki ticari ilişki kapsamında faturalardan kaynaklı alacağın bulunduğunu, söz konusu fatura alacaklarının tahsili amacıyla başlatılan icra takiplerinin yıllardır devam ettiğini, dosyaların beş farklı yargı mercine gönderilmesi nedeniyle içerisindeki evrakların kaybolduğunu, davalı tarafından İstanbul 5.İcra Mahkemesinin 2014/16 Esas sayılı dosyası ile aleyhlerine icranın geri bırakılması için dava açıldığını ve davanın kabul edilerek icra dosyalarına ilişkin icranın geri bırakılması kararı verildiğini, ancak alacağın faturalardan doğması nedeniyle 10 yıllık zaman aşımının dolmadığını ileri sürerek, 53.907,59 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

            "İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi Suç : Suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme Hüküm : TCK'nın 66, 67. maddeleri uyarınca zaman aşımı nedeniyle düşme Dosya incelenerek gereği düşünüldü: Suça iştirak eden diğer sanık ....... hakkında 26.02.2010 tarihinde atılı suçtan yapılan yargılama neticesinde verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararın mahkumiyet kararı niteliğinde olmadığı ve zamanaşımı süresini kesmeyeceği gözetilerek, tebliğnamedeki düşünceye iştirak edilmemiştir....

              geri bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir....

              İcra Müdürlüğünün 2005/13701 Esas sayılı dosyası üzerinden 05.09.2005 tarihinde ilamsız icra takibi başlatıldığı ve icra dosyasında en son işlemin T5' in 31.05.2006 tarihinde icra takibi borcunun tamamına icra kefili olması işlemi olduğu, daha sonra dosyanın takip edilmemesi nedeniyle işlemden kaldırıldığı, 09.12.2015 tarihinde alacaklı vekili tarafından dosyanın yenilenmesi talebinde bulunulduğu, dosyanın 2015/13655 E. numarasına kaydedildiği anlaşılmıştır. Davalılardan T3 tarafından zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılmasına ve takibin iptaline karar verilmesi istemiyle açılan davada Antalya 3. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 05/01/2016 tarih 2015/1101 Esas - 2016/2 Karar sayılı kararı ile "Şikayetin kabulü ile her iki takip dosyasında zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılmasına," karar verildiği, davalı T1 vekili tarafından temyiz kanun yoluna başvurulması üzerine, Yargıtay 12....

              Hukuk Dairesi MAHKEMESİ : İş Mahkemesi Davacı, davalı Kurumun yersiz ödendiği nedeni ile 19.803,66-TL'nin iade edilmesini içerir borç bildirim belgesinin mevzuata uygun olmadığından ve zaman aşımı nedeni ile iptaline, anneleri ve mirasçıları olarak kendilerine yersiz ödenen aylık ile ilgili davalı kuruma bir borçları olmadığının tespitine, işlem ve icranın durdurulması yönünden ihtiyadi tedbir kararı verilmesine karar verilmesini istemiştir. İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmesi üzerine davacılarca istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Bölge Adliye Mahkemesince davacıların istinaf başvurusunun kabulüne İlk Deerece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın kabülüne karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararının davalı Kurum vekilince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi....

                UYAP Entegrasyonu