Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İstanbul 2.Tüketici Mahkemesi ise, davalının yüklenici veya arsa maliki olmadığı,yükleniciden aldığı taşınmazdaki payı ikinci el olarak satan olduğu gerekçesiyle, görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması hakkındaki yasada değişiklik yapan 4822 Sayılı Yasanın 3/f maddesine göre satıcı; “kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında Tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişiler” olarak, aynı Yasa’nın 3/e maddesinde de tüketici: “Bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen, kullanan veya yararlanan gerçek ya da tüzel kişi” olarak tanımlanmış, 3/c maddesinde ise, “konut ve tatil amçlı taşınmaz mal satımları da” Tüketici Yasası kapsamına alınmıştır. Somut olayda, davacı, davalı ...dan taşınmazı satın almış, satıcı da taşınmazı dava dışı yüklenici olan ve gayrimenkul satış vaadi ile arsa sahibinden taşınmazı alan ...‘den satın almıştır....

    Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Davacı dilekçesinde yükleniciden aldığı taşınmaz satış vaadi sözleşmesine dayalı 4 adet konutun zamanında teslim edilmemesi nedeniyle uğradığı zararın tazminini talep etmiştir....

      Tüketici Mahkemesi ise, 2 adet alınan konutların ticari ve mesleki amaçla satın alındığı, taraflar arasındaki sözleşmenin geçersiz olduğu gerekçesiyle, görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması hakkındaki yasada değişiklik yapan 4822 Sayılı Yasanın 3/f maddesine göre satıcı; “kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişiler” olarak, aynı Yasa’nın 3/e maddesinde de tüketici: “Bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen, kullanan veya yararlanan gerçek ya da tüzel kişi” olarak tanımlanmış, 3/c maddesinde ise, “konut ve tatil amaçlı taşınmaz mal satımları da” Tüketici Yasası kapsamına alınmıştır. Somut olayda, davacı, davalı yükleniciden 2 adet konut satın almış olup, konutların sözleşmeye uygun teslim edilmemesi nedeniyle alacak talep etmiştir....

        Tüketici Mahkemesi ise, uyuşmazlığın eser sözleşmesinden kaynaklandığından bahisle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması hakkındaki yasada değişiklik yapan 4822 Sayılı Yasanın 3/f maddesine göre satıcı; “kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişiler” olarak, aynı Yasa’nın 3/e maddesinde de tüketici: “Bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen, kullanan veya yararlanan gerçek ya da tüzel kişi” olarak tanımlanmış, 3/c maddesinde ise, “konut ve tatil amaçlı taşınmaz mal satımları da” Tüketici Yasası kapsamına alınmıştır. Somut olayda, davacı, davalı yükleniciden 4 adet konut satın almıştır. Tüketici, bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen kişidir....

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında görülen sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak davası sonucunda verilen hükmün onanmasına ilişkin Dairemizin 28.04.2015 gün ve 2014/6638 Esas, 2015/2918 Karar sayılı ilamının karar düzeltme yoluyla incelenmesi davacı ve asli müdahil ...vekillerince istenilmekle, dosya incelendi, gereği görüşüldü. - KARAR - Davacı vekili, müvekkili ile davalılar murisi arasında 06.02.1998 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi bulunduğunu, taşınmaz üzerine davacı tarafından bina yapıldığını, sözleşmenin mahkeme kararı ile feshedilerek 2008 yılında kesinleştiğini, davacının yaptığı imalat bedelinin ise ödenmediğini ileri sürerek, imalat bedelinin tespiti ile tahsiline karar verilmesini istemiş, davaya asli müdahale eden..... vekili, davacıdan alacaklı olduğunu belirterek davaya asli müdahalede bulunmuş, davacı yükleniciden daire satın alan üçüncü kişilerin müdahale istemleri hakkında açılan dava ise tefrik edilmiştir....

            Yükleniciden pay satın alan kişi yönünden de aynı kural geçerlidir. Yüklenici edimini yerine getirmediği takdirde yükleniciden pay satın alan kişinin de mülkiyet hakkını kazanması mümkün değildir. Davalı ... yüklenicinin pay sattığı ...’den 110/259 payı tapuda satın almıştır. Mahkemece ...’ın iyiniyetli olduğu kabul edilerek TMK’nın 1023. maddesi dikkate alınmak suretiyle davanın reddine karar verilmiştir. Dosya içerisinde bulunan Şişli 5. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2003/1027 E.-2004/541 K. sayılı kat karşılığı inşaat sözleşmesinin feshine ilişkin dava dosyasındaki bilirkişi raporundan dava konusu ... İlçesi ... Mahallesi 6988 ada 14 parsel numaralı taşınmaz üzerine herhangi bir inşaatın yapılmadığı, boş arsa olarak durduğu anlaşılmaktadır. Bağımsız bölüm veya pay satın alan kişilerin taşınmazı görmeden satın alma işlemine girişmeleri hayatın olağan akışına aykırıdır....

              Süresi içinde davalı ... vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ Davacı ... arsa sahipleri ile yüklenici arasında düzenlenen 07.12.1994 tarihli inşaat sözleşmesi gereğince yükleniciye düşen dava konusu 5808 ada 7 parsel sayılı taşınmaz üzerine inşa edilen ... Blok 10. kat ... numaralı bağımsız bölümün tarihsiz satış sözleşmesiyle satın alındığını belirterek yüklenici, arsa sahipleri ve dava konusu taşınmazın tapu maliki ... aleyhine dava açmış, yargılama sırasında arsa sahipleri ve yüklenici aleyhine açmış olduğu alacak davasından feragat etmiş, tapu maliki ... aleyhine açtığı tapu iptali ve tescil davası yönünden davanın devamını talep etmiştir....

                Dolayısıyla davacı ile davalı yüklenici arasındaki taşınmaz satım sözleşmesinin geçerli olduğu, dosya içerisindeki dekontlardan davacının taşınmaz bedelini davalıya tamamen ödediği, davaya konu taşınmaz inşaatının tamamlandığı ve halen davalı adına tapuya kayıtlı olduğu, davalının taşınmaz bedelini tahsil etmiş olmasına rağmen edimini ifa etmeyerek taşınmazın devrine yanaşmadığı anlaşılmakla, dava dosyasındaki bilgi ve belgelere, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle yerel mahkemece delillerin takdirinde isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün istinaf itirazlarının reddi ile usul ve yasa yönünden hukuka uygun olduğu anlaşılan ilk derece mahkemesi kararına yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle: 1- Gaziantep 2....

                "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Davacı, davalı kuruma bağlı ... Elektronik ve ve Kriptoloji Araştırma Enstitüsü ile arasında ...3. Noterliğinin 09/09/2009 tarih ve 19852 yevmiye sayılı "Tübitak Uekae ve ......

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen davada; Davacı, yurt dışında çalışırken arsa alımı için babası...'e vekaletname gönderdiğini ve adına taşınmaz satın alındığını, ancak anılan vekaletin sonradan kötüye kullanıldığını ve babası tarafından davalı kardeşlerine pay temliki yapıldığını ileri sürerek, tapu iptali-tescil isteğinde bulunmuştur. Davalılar, davanın reddini savunmuşlar, ayrıca davalılardan ... karşı davası ile taşınmazdaki inşaata yaptığı katkıdan dolayı alacak talep etmiştir. Davaya müdahale dilekçesi veren ..., taşınmazın alımında kendisinin de katkısı olduğunu ileri sürerek, iptali istenen payların yarısının kendisi adına tescilini istemiştir. Mahkemece, asıl davada iddianın kanıtlanamadığı, karşı davanın ise dinlenemeyeceği gerekçeleriyle her iki davanın da reddine karar verilmiştir. Karar, taraflarca süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'in raporu okundu, düşüncesi alındı....

                    UYAP Entegrasyonu