DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Asıl ve birleşen dava; davalı kooperatifin 21/06/2014 tarihli olağan genel kurul toplantısında alınan kararının iptali veya yoklukla malül olduğunun tespiti istemine ilişkindir. Dairemizce HMK'nın 355. maddesi kapsamında istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle ve kamu düzenine ilişkin hükümlerle sınırlı olmak üzere inceleme yapılmıştır....
DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirketin %50 payının davacılar, kalan %50 payının ise davalı şahıslara ait olduğunu, şirket genel kurulunun en son 14.12.2004 tarihinde toplanabildiğini, 14.12.2004 tarihinde yapılan genel kurul toplantısında yönetim kurulu üyelerinin seçildiğini, 14.12.2007 tarihinde yönetim kurulunun görev süresinin sona erdiğini, o tarihten bu yana yönetim kurulu seçilemediğini, görev süresi dolmuş olmasına rağmen eski yönetim kurulu başkanı ...' ın şirketi yetkisiz olarak tamamen keyfi bir biçimde, ... başına yönetmeye ve kendi malı gibi işletmeye devam ettiği, suç teşkil eden ihmal ve suistimallerinin olduğunu ileri sürerek şirkete öncelikle kayyum atanmasının, davalıların yapmış oldukları hukuki muamelelerin yok hükmünde olduğunun tespiti, şirket alacaklılarınca şahsen takip edilmelerine, 14.12.2007 tarihinden bu yana şirketin gelirlerinin tespitine, davacıların alacaklarının hesaplanarak şimdilik 1.000,00 TL'nin hüküm altına alınmasına, davalılardan...
Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü çerçevesinde inceleme ve araştırma yapılmasını isteyebilecekleri 28.06.1976 tarih ve 6/4 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu kararının gereğidir. Öte yandan; Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 17.02.2010 gün ve 2010/21-60 Esas, 2010/90 Karar sayılı ilamı ile 06.10.2010 gün ve 2010/10-390 Esas, 2010/448 Karar sayılı ilamların da belirtildiği üzere ... Kurumu Başkanlığı’nın ilgili ihtisas kurulu ile üniversitelerin tıp fakülteleri ilgili bilim dalı başkanlıklarınca ya da... Yüksek Sağlık Kurulu'nca düzenlenen raporlar arasında çelişkinin mevcut olması halinde, çelişkinin Adlî Tıp Kurumu Başkanlığı ... Genel Kurulu tarafından giderilerek, sigortalının sürekli iş göremezlik oranının kesin olarak karara bağlanması da zorunludur....
kâr payı dağıtılmadığını, 2013 yılında 50.000,00 TL net ödemenin üç yönetim kurulu üyesi için 195.801,00 TL yaptığını, 2013 yılında, 2012 yılı için ise, 319.209,00 TL kâr payı dağıtıldığını, yani, 2012 yılında ortaklar hiç kâr payı almazken, 2013 yılında kâr payının % 61'ine denk gelen bir huzur hakkı ödeneceğini ileri sürerek, davalı Şirket'in 2011 ve 2012 yılı genel kurallarının yokluğunun tespitini, bunun uygun bulunmaması halinde ise, yönetim kurulu üyelerine huzur hakkı ödenmesine ilişkin kararların batıl olduğunun tespitini talep ve dava etmiştir....
Dava, genel kurul kararının iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, dava konusu kararın yok hükmünde olup olmadığı tartışılmamıştır. 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu'nun 23'ncü maddesi hükmü uyarınca, ortaklar hak ve yükümlülüklerde eşit konumdadırlar. Yönetim kurulu bu ilkenin dışına çıkmak istediği takdirde, bu hususu, genel kurul gündemine alarak, genel kurulun tartışmasına açıkça sunması gerekmekte veya genel kurulun yapılan uygulamayı açıkça ya da zımnen benimsemesi icap etmektedir. Bu nedenle, sabit ve peşin aidat ödemek suretiyle ortaklığa alınmadaki bu usule uyulmamışsa, böyle bir ortağın (devam eden inşaatların finansmanına katılımı için) aidat yükümlülüğü devam eder. Açıklanan usule uyulmuşsa, ortaklığa alınmadaki bu farklılık, ortaklığa alındıktan sonra üyelik aidatı istenmesini mümkün kılmaz ise de kooperatifin amacına ulaşıncaya kadar yapılan genel yönetim ve alt yapı giderlerinden ortağın sorumluluğu devam eder....
da Yönetim Kurulu Başkanı, diğer davalı ... da Yönetim Kurulu üyesi olduğunu, keza müvekkilinin de aynı şirkette Yönetim Kurulu Üyesi sıfatını haiz olduğunu, davalılar tarafından keşide edilen 22 Haziran 2020 tarihli noter ihtarnameleriyle ...'da Yönetim Kurulu Üyesi ve aynı zamanda Genel Müdür olarak görev yapan ... ile yine ...'da Yönetim Kurulu Üyesi ve aynı zamanda Genel Müdür Yardımcısı olarak görev yapan ...'...
a ait %40 hissesinin aidiyetinin tespiti davası derdest olduğundan bu sebepten dolayı, Genel Kurul Kararına itiraz ediyoruz yeklinde muhalefet şerhi ile olumsuz oy kullandığını, 4.maddesinde; 2020, 2021 ve 2022 yıllarına ait Yönetim Kurulu Faaliyet Raporuna, vekaleten ....Asliye Ticaret Mahkemesi'nin ....sayılı dosya üzerinden ... ... ...'...
alınan kararlarda oy kullandığının anlaşıldığını, Kooperatifler Kanunu madde 8 de ortaklığa kabul işlemlerinin Yönetim Kurulu tarafından yapılacağının düzenlendiğini, yine Kooperatif Ana Sözleşmesinin 44 maddesinde Yönetim Kurulunun görev ve yetkilerinin düzenlendiğini ve burada da ortak kabulünün Yönetim Kurulu görev ve yetkisinde olduğunun düzenlendiğini, oysaki 2019 yılında yapılan ancak kooperatifin yok saymak istediği Genel Kurulda seçilen ..., ... ve ... ' in oluşturduğu Yönetim Kurulunun ne de kendilerince geçerli olduğunu düşündükleri 2018 yılı toplantısında seçilen ..., ... ve ... isimli kişilerden oluşan Yönetim Kurulunun yeni ortak alınmasına ilişkin kararının bulunmadığını, Genel Kurula katılıp oy kullanma hakkının yalnızca kooperatif ortaklarına tanınan bir hak olup bu toplantıda alınan tüm kararların bu yönüyle de usulsüz olduğunu, Kooperatifler Kanununun 53....
Davacı vekili 16/10/2019 tarihli ıslah dilekçesinde özetle; yönetim organı halen mevcut olmayan davalı şirketin davayı takip edebilmesi için kayyım atanmasını, dava dilekçesinin talep sonucu kısmında yer alan yönetim kurulu kararının batıl olduğuna ilişkin taleplerini; söz konusu yönetim kurulu kararının iptali, butlanı ya da mevcut olmadığının (ya da yokluğunun) tespitine karar verilmesi olarak genişlettiğimizden bu genişleme dikkate alınarak işbu talebimiz gibi karar verilmesini, şirketin bir yönetim kurulu bulunmadığından, yönetim kurulunun görev dağılımı ve temsil yetkisi verilmesine ilişkin 06.05.2016 tarihli ve bila sayılı kararının (yokluk ya da butlan gerekçesiyle) geçersiz olduğunun tespitini, davalının satışa dayanak olarak gösterdiği 2011-12 yıllarına ait 27.05.2013 tarihli olağan genel kurul toplantı tutanağının 8. maddesinde alınan genel kurul kararının yönetim kuruluna satış yetkisi vermediğinin tespitini, aksinin kabulü halindeyse satış yetkisinin yönetim kuruluna devredilmesine...
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : 18/02/2020 NUMARASI : 2019/225 Esas 2020/125 Karar DAVACILAR : VEKİLİ : DAVALI : VEKİLİ : DAVA : Anonim Şirkete Kayyım Atanması - Yönetim Kurulunun Taşınmazı Kiraya Verme İşleminin Batıl Olduğunun Tespiti - Davalı Şirket Yönetim Kurulunun Kanuna Aykırı Teşekkül Etmesi Nedeniyle Yönetim Kurulunun Oluşturulmadığının Tespiti, Aldığı Kararların Yok Hükmünde Olduğunun Tespiti Şirket Yönetim Kurulu Üyesinin Sorumluluğunun Tespiti DAVA TARİHİ : 29/04/2019 KARAR TARİHİ : 02/06/2022 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 28/06/2022 Taraflar arasındaki anonim şirkete kayyım atanması, yönetim kurulunun taşınmazı kiraya verme işleminin batıl olduğunun tespiti, davalı şirket yönetim kurulunun kanuna aykırı teşekkül etmesi nedeniyle yönetim kurulunun oluşturulmadığının tespiti, aldığı kararların yok hükmünde olduğunun tespiti, şirket yönetim kurulu üyesinin sorumluluğunun tespiti istemine ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden...