kurulu tarafından yapılabileceğini, geçerli bir davet yapılmış olması için yönetim kurulunun davet konusunda aldığı kararın da hukuken geçerli olması gerektiğini,genel kurula davet, ’Yönetim Kurulu’’ adına yetkisiz kişilerce yapılmışsa, yokluğun söz konusu olacağını,davalı şirket ana sözleşmesindeki açık hüküm gereğince, genel kurula davet kararının yönetim kurulu başkanı ve en az bir üyesinin müşterek imzası ile alınması gerekmekte olduğunu, şirket ana sözleşmesinin 27.maddesi gereği, “Şirketin idaresi ve dışarıya karşı temsili İdare Kurulu’na aittir....
, yönetim kurulu kararı olduğundan, 6102 sayılı TTK yönetim kurulu kararlarını düzenleyen m. 390-391. maddelerinde yönetim kurulu kararlarının iptaline ilişkin açık bir hükme yer vermediğini, esasen TTK m. 391 gerekçesinde yer alan ilk ifade “yönetim kurulu kararları iptal edilemez” şeklinde olduğunu, dolayısıyla kanun koyucu yönetim kurulu kararlarının iptale tabi olmadığını ilke olarak kabul ettiğini, kaldı ki, iptal davası açılabildiği hallerde de TTK m. 460/V hükmünde iptal davası açma süresinin bir ay iken, SPKm.18/VI hükümlerine karşı iptal davası açma sürelerinin otuz gün olup, davacı tarafından itiraz süresinde dava açılmadığını belirterek davanın reddine, yargılama masrafı ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
, yönetim kurulu kararı olduğundan, 6102 sayılı TTK yönetim kurulu kararlarını düzenleyen m. 390-391. maddelerinde yönetim kurulu kararlarının iptaline ilişkin açık bir hükme yer vermediğini, esasen TTK m. 391 gerekçesinde yer alan ilk ifade “yönetim kurulu kararları iptal edilemez” şeklinde olduğunu, dolayısıyla kanun koyucu yönetim kurulu kararlarının iptale tabi olmadığını ilke olarak kabul ettiğini, kaldı ki, iptal davası açılabildiği hallerde de TTK m. 460/V hükmünde iptal davası açma süresinin bir ay iken, SPKm.18/VI hükümlerine karşı iptal davası açma sürelerinin otuz gün olup, davacı tarafından itiraz süresinde dava açılmadığını belirterek davanın reddine, yargılama masrafı ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
atanmasına ilişkin kararın iyiniyet kurallarına aykırı olduğunu, aynı genel kurulda özel denetçi raporuna istinaden bilançonun onaylanması, yönetim kurulu ve denetçinin ibrasından sonra görüşülüp karara bağlanması gereken yönetim kurulu ve denetçinin seçimi, yönetim kurulu üyelerine TTK'nın 334 ve 335. maddeleri kapsamındaki işler için yetki verilmesine dair kararların da alındığını, yönetim kurulunun seçiminde müvekkili şirkete ana sözleşme ile tanınan imtiyaz hakkına aykırı davranıldığını ileri sürerek, 19.06.2009 tarihli genel kurul toplantısında alınan kararların yokluğunun tespitine, bu istemin yerinde görülmemesi halinde ise müvekkilinin muhalefetine rağmen alınan kararların iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
nın 3 yıl için yönetim kurulu üyeliklerine seçildiklerini, hissedar olduklarında görevlerine başlayabileceklerini, hissedar olmadan seçilen bu kişilerin hiç bir zaman şirket hissedarı olmadıklarını, ...'nin 22.02.2007 tarihli sözleşme ile hisselerini devir edip yönetim kurulundan istifa ettiğini, yine hissedar olmayan ...'nın da aynı şekilde yönetimden istifa ettiğini, yok hükmündeki yönetim kurulunun 21.02.2007 tarihi itibari ile hissedar olan ..., ... ve hissedar olmayan ...'den ibaret kaldığını, kalan üç kişinin şirketin yönetim kurulunun toplanma, karar alma nisabı için yeterli olmadığını, geçersiz yönetim kurulunun toplanarak 18 sayılı yönetim kurulu kararı ile şirket hissedarı olmayan ...'nun ilk genel kurul toplantısına kadarki sürede görev yapmak üzere yönetim kuruluna napsedildiğini, ...'in kurul dışı bırakıldığını, geçersiz yönetim kurulunun bu sefer de 4 kişi olarak toplandığını ve 19 sayılı yönetim kurulu kararı aldıklarını, 19 sayılı yönetim kurulu kararının ...'...
Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2021/664 Esas sayılı dosyasında yalnızca bu konu ile ilgili olarak kayyım görevlendirmesi gerçekleştirildiğini, oysa karşı yanın iddia ettiği gibi şirketin organsız kalması halinde mahkeme izni alınarak tek bir pay sahibinin genel kurul toplantısına çağırabileceğini, genel kurul toplantısının yapılabilmesi için kayyım atamasının ise pay sahiplerinin çağrı veya gündeme madde konulmasına ilişkin işlemleri yönetim kurulu tarafından reddedilmesi halinde gerçekleştiğini, yönetmelik uyarınca genel kurul toplantısında hazır bulunmayan bir kişinin yönetim kurulu üyesi seçilmesi halinde göreve aday olduğunu yada görevi kabul ettiğini belirten bir yazılı beyanda bulunması gerektiğini, ancak yönetim kurulu üyesi seçilen ...’nun toplantıda hazır bulunmadığını ve göreve aday olduğunu yada görevi kabul ettiğini belirten yazılı bir beyanda bulunmadığını, müvekkillerinin halen yönetim kurulu üyesi iken yönetim kurulu üyeliklerinin sona erdiğine ve yeni bir yönetim kurulu üyesinin...
A.Ş “yönetim kurulu “kararının yok sayılmasını, sonuçta imza yetkilerinin olmadığının tespiti talebi olduğunu, Ticaret Sicilinde tescil ve ilan edilmeyen fakat ... için bağlayıcılık ifade eden "34" ve"38" sayılı yönetim kurulu kararlarının yok sayılmasına, 25.09.2007 tarihli Ticaret sicilinde tescil ve ilan edilmiş "33” ve“39” sayılı ... A.Ş. “yönetim kurulu “kararının yok sayılmasına, sonuçta ihbar edilen şirketin anılan yok hükmündeki kararlarla verilen imza yetkilerinin geçersizliğinin tespitine karar verilmesini ve İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemeği2016/3 E sayılı dava ile birleştirilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. SAVUNMA: Davalı şirket tarafından davaya cevap verilmemiştir. Davalı şirket kayyımı tarafından 03/04/2018 tarihinde sunulan dilekçe ile, davanın kabul edildiği beyan edilmiştir....
olduğunu, Mahmut Kösemusul'un şirketi borç altına sokacak işlemde bulunmaya çalıştığını iddia ederek 19/09/2016 tarihli Genel Kurul Kararının yokluğunun ve buna dayanılarak alınmış bulunan Ticaret Sicil Gazetesi'nin 26/10/2016 tarih ve 9184 sayısında yayınlanan Yönetim Kurulu Kararının yokluğnun tespitinine, karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
olduğunu, Mahmut Kösemusul'un şirketi borç altına sokacak işlemde bulunmaya çalıştığını iddia ederek 19/09/2016 tarihli Genel Kurul Kararının yokluğunun ve buna dayanılarak alınmış bulunan Ticaret Sicil Gazetesi'nin 26/10/2016 tarih ve 9184 sayısında yayınlanan Yönetim Kurulu Kararının yokluğnun tespitinine, karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Kabul oylarının toplamının ise ----- paya tekabül ettiği anlaşılmıştır. ---- maddesinde oydan yoksunluk halleri düzenlenmiş olup ----- şirket yönetim kurulu üyeleri ile yönetimde görevli imza yetkisini haiz kişilerin -----üyelerinin ibra edilmelerine ilişkin kararlarda kendilerine ait paylardan doğan oy haklarını kullanamayacakları kabul edilmiştir. Bu düzenlemeye göre yönetim kurulu üyeleri gerek kendi ibralarında, gerekse diğer yönetim kurulu üyelerinin ibrasında oy kullanamayacak olup böyle bir durum var ise yönetim kurulu üyelerinin payları yokmuş gibi hesaplama yapılarak ibra oylamasının geçerli olup olmadığının denetlenmesi gerekecektir....