Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı tarafça kararın yok hükmünde olduğunun tespiti istenilmiş ise de; TTK'nun 390/4 maddesi ile TTK'nun 391 maddesi birlikte değerlendirildiğinde, anılan karar TTK'nun 391 maddesi uyarınca anonim şirketin temel yapısına uymayan mahiyette bulunduğundan butlan ile malul olduğu sonucuna ulaşılmış, bu nedenle, davacının 18/03/2020 tarihli 2020/4 karar numaralı yönetim kurulu kararının butlanının tespiti talebinin kabulüne, ilgili yönetim kurulu kararının TTK 390/4 fıkrası uyarınca batıl olduğunun tespitine karar verilmiştir....

    Maddesi ile yönetim kurulu üyelerinin seçiminin yapıldığını, alınan kararın batıl olduğunu, TTK 364/1'e göre yönetim kurulu üyelerinin seçimi için haklı sebep olması gerektiğini, hiçbir gerekçe gösterilmeden yönetim kurulu üyelerinin seçiminin yapıldığını, kanuna aykırı olarak eski yönetim kurulu üyelerinin batıl bir karar ile tekrar seçildiğini, alınan kararın butlanına karar verilerek ... , ... ve ...'...

      in ayrıca şirketin %51 ortağı olan vakfı da yönetim kurulu başkanı olarak temsil ettiğini, bu durumun açıkça menfaat çatışması oluşturduğunu, davalı şirket yöneticisi hakkında bir çok suç duyurusu bulunduğunu, şirketin 30/03/2023 tarihinde yapılan olağan genel kurul toplantısının 7. maddesinde, yönetim kurulu üyelerinin 2023 yılına ait mali haklarının belirlenmesi kapsamında TTK'nın 408. maddesine aykırı olarak mali hakların belirlenmesi bakımından yönetim kuruluna yetki verildiğini, oysa bu yetkinin genel kurula ait olduğunu, bu nedenle söz konusu kararın yoklukla malul olduğunu, yönetim kurulu üyelerine sağlanan mali hakların fahiş olduğunu, söz konusu karar ile azınlık hakları ihlal edilerek yüksek ücretler belirlendiğini, kararın bu nedenle de iptale tabi olduğunu, kararın icrası halinde müvekkilleri ve diğer pay sahiplerinin maddi zararının söz konusu olacağını, davalı şirketin yönetim kurulu üyelerinin kanun ve esas sözleşmeye aykırı şekilde yüksek tutarlı bağışlar yaparak pay sahiplerinin...

        Davalı kooperatif vekili asıl dava yönünden, 2006 yılı genel kurulunda yönetim kurulunun ibra edildiğini, yönetim kurulu kararları aleyhine iptal davası açılamayacağını, yönetim kurulu üyelerinin kanun hükmüne aykırı olarak görüşmelere katılması halinde kararların batıl olmayacağını savunarak, davanın reddini istemiş; birleşen davaya ise cevap vermemiştir. Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, kooperatif yönetim kurulu üyeleri ile Yaşar Yıldırım arasında yakın akrabalık bulunduğu, buna göre toplantı nisabı sağlanmadan kararın alındığının kabulü gerekeceği gerekçesiyle, asıl davanın kabulüne; yönetim kurulu kararının iptal edilmediği sürece geçerli olacağı, ayrıca yönetim kurulu kararının geçerliliğinin tespiti için dava açılmasında hukuki yarar bulunmadığı gerekçesiyle, birleşen davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı ... vekili temyiz etmiştir....

          A.Ş'nin 26/05/2010 tarihli ve 14/02/2012 tarihli genel kurul toplantılarında alınan tüm kararların yok hükmünde olduğunun ve yokluğunun tespitine ve bu genel kurullarda alınan tüm kararların iptaline karar verildiğini, ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/542 esas, 2015/299 karar sayılı dosyası üzerinden... Sigara ve Tütüncülük San. ve Tic. A.Ş'nin 23/01/2014 tarihli genel kurul kararının yok hükmünde olduğunun tespitine ve yine aynı tarihli 2013/003 sayılı yönetim kurulu kararının iptaline karar verildiğini, 31/08/2015 tarihinde yokluğuna hükmedilen genel kurul ve iptaline karar verilen yönetim kurulu kararlarının daha önce ......

            ilanın usulüne uygun yapıldığını, bu toplantıda tüm ortakların hazır bulunduğunu, şirket yönetim kurulu üyesi/başkanı ....'...

              yönetim kurulu üyesi olan ... ...'...

                İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; Mahkemenin gerekçeli kararının 3 üncü sayfasında davanın site yönetim kurulu kararın iptali davasıdır şeklinde vasıflandırıldığını, açtıkları dava yönetim kurulu kararını iptali davası olmadığını, başından beri izah edildiği gibi, yönetim kararı adı altında üç kişi tarafından imzalanan 39.432,48 TL miktarlı elektrik bedeli ve 3.254.000 TL lık geçersiz düzmece inşaat faturasının ödenmesi konusundaki icra takibi ile ilgili kararın hukuken yokluğunun tespiti davası olduğunu, bu nedenle hiçbir inceleme yapmadan verilen karar hatalı olup, yok hükmündeki karar için kat malikleri kuruluna başvurulması emsal karara göre de gerekmediğinden mahkemenin kararı doğru olmadığı gibi, gerekçesi de doğru olmadığını belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLER: Tapu kayıtları, yönetim planı, vs....

                Mahkemece, davacının üyeliğine ilişkin yönetim kurulu kararının kooperatif genel kurulunca iptal edilmiş olması nedeniyle ortada iptal edilecek bir karar bulunmadığı gerekçesiyle yönetim kurulu kararının iptali isteminin reddine ve ortak olunmadığının tespiti istemi hakkında karar verilmesine yer olmadığına, üyeliğe ilişkin yönetim kurulu kararın genel kurulca iptal edilmesi nedeniyle el atmanın önlenmesi isteminin kabulüne ve ancak kullanım yönetim kurulu kararına dayandığı için ecrimisil talebinin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekilince temyiz edilmiştir....

                  Mahkemece, davacının üyeliğine ilişkin yönetim kurulu kararının kooperatif genel kurulunca iptal edilmiş olması nedeniyle ortada iptal edilecek bir karar bulunmadığı gerekçesiyle yönetim kurulu kararının iptali isteminin reddine ve ortak olunmadığının tespiti istemi hakkında karar verilmesine yer olmadığına, üyeliğe ilişkin yönetim kurulu kararın genel kurulca iptal edilmesi nedeniyle el atmanın önlenmesi isteminin kabulüne ve ancak kullanım yönetim kurulu kararına dayandığı için ecrimisil talebinin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekilince temyiz edilmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu