Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

- KARAR - Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatif yönetim kurulunun seçilmiş üyesi iken 17.05.2013 tarihli davalı kooperatif yazısı ile yönetim kurulu üyeliğinin kooperatif anasözleşmesinin 43. maddesinin 6. bendinde yazılı olan "yönetim kurulu üyesi seçilme şartı olan asaleten veya kefaleten borçlarının bulunduğu kredilerden dolayı kooperatif takibine intikal edenlerin yönetim kurulu üyelikleri, borçlarını takip eden tarihten itibaren 30 gün içerisinde ödememeleri durumunda sona erer." maddesine istinaden sona ermiş olduğunun bildirildiğini, müvekkilinin asaleten ve kefaleten kooperatif takibine düşen bir borcunun bulunmadığını ileri sürerek, davalı kooperatifin yönetim kurulunun 20.05.2013 tarih ve 13 sayılı yönetim kurulu üyeliğinden çıkarma kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatif yönetim kurulunun seçilmiş üyesi iken 17.05.2013 tarihli davalı kooperatif yazısı ile yönetim kurulu üyeliğinin kooperatif anasözleşmesinin 43. maddesinin 6. bendinde yazılı olan "yönetim kurulu üyesi seçilme şartı olan asaleten veya kefaleten borçlarının bulunduğu kredilerden dolayı kooperatif takibine intikal edenlerin yönetim kurulu üyelikleri, borçlarını takip eden tarihten itibaren 30 gün içerisinde ödememeleri durumunda sona erer." maddesine istinaden sona ermiş olduğunun bildirildiğini, müvekkilinin asaleten ve kefaleten kooperatif takibine düşen bir borcunun bulunmadığını ileri sürerek, davalı kooperatifin yönetim kurulunun 20.05.2013 tarih ve 13 sayılı yönetim kurulu üyeliğinden çıkarma kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

      Genel Yönetim Kurulu; üye sayılarına göre aylıksız izne ayrılacak olanların sayısını belirler, ilgili mevzuatta belirtilen dışındaki ödemeleri için karar alabilir, gerekli gördüğü hallerde karar almak suretiyle aylıksız izni sonlandırabilir.' şeklindedir. Belirtilen düzenlemelere göre şube yönetim kurulu üyesi seçilenlerden aylıksız izne ayrılacaklar, şube yönetim kurulu kararı ve genel yönetim kurulu onayı ile belirlenecek ise de, genel yönetim kurulu gerekli gördüğü hallerde karar almak suretiyle aylıksız izni sonlandırabilecektir. Belirtilen tüzük hükmüne göre genel yönetim kurulu bu yetkisini kullanırken şubelerin üye sayılarına göre objektif bir uygulama gerçekleştirmelidir....

        Ancak, davacı genel kurul çağrı kararının alındığı 10.12.2013 tarihli yönetim kurulu kararının yok hükmünde olduğunu ve bu nedenle bu karara dayalı olarak yapılan genel kurul toplantısında alınan kararların da iptalinin gerektiğini iddia etmiştir. 6102 sayılı TTK'nın 410/1. maddesine göre genel kurul, görev süresi dolmuş olsa bile yönetim kurulu tarafından toplantıya çağrılabilir. Mahkemece, bilirkişi raporu doğrultusunda davalı Şirket'in beş yönetim kurulu üyesinin bulunduğu, TTK'nın 390/1. maddesi gereğince toplantıda üç üyenin katılımı ve oyuyla karar alındığı gerekçesiyle yönetim kurulu kararının usulüne uygun olduğu kabul edilmiş ise de, yönetim kurulu başkanı olan ... ve üye ...’in toplantıda hazır bulunmadığı, diğer üç üye toplantıda hazır olmakla birlikte, yönetim kurulu başkanının ve üye ...’in bu toplantıdan haberdar edildiğine dair bir delil bulunmamaktadır....

          yapmak ve dava sonuna kadar şirket menfaatlerini korumak üzere Kayyım atanmasına, Yoklukla malül 25.01.2023 tarihli Genel Kurul kararlarının yürütülmesinin verilecek ihtiyati tedbir kararı ile geri bırakılmasına, hukuka aykırı olarak hak gasbına neden olan Yönetim Kurulu için Savcılığa suç duyurusunda bulunulmasına, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davalı şirkete yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir....

            Ancak; yukarıda açıklandığı gibi 6102 sayılı TTK'nın 436/1. maddesi gereğince yönetim kurulu üyesi TTK'nın 395-396. maddesi gereğince izin verilmesi hususunda kendi lehine oy kullanamaz ise de diğer yönetim kurulu üyeleri için yapılan oylamada oy kullanabileceğinden ve oy yoksunluğu bulunan yakınlarının oy kullanması durumu bulunmayan diğer yönetim kurulu üyeleri Eda Arıkan ile Halil Ünlü’ye TTK’nın 395. ve 396. maddelerine istinaden yetki verilmesi kararının iptali talebinin reddi gerekmektedir. Bu nedenle, mahkemece ortakların sahip olduğu oy oranları ve davacının 4. maddeye ret oyu verdiği gözetildiğinde, sadece yönetim kurulu üyelerinden Ümit Arıkan yönünden anılan kararın iptali gerekirken, diğer yönetim kurulu üyeleri yararına alınan kararın da iptal edilmesi doğru olmamış, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir....

              Dava, kooperatif yönetim kurulu kararı iptali ve bir önceki genel kurul şartları ile sıra satışı yapılması istemine ilişkindir. 30.03.2008 tarihli genel kurulda, 28.01.2008 tarihli yönetim kurulunun sıra satışlarını durdurmasına ilişkin kararındaki gerekçeleri haklı bulunarak sıra satışı bedelleri arttırılarak taksit sayısı değiştirilmiştir. Bu dava, yönetim kurulu kararını benimseyen genel kurul kararından sonra açılmış olmasına göre mahkemece, bu aşamada yönetim kurulu kararının iptali davası açılamayacağı gözönüne alınarak davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile işin esasına girilerek karar verilmesi doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 13.12.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                Dava, kooperatif yönetim kurulu kararı iptali ve bir önceki genel kurul şartları ile sıra satışı yapılması istemine ilişkindir. 30.03.2008 tarihli genel kurulda, 28.01.2008 tarihli yönetim kurulunun sıra satışlarını durdurmasına ilişkin kararındaki gerekçeleri haklı bulunarak sıra satışı bedelleri arttırılarak taksit sayısı değiştirilmiştir. Bu dava, yönetim kurulu kararını benimseyen genel kurul kararından sonra açılmış olmasına göre mahkemece, bu aşamada yönetim kurulu kararının iptali davası açılamayacağı gözönüne alınarak davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile işin esasına girilerek karar verilmesi doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 13.12.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                  Dava, kooperatif yönetim kurulu kararı iptali ve bir önceki genel kurul şartları ile sıra satışı yapılması istemine ilişkindir. 30.03.2008 tarihli genel kurulda, 28.01.2008 tarihli yönetim kurulunun sıra satışlarını durdurmasına ilişkin kararındaki gerekçeleri haklı bulunarak sıra satışı bedelleri arttırılarak taksit sayısı değiştirilmiştir. Bu dava, yönetim kurulu kararını benimseyen genel kurul kararından sonra açılmış olmasına göre mahkemece, bu aşamada yönetim kurulu kararının iptali davası açılamayacağı gözönüne alınarak davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile işin esasına girilerek karar verilmesi doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 13.12.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                    Dava, kooperatif yönetim kurulu kararı iptali ve bir önceki genel kurul şartları ile sıra satışı yapılması istemine ilişkindir. 30.03.2008 tarihli genel kurulda, 28.01.2008 tarihli yönetim kurulunun sıra satışlarını durdurmasına ilişkin kararındaki gerekçeleri haklı bulunarak sıra satışı bedelleri arttırılarak taksit sayısı değiştirilmiştir. Bu dava, yönetim kurulu kararını benimseyen genel kurul kararından sonra açılmış olmasına göre mahkemece, bu aşamada yönetim kurulu kararının iptali davası açılamayacağı gözönüne alınarak davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile işin esasına girilerek karar verilmesi doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 13.12.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                      UYAP Entegrasyonu