Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Buna göre; bölge adliye mahkemesince velâyetleri anneye bırakılan ortak çocuklar için hükmedilen iştirak nafakalarının miktarı yönünden davacı kadının istinaf talebi kabul edildiği halde, velayetleri anneye bırakılan diğer ortak çocuklar ... ... ve ... yararına iştirak nafakasına ilişkin hüküm kurulmaması doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir. 4-Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumlarına, paranın alım gücüne, kişilik haklarına, özellikle aile bütünlüğüne yapılan saldırının ağırlığına, manevî tazminat isteyenin boşanmaya yol açan olaylarda ağır ya da eşit kusurlu olmadığı anlaşılmasına nazaran davacı kadın yararına hükmolunan manevî tazminat azdır. Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile, Türk Borçlar Kanununun 50 ve 51. maddeleri nazara alınarak daha uygun miktarda manevî tazminat (TMK m. 174/2) takdiri gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir....

    H Ü K Ü M ; Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davanın REDDİNE, 2-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince hesaplanan 179,90 TL harçtan peşin alınan 59,30 TL ’nin mahsubu ile kalan 120,60 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, 3-Davalı vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 9,200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine, 4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, 5-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına, 6- HMK.'nun 333 maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra yatırılan gider ve delil avansının kullanılmayan kısmının yatıran tarafa iadesine, Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde Ankara BAM'da İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.12/05/2023 Katip ......

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ceza Dairesi SUÇ : Dolandırıcılık Sanığın, katılan ile yarı yarıya ortak olduğu ve ayrı ayrı münferiden temsile yetkili olduğu ... Turizm İşletmeleri isimli şirket adına kayıtlı taşınmazı, ...'e değerinin altında 8.000 TL bedelle muvazaalı şekilde satarak menfaat sağladığı iddia edilen olayda; Sanığın savunmasında taşınmaz satışından elde edilen geliri yine katılan ile kendilerine ait ... Ltd. Şti.’nin borçlarının ödendiğini savunması karşısında maddi gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek biçimde belirlenmesi bakımından; paranın gönderildiği tarih itibariyle ... isimli şirketin işçi,vergi vb. borcunun olup olmadığının araştırılması bu konuda bilirkişi raporu alınması ile toplanan delillerin sonucuna göre sanığın ......

        Davalı şirketin ticari defter, belge ve kayıtların incelenmesi amacıyla dosya bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, davalıların davalı şirkete ait ticari defter, belge ve kayıtları bilirkişi heyet incelemesine sunmadıklarından dolayı bilirkişi incelemesinin yapılamadığı görülmüş, davacı tanıkları mahkeme huzurunda dinlenmiş, davacı tanığı ... beyanlarında eşinin davalılarla davalı şirkete toplam 370.000,00 TL ödeme yaparak ortak olduğunu, verdiği bu paranın 100.000,00 TL sinin şirket kayıtlarına geçirildiğini, 270.000,00 TL'nin şirket kayıtlarına yansıtılmadığını, şirket muhasebesi ile davalı ...'in eşinin ilgilendiğini, şirketin nakit paraya ihtiyacı olduğunu bu nedenle davacı eşinden 300.000,00 TL kredi çekmesini istediklerini, şirkete ortak olduktan yaklaşık 4-5 ay sonra bunun gerçekleştiğini, davalı şirketin kar ve payı dağıtmadığını, ancak davalılar ... ve ...'...

          Şirketi hakkında açılan kar payı alacağı tahsili ve şirketin tasfiyesi istemli davanın reddine, 2-Birleşen Mahkememizin .../... esas sayılı dava dosyasında davalı ... hakkında açılan davanın reddine, 3-a-Harçlar Kanunu gereğince asıl davadaki şirketin feshi ve tasfiyesi için alınması gereken 80,70-TL ret harcı ile kar payının tahsili istemli talep yönünden alınması gereken 80,70-TL harcın peşin yatırılan 44,00TL+1.707,75-TL olmak üzere toplam 1.752,15‬-TL harçtan indirilmesi ile geriye kalan 1.590,75‬-TL harcın isteği halinde asıl dosya davacısı-birleşen dosya davalısı ...'e iadesine, b-Harçlar Kanunu gereğince birleşen dava için alınması gereken 80,70-TL karar ve ilam harcından peşin yatırılan 44,40-TL harcın indirilmesi ile geriye kalan 36,3‬0-TL harcın birleşen dosya davacısı-asıl dosya davalısı ......

            Şirketi hakkında açılan kar payı alacağı tahsili ve şirketin tasfiyesi istemli davanın reddine, 2-Birleşen Mahkememizin .../... esas sayılı dava dosyasında davalı ... hakkında açılan davanın reddine, 3-a-Harçlar Kanunu gereğince asıl davadaki şirketin feshi ve tasfiyesi için alınması gereken 80,70-TL ret harcı ile kar payının tahsili istemli talep yönünden alınması gereken 80,70-TL harcın peşin yatırılan 44,00TL+1.707,75-TL olmak üzere toplam 1.752,15‬-TL harçtan indirilmesi ile geriye kalan 1.590,75‬-TL harcın isteği halinde asıl dosya davacısı-birleşen dosya davalısı ...'e iadesine, b-Harçlar Kanunu gereğince birleşen dava için alınması gereken 80,70-TL karar ve ilam harcından peşin yatırılan 44,40-TL harcın indirilmesi ile geriye kalan 36,3‬0-TL harcın birleşen dosya davacısı-asıl dosya davalısı ......

              dan tahsili ile davalı ... Ortak Sağlık Güvenlik Birimi Danışmanlık Hizmetleri Tic. Ltd Şti'ne ödenmesine, 5-Ana davada Davalı ... Ortak Sağlık Güvenlik Birimi Danışmanlık Hizmetleri Tic. Ltd Şti kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 9.200,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine, B-1-Birleşen Bursa 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2020/876 esas sayılı dosyasında davanın KABULÜ ile; davalı ...'nın ... Ortak Sağlık Güvenlik Birimi Danışmanlık Hizmetleri Tic. Ltd Şti.'deki ortaklıktan çıkarılmasına, 2-Ayrılma akçesi bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına, 3-Harçlar yasası gereğince alınması gerekli 179,90TL harçtan başlangıçta alınan 54,40TL'nin mahsubu ile 125,50TL'nin davacı ...'dan tahsili ile hazineye irat kaydına, 4-Birleşen davada davacı ... Ortak Sağlık Güvenlik Birimi Danışmanlık Hizmetleri Tic....

                Müşterek hesaptaki 1.180.000 TL'nin tamamının, müteveffaya ait fonların bozdurulması ile ortak hesaba girdiği ihtilafsızdır. Müteveffanın iradesi, bu paranın ve ortak hesaba yatırdığı diğer paraların tamamını davalıya bağışlama olsa idi, bunu, doğrudan davalının kişisel hesabına aktarmak suretiyle de yapabilirdi. Ancak, ortak hesaba aktarmakla, yarısının diğer mirasçılara ait olduğunu göstermiştir. Ortak hesaptan davalının hesabına aktarılması ise, bilirkişinin yukarıda özetlenen raporunda belirttiği şekilde, bankacılık uygulamalarına aykırı bir şekilde gerçekleştirilmiştir. Bakiye 393.377.38 TL'nin kim tarafından ortak hesaba yatırıldığı raporda açıklanmamakla birlikte, tamamı ortak hesap olmasına rağmen davalı tarafından çekilmiştir. Murisin vefat ettiği 23/08/2010 tarihinde müşterek hesapta bulunan 256,24 TL nakit dışındaki paranın tamamı ise fon değerleridir. Murisin ölümünden sonra da, ortak hesapta bulunan 318.346,28 TL ve 28.876,50 TL yine davalı tarafından çekilmiştir....

                  saklı tuttuklarını, parasal taleplerini artırmak istediklerinden bahisle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere müvekkilinin davalı tarafa verdiği 13.837,88 EURO'nun bugünkü karşılığı olan 48.432,58 TL'nin ilk davada istenen 6.500,00 TL'nin dışında kalan 41.932,58 TL'nın paranın davalı tarafa verildiği tarihten itibaren işleyecek faiziyle birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiştir....

                    Somut olayda dava, kat malikinin ortak gider ve avans payını ödememesinden değil, yöneticinin kat maliklerinden topladığı paranın belli bir kısmını haksız olarak zimmetinde bulundurmasından kaynaklanan alacağın tahsili istemine ilişkindir. Böyle bir durumda yukarıda anılan yasa maddesinde öngörülen gecikme tazminatından söz edilemeyeceği, istem varsa ancak yasal faize hükmedilebileceği gözetilmeden, mahkemece tahsiline karar verilen para için 16.01.2011 tarihinden itibaren işleyecek aylık %5 gecikme tazminatı uygulanmasına karar verilmesi doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 18.12.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                      UYAP Entegrasyonu