Davacı ise davalıdan alacağın tahsili için giriştiği icra takibinde, 10.700 TL asıl alacağın ödetilmesini istemiştir. Satış bedeli olan 5350 TL dışında kalan 5350 TL.nin cezai şart alacağı olduğunun kabulü gerekir. Sözleşme geçersiz olduğu için, geçersiz sözleşmede öngörülen cezai koşulu da geçersiz sayılacağından davacının 5350 TL satış bedeli dışında kalan 5350 TL isteminin reddi gerekir. Bu yönün mahkemece gözardı edilmiş olması usul ve yasaya aykırıdır. Bozma nedenidir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan 1. bent gereğince davalının diğer temyiz itirazlarının reddine, temyiz olunan kararın 2. bentte açıklanan nedenle davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 31.01.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-Davanın husumet yokluğu nedeniyle REDDİNE, 2-492 Sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 54,40-TL red karar harcının, mahkememiz veznesine yatırılan 44,40-TL peşin harçtan mahsubu ile eksik kalan 10,00 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, 3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, 4-Bakiye avansın yatırana iadesine, Dair, dosya üzerinden tarafların yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal sürede İstinaf Başvuru hakları olduğu hatırlatılarak oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 09/01/2020 Başkan ... ¸e-imzalıdır Üye ... ¸e-imzalıdır Üye ... ¸e-imzalıdır Katip ... ¸e-imzalıdır...
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki taraf vekillerince istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: K A R A R Dava, eser sözleşmesine dayalı iş bedelinden kalan alacağın tahsili istemiyle açılmış, davalı reddini savunmuş, mahkemenin kısmen kabule dair verilen kararı taraflarca temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları reddedilmelidir. 2-Davada, mevduat faizine uygulanan en yüksek faiziyle alacağın tahsili istenmiştir. 4489 sayılı Yasayla değişik 3095 sayılı Yasanın 2/III.maddesince faiz istemi yerinde olduğundan belirtilen faizin niteliğine göre avans faizine hükmedilmesi gerekirken reeskont faizi uygulanması...
KARAR Davacı vekili, kira alacağının tahsili amacıyla davalı borçlu aleyhine icra takibi başlattıklarını, davalı borçlunun borca itiraz ettiğini belirterek itirazın kaldırılmasına ve kiralananın tahliyesine karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davacı tarafından davalı borçlular hakkında kira alacağının tahsili amacı ile haciz ve tahliye istemli takip yapıldığı ve örnek 13 numaralı ödeme emrinin davalı borçluya tebliğ edildiği, 7 günlük sürede ödeme emrine itiraz edildiği ve borcun ödendiğinin bildirildiği, ancak icra dosyasına ve dava dosyasına borcun ödendiğine ilişkin herhangi bir belge sunulmadığı gerekçesiyle davalının itirazının kaldırılmasına ve taşınmazdan tahliyesine karar verilmiş, karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Somut olayda, davacı tarafça iş akdinin feshinden kaynaklı işçilik alacaklarının tahsili istemli davada alacak konusunun yargılamayı gerektirir türden olduğu ve ihtiyati haciz için gerekli olan “yaklaşık ispat” koşulunun sağlanmadığı anlaşılmakla mahkemece verilen ihtiyati haciz talebinin reddine ilişkin ara kararının usul ve yasaya uygun olduğu sonucuna varılmış ve davacı vekilinin HMK.nun 353/1- b.1 maddesi uyarınca istinaf başvurusunun esastan reddi gerekmiştir....
Somut olayda, davacı tarafça iş akdinin feshinden kaynaklı işçilik alacaklarının tahsili istemli davada alacak konusunun yargılamayı gerektirir türden olduğu ve ihtiyati haciz için gerekli olan “yaklaşık ispat” koşulunun sağlanmadığı anlaşılmakla mahkemece verilen ihtiyati haciz talebinin reddine ilişkin ara kararının usul ve yasaya uygun olduğu sonucuna varılmış ve davacı vekilinin HMK.nun 353/1- b.1 maddesi uyarınca istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
O halde belirsiz alacak davasında bir miktarın tahsili yanında, kalan tutarın tespiti istenebilecek ve yargılama sırasında belirlendiğinde kalan miktar da talep edilebilecektir. Bunun tam eda davasından farkı, belirlenebilen miktarın talebi yerine, kısmi bir miktarın istenebilmesidir. Örneğin belirsiz bir alacak için alacaklı tarafından belirsiz alacak davası açıldığında ve 100,00 TL için tahsil, kalan miktarı için ise alacağın tespiti istendiğinde kısmi eda külli tespit davasından söz edilir. Zira alacaklı işveren veya resmi kurum kayıtlarında geçen belirleyebildiği miktarı davaya konu etmek yerine, farazi bir miktar için talepte bulunmuştur. Sözü edilen davanın kısmi davadan farkı ise, alacaklının kısmi dava açtığını belirtmeksizin belirsiz alacak davasından söz ederek taleplerde bulunmasına dayanır....
yaptırıldığını, davalı şirketin kalan 6.246 Euro için ödeme yapılmadığını, 18.01.2012 tarihli teyide istinaden müvekkili tarafından yüklerin tamamının teslim edildiğini, hukuki ihtilafın bu tarihte başladığını, alacağın tahsili için davalıya gönderilen ihtarnameye karşılık davalının müvekkiline göndermiş olduğu cevabi ihtarnamede borçlarının olmadığını bildirdiklerini, davalı şirket tarafından müvekkilinin zarara uğratıldığını, 18.01.2012 tarihinde teyit verilmesine rağmen ödemeyi gerçekleştirmediğini belirterek kalan 14.717,67 TL (6.246 Euro) navlun bakiye alacağın fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davalı şirketten tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş olup, ıslahla netice-i talebini 13.356,74 TL'ye düşürmüştür....
yönünden ise ıslah tarihi olan 14/02/2023 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsil edilerek davacıya ödenmesine, D)SGK haricinde kalan diğer davalılar yönünden açılan kazanç kaybı istemli davanın reddine, E)SGK haricinde kalan diğer davalılar yönünden başlangıç talebi 11.858,49-TL üzerinden açılan tedavi giderlerine yönelik davanın kabulü ile 17.076,57-TL tedavi giderlerine yönelik alacağın 11.858,49-TL olan kısmına davalı sigorta şirketi yönünden 18/03/2020, diğer davalılar yönünden olay tarihi olan 11/06/2019 tarihinden itibaren, bakiye kalan kısım yönünden ise ıslah tarihi olan 14/02/2023 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsil edilerek davacıya ödenmesine, 2-Manevi tazminat istemli davanın kabulü ile 20.000-TL manevi tazminatın olay tarihi olan 11/06/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı İçerler ... ......
yönünden ise ıslah tarihi olan 14/02/2023 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsil edilerek davacıya ödenmesine, D)SGK haricinde kalan diğer davalılar yönünden açılan kazanç kaybı istemli davanın reddine, E)SGK haricinde kalan diğer davalılar yönünden başlangıç talebi 11.858,49-TL üzerinden açılan tedavi giderlerine yönelik davanın kabulü ile 17.076,57-TL tedavi giderlerine yönelik alacağın 11.858,49-TL olan kısmına davalı sigorta şirketi yönünden 18/03/2020, diğer davalılar yönünden olay tarihi olan 11/06/2019 tarihinden itibaren, bakiye kalan kısım yönünden ise ıslah tarihi olan 14/02/2023 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsil edilerek davacıya ödenmesine, 2-Manevi tazminat istemli davanın kabulü ile 20.000-TL manevi tazminatın olay tarihi olan 11/06/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı İçerler ... ......