GEREKÇE : Dava; iştirak ve yoksulluk nafakasının arttırılması isteğine ilişkindir. Yoksulluk ve iştirak nafakaları aidiyetleri, nitelikleri itibariyle ayrı nafakalar olup, bu nedenle davacı eş ve çocuklar ihtiyari dava ortağıdır. Her nafaka ayrı ayrı değerlendirilir. (Yargıtay 3. Hukuk Dairesi'nin 2011/22147 Esas, 2012/4699 Karar ve 27.02.2012 tarihli kararı- Yargıtay 3. Hukuk Dairesi'nin 2012/4119 Esas, 2012/7991 Karar ve 26/03/2012 tarihli kararı) Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 06.04.2005 tarih ve 2005/3- 169 E-2005/235 K. sayılı kararı ile nafaka davalarında kanun yolu başvurusunda, yıllık nafaka( farkı) miktarının dikkate alınacağı açıklanmıştır. Karar tarihi itibarıyla miktar veya değeri 5.880,00 Türk Lirasını geçmeyen mal varlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir (6100 sayılı HMK m.341/2)....
-TL nafakanın davacının günlük ihtiyaçlarını karşılamaya yetmeyeceğinin ortada olduğunu, davacının reşit olan iki kız çocuğu ile aynı evde yaşadığını, hiçbir gelirinin olmadığını ve geçimini sosyal yardımlar ile sağladığını, davacının boşandıktan sonra davalıdan yardım alamadığını, davalının şu an emekli olduğunu, davacının boşanma nedeniyle yoksulluğa düştüğünü, davacının maddi durumunun kötü olduğunu, davacıya yargılama süresince tedbiren 1.000,00.-TL tedbir nafakası istediğini, kararın kesinleşmesi ile tedbir nafakasının yoksulluk nafakası olarak devamına karar verilmesini istediklerini belirterek, öncelikle adli yardım talebinin kabulüne, aylık 1.000,00.-TL tedbir nafakasına hükmedilmesine, kararın kesinleşmesi ile yoksulluk nafakası olarak devamına, her yıl yasal faiz oranının uygulanarak nafakanın artırılmasına, yargılama giderlerinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Aile Mahkemesi'nin 2013/148 Esas - 2013/40 Karar sayılı kararı ile boşandıklarını, kararın 20/09/2013 tarihinde kesinleştiğini, müşterek çocukları 2007 doğumlu Zeynep'in velayetinin kendisine verildiğini, müşterek çocuk için aylık 175,00 TL olan iştirak nafakasına, kendisi lehine aylık 400,00 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiğini ancak gelişen süreçte çocuğun artan ihtiyaçlar nedeni ile iştirak nafakasının ve yoksulluk nafakasının yeterli olmadığını, bu nedenlerle müşterek çocuk için hükmedilen iştirak nafakasının aylık 1.000,00 TL'ye yükseltilmesi, kendisi lehine hükmedilen 600,00 TL yoksulluk nafakasının 1.000,00 TL'ye yükseltilmesi ile nafakaların her yıl Üfe artış oranında artırılmasına karar verilmesini istemiştir....
Aile Mahkemesinin 30/10/2018 tarih ve 2018/540 Esas 2018/616 Karar sayılı ilamı ile anlaşmalı olarak boşandıklarını, müşterek 2 çocuklarının bulunduğunu, eşinden boşandıktan sonra sabit bir geliri olmadığı için müşterek 2 çocuğuna ve kendisine bakmakta zorluk çektiğini ve bu nedenle kendisine yoksulluk nafakası, müşterek çocuklar için ise iştirak nafakası verilmesini, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı da vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; davacı eşi ile Sivas 2. Aile Mahkemesinde aralarında görülen boşanma davasında davacının ilk başta iştirak nafakası talebinde bulunduğunu ancak davanın uzama ihtimali göz önüne alındığında bu talebinden Mahkeme huzurunda vazgeçtiğini ve davacının maddi manevi tazminat, yoksulluk-iştirak nafakası adı altında talebinin olmadığını, tarafların Sivas 2....
Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2004/239 Esas ve 2005/438 Karar sayılı kararı ile boşandıklarını, davacı Vesile yararına 100,00 YL yoksulluk nafakası, davacı Betül yararına ise 75,00 TL iştirak nafakası takdir edildiğini, davacının boşandıktan sonra evlenmediğini, hayatını çocuklarına adadığını, büyük çocuklarının Ege Üniversitesi'nde eğitim gördüğünü, küçük çocukları davacı Betül'ün ise Eskişehir'de mimarlık bölümünde okuduğunu, davacı Vesile'nin çocukların masraflarını karşılamakta zorlandığını ileri sürerek, 100,00 TL olan yoksulluk nafakasının 500,00 TL'ye, 75,00 TL olan iştirak nafakasının yardım nafakası olarak 525,00 TL artırılmak sureti ile 600,00 TL'ye yükseltilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir. Davalı cevap dilekçesinde; talep edilen nafaka miktarlarının çok yüksek olduğunu, kirada oturduğunu, kredi borçlarının bulunduğunu, ikinci evliliğini yaptığını ve bu evliliğinden olan çocuklarına da bakmakta olduğunu belirterek, davanın reddini istemiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; davanın kısmen kabulü ile müşterek çocuklar Hayrunnisa, Salih Nasuhi, Yusuf İslam için hükmolunan iştirak nafakalarının dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 150,00'şer TL arttırılarak müşterek Hayrunnisa için aylık 550,00 TL'ye Salih Nasuhi ve Yusuf İslam için aylık 450,00'şer TL'ye yükseltilmesine, davacının yoksulluk nafakasının artırılması talebinin reddine, fazlaya ilişkin taleplerin reddine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; davanın kısmen reddini, müşterek çocuklar lehine arttırılan nafaka miktarını, müvekkili lehine yoksulluk nafakasının arttırımına hükmedilmemesini istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava, iştirak nafakası ve yoksulluk nafakası artırımına ilişkindir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava; iştirak ve yoksulluk nafakalarının artırılması davasıdır. İlk derece mahkemesince verilen karara karşı davacı vekili süresinde istinaf talebinde bulunmuştur. İlk derece mahkemesince verilen karar ret edilen kısım yönünden 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341/2. maddesi gereğince miktar itibariyle kesin niteliktedir. İstinafa başvuran taraf davacı taraf olup davacı iştirak nafakasının 250,00- TL., yoksulluk nafakasının ise 500,00- TL. artırılmasını talep etmiş, ilk derece mahkemesince iştirak nafakasının 100,00- TL., yoksulluk nafakasının ise 50,00- TL. artırılmasına hükmedilmiştir. Bu doğrultuda iştirak nafakası yönünden ret edilen miktar 150,00- TL. olup bir yılık tutarı (150x12=1.800,00- TL.) 1.800,00- TL.dir. Yoksulluk nafakasının yönünden ise ret edilen miktar 450,00- TL. olup bir yılık tutarı (450x12=5.400,00- TL.) 5.400,00- TL.dir....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı-karşı davacı istinaf dilekçesinde özetle; Davacı lehine ve müşterek çocuk lehine hükmedilen nafaka miktarlarının çok yüksek olduğunu, kendisinin bu miktarları ödeyecek maddi durumu bulunmadığını, müşterek çocuğa ödediği iştirak nafakası dışında ikinci evliliğinden olan kızı Melike için de iştirak nafakası ödediğini, kredi borçları olduğunu, davacı tarafından hakkında icra takibi başlatıldığını ve 96.146,79 TL tutarında maaş haczi gönderildiğini, istinaf talebinin kabulü ile yerel mahkeme kararının bozularak haksız davasının reddini yada maddi durumu göz önünde bulundurularak hakkaniyete uygun bir miktar takdir edilmesini, yargılama giderlerinin karşı tarafa yükletilmesini talep ederek kararı istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Asıl dava; iştirak ve yoksulluk nafakasının arttırılması davası, karşı dava ise; iştirak ve yoksulluk nafakalarının kaldırılması davasıdır....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 20/11/2014 NUMARASI : 2014/756-2014/864 Taraflar arasındaki iştirak ve yoksulluk nafakası artırımı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Tebligat Kanununun 17. maddesi ile Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 26. maddesine göre, belli bir yerde devamlı olarak meslek veya sanatını icra edenler o yerde bulunmadıkları takdirde tebliğ aynı yerdeki daimi memur veya müstahdemlerinden birine yapılır. Bu şekilde yapılan tebligatın geçerli olabilmesi için muhatabın o yerde bulunmadığının tebliğ evrakına yazılması gerekir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 13/04/2015 NUMARASI : 2015/55-2015/311 Taraflar arasındaki yoksulluk ve iştirak nafakasının artırımı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı dava dilekçesi ile; ortak çocuk için ödenen 125.00.- TL iştirak nafakasının yetersiz olduğunu ileri sürerek, 500.00.- TL'ye yükseltilmesine, aylık 500.00.- TL de yoksulluk nafakası ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davacı, duruşmada kendisi için nafaka istemediğini, çocuğun nafakasının artırılmasını ve gelecek yıllar için artış oranı uygulanmasını talep ettiğini belirtmiştir . Davalı vekili cevap dilekçesi ile; davanın reddini istemiştir....