Mahkemece; yakın bir tarihte kesinleşen nafakanın artırımı davasının kısmen kabul edildiği, nafakaların artırımı yönünde hüküm tesis edildiği, nafaka yükümlüsü davacının açtığı nafakaların kaldırılmasına ilişkin karşı davanın reddedildiği, kararın temyiz edilmeksizin 16.11.2011 tarihinde kesinleştiği, kesinleşme tarihinden kısa bir süre sonra 16.01.2012 tarihinde eldeki davanın açıldığı, o kararın kesinleşmesiyle eldeki davanın açılma tarihi arasında geçen iki aylık sürede davacının ekonomik ve sosyal durumunda, olağanüstü bir değişikliğin varlığının ispat edilemediği, diğer taraftan kararın temyiz edilmemesinin nafaka artırımının kabulü anlamına geldiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava; yoksulluk ve iştirak nafakasının kaldırılması, bu talep kabul görmezse indirilmesi istemine ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki (asıl dava)nafakanın kaldırılması - (karşı dava)nafaka artırımı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, asıl ve karşı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı-k.davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı -karşı davalı vekili dilekçesinde;......
Hal böyle olunca; mahkemece, iştirak ve yoksulluk nafakasının en son artırımına karar verildiği tarih araştırılıp, tarafların tespit edilen sosyal ekonomik durumları, nafakaların niteliği, müşterek çocuğun yaşı, eğitim durumu, ihtiyaçları, ekonomik göstergelerdeki değişim dikkate alınarak,mahkemece; TMK.nun 4. maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesine uygun iştirak nafakasına hükmedilmesi gerekir. Yoksulluk nafakasının ise nafaka alacaklısının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirine yoksulluk nafakası TÜİK'in yayınladığı ÜFE oranında artırılması ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Mahkemece yanılgılı değerlendirme ile davanın reddi doğru görülmemiş ve kararın bozulması gerekmiştir....
Davalı, davacı tarafından daha önce açılan nafaka artırımı davasında TÜFE oranında nafakanın artışına karar verildiğini, talep edilen nafakayı ödeyecek maddi durumu olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece, önceki davaya konu kesinleşen ilama göre hükmolunan nafakanın gelecek yıllarda da TÜFE oranında artırılmasına karar verildiği, irat biçiminde ödenmesine karar verilen nafakanın gelecek yıllarda tarafların sosyal ve ekonomik durumuna göre ne miktarda ödeneceği hususunun mahkemece belirlenmesi karşısında davacının yeniden nafaka artırımı davası açmasında hukuki menfaati bulunmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir....
Mahkemece nafakanın arttırılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi ya da hakkaniyetin artırımı gerektirmesi gerekmektedir.Yasada nafakanın yeniden belirlenebilmesi için belli bir zaman diliminin geçmesi aranmamıştır. Kural olarak boşanma kararı ile velayet kendisine verilmeyen eş, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorundadır.(TMK m.182) Anne ve babanın bakım borcu, çocuğun ergin olmasına kadar devam eder. (TMK m.328/1) Nafaka miktarı, çocuğun ihtiyaçları ile anne ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirlenir. Ayrıca nafakanın takdirinde birlik devam ederken çocuğun alıştığı yaşama şekli de dikkate alınır. Diğer taraftan nafaka miktarı belirlenirken, velayet hakkı kendisine verilen tarafın, bu görev nedeniyle emeğinin ve yüklendiği sorumlulukların karşılığı olan harcamalarının da dikkate alınması zorunludur....
Esas dava; iştirak ve yoksulluk nafakalarının artırımı, karşı dava; yoksulluk nafakasının kaldırılması istemine ilişkindir. 6763 sayılı yasanın 41. maddesi ile değişik 6100 sayılı HMK'nın 341/2. maddesinde ön görülen 1.500,00 TL kesinlik sınırı 02/12/2016 tarihinden itibaren 3.000,00 TL'ye çıkarılmış, ek 1. madde ile de parasal sınırların her takvim yılı başından geçerli olmak üzere yeniden değerleme oranında arttırılacağı düzenlenmiş olup, 01/01/2023 tarihinden itibaren kesinlik sınırı 17.830,00 TL'dir. Nafakanın kesinlik sınırının belirlenmesinde, eş ve çocuklar için hükmedilen nafakaların ayrı ayrı kabul veya reddedilen yıllık nafaka miktarı değerlendirilir (Yargıtay 3. Hukuk Dairesi'nin 25.04.2012 tarih ve 2012/7371 Esas 2012/10992 Karar ve 12.01.2015 tarih 2014/13494 Esas 2015/291 Karar sayılı kararları). Davacı-davalı iştirak ve yoksulluk nafakalarının artırımı, davalı-davacı ise yoksulluk nafakasının kaldırılması talebinde bulunmuştur....
da "nafaka ve nafakanın artırılması davaları kanundan doğan bir alacağın tespiti ve tahsili niteliğinde olup, davanın açıldığı tarihten itibaren hüküm ifade eder" şeklinde belirtilmiştir. Yine, belirlenen nafakanın aylık ödeneceği hususu da kanun hükmüdür. Buna göre, dava tarihinden geçerli olacak şekilde nafakaya hükmedilmesi gerekirken; kararda nafakaların geçerlik tarihinin gösterilmemesi usul ve yasaya uygun bulunmamıştır. Ancak bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün 1. fıkrasındaki "davanın kabulüne" sözcüklerinden sonra "dava tarihinden itibaren" kelimeleri yazılmak suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, 23.50 TL bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine, 27.03.2013 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Bu doğrultuda yerleşen Dairemiz uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Somut olayda; tarafların ekonomik ve sosyal durumlarında boşanma davasından sonra olağanüstü bir değişiklik olduğu ileri sürülmemiştir. O halde; yoksulluk nafakasının niteliği ve takdir edildiği tarih gözetilerek, nafakanın TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılması suretiyle dengenin yeniden sağlanması gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yüksek nafaka takdiri doğru görülmemiştir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 12/07/2023 NUMARASI : 2022/648 ESAS 2023/388 KARAR DAVA KONUSU : Nafaka (Nafakanın Artırımı) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile davalının Aksaray 3....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 09/11/2021 NUMARASI : 2020/522 ESAS 2021/709 KARAR DAVA KONUSU : Nafakanın Artırılması-Nafakanın Kaldırılması KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi....