DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İncelenen tüm dosya kapsamına göre; davacı vekilinin icra mahkemesine başvurusunda, kambiyo senedinde bulunması gereken zorunlu unsurlardan biri olan düzenlenme yeri unsurunun eksik olduğunu, senedin kambiyo vasfına haiz olmadığını ileri sürerek takibin iptaline karar verilmesini talep ettiği, mahkemece davanın süreden reddine karar verildiği, karara karşı davacı vekilinin istinaf yoluna başvurduğu anlaşılmıştır. İİK'nun 168/4- 5. maddesi gereğince, kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibinde borca itirazın yasal 5 günlük süresi içerisinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. Bu süre, hak düşürücü süre niteliğinde olup mahkemece re'sen gözetilmelidir....
Her dava ve şikayet, davanın açıldığı andaki şartlara göre değerlendirilir (Hukuk Genel Kurulu’nun 11.05.2011 tarih ve 2011/12- 177 E., 2011/300 K. sayılı kararı). İtiraz ve şikayet tarihinden sonra borcun ödenmiş olması, itiraz ve şikayetten açıkça vazgeçilmediği sürece, icra mahkemesinin borçlunun başvurusunu incelemesine engel teşkil etmez. Bu nedenle yargılama devam ederken icra dosyasının infaz edilmesi sonuca etkili değildir. Açıklanan nedenlerle; istinaf sebepleri ile sınırlı olarak ve kamu düzeni yönünden yapılan inceleme neticesinde ilk derece mahkemesi kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğundan, davalının istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle: mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, mahkemenin takibe konu bonolarda düzenleme yeri olmadığından bahisle davacının davasını kabul ettiğini, oysa İcra ve iflas Kanunu 170/a maddesinin son bendi gereğince her ne surette olursa olsun, imza inkarı itirazı geri alınmış veya borç kısman veya tamamen kabul edilmişse borçlu takibe konu senetlerin kambiyo senedi vasfına haiz olmadığı hakkını tamamen kaybedeceğini, davacı T2 şikayet dilekçesinde müvekkili ile borç ilişkisini kabul ettiğini ve 190.000,00- TL borcu olduğunu kabul ettiğini, yine aynı dilekçe ekinde icra takibinden sonra borcundan 110.000,00- TL ödediğini gösterir müvekkili tarafından verilen ve altında imzası bulunan 07.07.2021 tarihli haricen tahsil beyanını da mahkemeye ibraz ettiğini, kaldı ki dosyada mevcut haciz tutanağından anlaşılacağı üzere 07.07.2021 tarihinde borçlunun adresinde haciz yapıldığını ve borcun inkar edilmediğini, görüldüğü...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : 6136 sayılı Yasaya aykırılık, taksirle yaralama HÜKÜM : Mahkumiyet, düşme Gereği görüşülüp düşünüldü: 1- Sanık hakkında taksirle yaralama suçundan kurulan hükme yönelik temyiz incelemesinde; Mahkemece kanıtlar değerlendirilip gerektirici nedenleri açıklanmak suretiyle şikayet bulunmadığından verilen düşürülme kararı usul ve yasaya uygun bulunduğundan, Cumhuriyet Savcısının suçun vasfına yönelik temyiz itirazları yerinde görülmediğinden reddiyle hükmün oybirliği ile ONANMASINA, 2- Sanık hakkında 6136 sayılı Yasaya aykırılık suçundan kurulan hükme yönelik temyiz incelemesine gelince; Sanığın ikametinde ele geçirilen ve 6136 sayılı Yasanın 12/4. maddesi kapsamında vahim nitelikte olmayan tabancanın sanığın babasından kaldığını ve hatıra olarak sakladığını beyanı ve taşıdığına dair delilin bulunmaması karşısında, eylemine uyan 6136 sayılı Yasanın 13/3. madde ve fıkrası uyarınca cezalandırılması gerektiği gözetilmeden...
İİK 168/3. maddesine göre; takibin müstenidi olan senet kambiyo senedi vasfını haiz değilse, beş gün içinde icra mahkemesine şikayet etmesi lüzumu ödeme emrine yazılır. Borçlu, alacaklının bu fasıl hükümlerine göre takip hakkı olmadığını 168 inci maddenin 3 üncü bendine göre şikayet yolu ile ileri sürebilir. İcra mahkemesi müddetinde yapılan şikayet veya itiraz dolayısıyle, usulü dairesinde kendisine intikal eden işlerde takibin müstenidi olan kambiyo senedinin bu vasfı haiz olmadığı veya alacaklının kambiyo hukuku mucibince takip hakkına sahip bulunmadığı hususlarını re’sen nazara alarak bu fasla göre yapılan takibi iptal edebilir.(İİK m.170/a) Bu itibarla kambiyo senetlerine mahsus haciz yolunda takip dayanağı senedin kambiyo senedi vasfına haiz olmadığı nedeniyle şikayet süresi 5 gündür....
İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkili aleyhine kambiyo senedine özgü takip başlatıldığını, müvekkilinin yerleşim yeri adresinin Bolu ili olduğunu, bu nedenle yetki yönünden takibe itiraz ettiklerini, ayrıca takibe konu bonodaki imzanın müvekkiline ait olmadığını, senet üzerinde müvekkile vekâleten Hakan Mete Kutay tarafından takibe konu senet düzenlenmiş gibi gösterilmiş ise de müvekkilinin Hakan Mete Kutay'a kambiyo taahhüdünde bulunmaya yönelik vekaletname vermediğini, borca ve imzaya itiraz ettiklerini söyleyerek takibin iptaline ve davacı aleyhine tazminata hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir....
Davacının borca ve senet vasfına yönelik şikayeti ise 5 günlük süre içerisinde yapılmadığından bu yöndeki itirazlarının reddi gerektiği tabidir. Ayrıca bononun zamanaşımına uğraması kambiyo senedi olma vasfını ortadan kaldıran bir neden değildi. Açıklanan bu olgular karşısında mahkemece davanın kısmen kabulüne, davacının takibin kesinleşmesinden sonraki devrede gerçekleşen zamanaşımı itirazının kabulü ile zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılmasına, davacının borca itiraz ve senet vasfına yönelik şikayetinin ise süre aşımından reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı nedenlerle davanın reddine karar verilmesi yerinde olmamıştır....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ Davalı alacaklı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Mahkemece davacının yetki itirazına yönelik davasında hasım olarak gösterilmelerine rağmen beyan ve savunmaları alınmadan dosya üzerinden karar verdiğini, yetki itirazlarını kabul ettiği gibi hasım olarak gösterilmeleri sebebiyle yargılama gideri ve vekalet ücretinin taraflarına yüklendiğini, söz konusu karardan ise davacı vekilinin kararı ücreti vekalet ve masraflar yönünden takibe koyması ile haberdar olduklarını, dava konusu takibin çeke dayalı bir kambiyo takibi olduğunu ve çeke dayalı kambiyo takiplerinde, takip alacaklısı tarafından, muhatap bankanın bulunduğu yer ile çekin keşide yerinde takip yapılabileceği gibi, İİK'nun 50. maddesinin göndermesiyle uygulanması gereken HMK'nun 6. maddesi uyarınca borçlunun takip tarihindeki yerleşim yerindeki icra dairesinde de icra takibi yapılabileceğini, takip konusu çekte yetki itirazında bulunan keşideci borçlu ile beraber Yılmazlar Ayakkabı Tekstil Gıda İnş...
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 09/12/2021 NUMARASI : 2021/402 ESAS 2021/720 KARAR DAVA KONUSU : Yetki İtirazı, Borca İtiraz ve Şikayet KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararı aleyhine süresi içinde davacılar vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuş olmakla, HMK’nın 353. maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında düzenlenmiş olan 16.12.2019 tarihli yazılı sözleşme ile müvekkilleri tarafından alacaklıya 60 adet senet, birbirlerini birer ay aralıkla takip edecek şekilde miktarları, tarafları ve vadeleri yazılı diğer kısımları boş olarak düzenlenip, alacaklıya teslim edildiğini, alacaklı tarafın İstanbul'da düzenlenmiş olan senetlere kambiyo senedi niteliği kazandırmak ve kendi seçtiği Kayseri iline, müvekkillerini getirmek amacıyla ve kötü niyetle senetlerin boş bırakılan yerlerine yazılı sözleşmeye aykırı olarak keşide yerine Kayseri ve tanzim...
Kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibinde, İİK'nın 168/3- 4- 5. madde ve fıkraları gereğince, takibe konu senedin kambiyo vasfında olmadığına yönelik şikayet ile imzaya ve borca itirazın yasal beş günlük süre içerisinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. Bu süre, hak düşürücü nitelikte olup mahkemece re'sen gözetilmelidir....