Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, senedin kambiyo vasfına haiz olmadığı ve borca itiraz istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk İİK'nın 170/a maddesi 3. Değerlendirme 1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı alacaklı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir. VI....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesi tarafından " ... davanın yetki itirazı yönünden kabulü ile İstanbul 34.icra Müdürlüğünün 2021/30408 esas sayılı takip dosyasında yetkisizliğine, takip dosyasının karar kesinleştiğinde ve istek halinde İcra Müdürlüğü tarafından Çatalca Nöbetçi İcra Müdürlüğüne gönderilmesine yetki itirazı kabul edildiğinden diğer şikayet ve itirazlar hakkında mahkememizce karar verilmesine yer olmadığına" dair karar verildiği görülmüştür....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 07/07/2022 NUMARASI : 2022/308 ESAS- 2022/683 KARAR DAVA KONUSU : YETKİ VE BORCA İTİRAZ KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı-borçlu vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul 6. İcra Müdürlüğün 2022/8181 E. sayılı dosyasında davalı-alacaklı tarafından müvekkil hakkında kambiyo senetlerine mahsus yolla takip yapıldığını, takip dayanağı senetlerde düzenleme yerinin bulunmadığını, borçlu müvekkil adresinin Gaziosmanpaşa olduğunu, takipte bu nedenle Gaziosmanpaşa icra dairelerinin yetkili olduğunu, bonoda her ne kadar ihtilaf halinde İstanbul mahkemelerinin yetkili olduğu yazılmış ise de, HMK 17 maddesi kapsamında taraflar tacir olmadığından yetki sözleşmesinin geçerli olmadığını, müvekkilin lehtara olan tüm borcu ödediğini, senetlerden dolayı da borçlu bulunmadığını beyanla, yetki ve borca itirazlarının kabulü ile takibin durdurulmasına karar verilmesini istemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklılar tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından borçlu hakkında bonoya dayalı olarak yapılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takipte, borçlu icra mahkemesine başvurusunda, sair itiraz ve şikayetleri ile birlikte yetki itirazında bulunmuş, mahkemece dosya üzerinden yapılan inceleme ile yetki itirazı kabul edilmiş, hükmü alacaklılar vekili temyiz etmiştir. İİK.'nun 168/1-5. maddesi uyarınca borçlu tarafından yapılan yetki itirazı, İİK.'nun 169/a maddesi uyarınca borca itiraz niteliğindedir. İİK.'...
İİK'nun 168/1.maddesinin 3, 4 ve 5 bentleri hükmüne göre, borçlunun borçlu olmadığını veya borcun itfa edildiğini, mehil verildiğini, alacağın zamanaşımına uğradığını, imzaya itirazını ve takibin müstenidi olan senedin kambiyo senedi vasfına haiz olmadığına yönelik şikayetini yasal 5 günlük süresi içerisinde icra mahkemesine yapması zorunludur. Bu süre, hak düşürücü süre niteliğinde olup mahkemece re'sen gözetilir. Somut olayda davacıya ödeme emri 18/12/2020 tarihinde tebliğ edilmiş olup, 5 günlük borca itiraz süresi ve şikayet süreleri geçtikten sonra 30/12/2020 tarihinde dava açıldığından Mahkemenin süre yönünden reddine ilişkin kararda isabetlidir. HMK'nun 355 maddesi uyarınca resen yapılan inceleme sonucunda kararda kamu düzenine aykırılık da bulunmadığı anlaşılmakla, davacı şirketin istinaf başvurusunun HMK'nun 353/1- b.1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir....
İİK'nun 168/1. maddesinin 3, 4 ve 5. bentleri hükmüne göre, borçlunun borçlu olmadığını veya borcun itfa edildiğini, mehil verildiğini, alacağın zamanaşımına uğradığını, imzaya itirazını ve takibin müstenidi olan senedin kambiyo senedi vasfına haiz olmadığına yönelik şikayetini yasal 5 günlük süresi içerisinde icra mahkemesine yapması zorunludur. Bu süre en geç ödeme emrinin, itiraz ya da şikayet edene tebliğinden sonra başlar. Bu süre, hak düşürücü süre niteliğinde olup mahkemece re'sen gözetilmelidir. Somut olayda, borçlu ...’a ödeme emrinin 07.05.2015 tarihinde tebliğ edildiği, yasal 5 günlük itiraz süresinin 12.05.2015 salı günü sona erdiği halde, borçlunun süresinden sonra 13.05.2015 tarihinde icra mahkemesine müracaatla itirazda bulunduğu, başvurusunda tebligatın usulsüzlüğüne yönelik bir şikayetinin de bulunmadığı anlaşılmıştır....
vasfına haiz olmadığını, müvekkili şirketin herhangi bir borcunun olmadığını, bu nedenle ilk derce mahkeme kararının kaldırılmasına, öncelikle yetki itirazlarının kabulü ile Sivas İcra Dairesinin yetkisizliğine ve takibin yetki yönünden iptaline, kambiyo vasfını haiz olmayan belge ile kambiyo takibi açılamayacağından borca ve takibe itirazlarının kabulü ile takibin iptaline, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
İİK.nun 168/1. maddesinin 3, 4 ve 5. bentleri hükmüne göre, borçlunun borçlu olmadığını veya borcun itfa edildiğini, mehil verildiğini, alacağın zamanaşımına uğradığını, imzaya itirazını ve takibin müstenidi olan senedin kambiyo senedi vasfına haiz olmadığına yönelik şikayetini yasal 5 günlük süresi içerisinde icra mahkemesine yapması zorunludur. Somut olayda, ödeme emrinin, borca itiraz eden borçluya 15/07/2015 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun ise yasal beş günlük süreden sonra (03/08/2015 tarihinde) icra mahkemesine itirazlarını bildirdiği, ödeme emri tebliğinin usulsüzlüğüne ilişkin olarak da bir şikayette bulunulmadığı görülmektedir. O halde, mahkemece borçlunun başvurusunun süresinde olmadığı kabul edilerek itirazın süreden reddine karar verilmesi gerekirken esasının incelenerek kabulü yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....
Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki borca itiraz ve senedin kambiyo vasfına haiz olmadığı uyuşmazlığından dolayı yapılan inceleme sonunda İlk Derece Mahkemesince, şikayetin reddine karar verilmiştir. Kararın muteriz borçlu tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine hükmedilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı muteriz borçlu tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....
ederek öncelikle yetki itirazının kabulü ile dosyanın yetkili İstanbul İcra Müdürlüklerine gönderilmesine ayrıca imzaya ve borca itirazlarının kabulü ile takibin iptaline karar verilmesini istemiştir....