WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İİK'nın 168/3. maddesi hükmüne göre; borçlu takibe konu senet kambiyo senedi vasfına haiz değil ise, ödeme emrinin tebliğinden itibaren 5 gün içerisinde bu hususu icra mahkemesinde şikayet yolu ile ileri sürmek zorundadır. Davacılar vekilinin iddiasının aksine, davacıların talebi süresiz şikayet hallerinden olmayıp, yasal 5 günlük süreye tabidir. Somut olayda; davacı borçluların, takibe konu çekin bankaya ibrazından sonra davalının cirosunun çekin arkasındaki cirolar arasına sıkıştırıldığı iddiasına dayalı davalının meşru ve yetkili hamil sıfatı bulunmadığına yönelik icra mahkemesine yaptığı başvuru İİK'nın 170/a maddesine dayalı şikayet niteliğinde olup, Mahkemece; ödeme emrinin davacılara 21/05/2018 tarihinde tebliğ edildiği, davacıların 5 günlük şikayet süresi geçtikten sonra 02/06/2021 tarihinde icra mahkemesine başvurdukları dikkate alınarak şikayetin süreden reddine karar verilmesi isabetlidir....

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece yapılan yargılama sonunda, '' Dava, yetkiye ve borca itiraza ilişkindir. İcra ve İflas Kanununun yetki itirazını düzenleyen 50. maddesi gereğince yetkiye ve borca aynı anda itiraz edilmesi halinde İcra Mahkemesinin öncelikle yetki meselesini karara bağlayacağı yönünde amir hüküm bulunmakla öncelikle davacı yanın yetki itirazı değerlendirilmiş; bu doğrultuda takip dosyasında bulunan çekin incelenmesi neticesinde çekin tanzim yerinin ve borçlunun adresinin Of olduğu, yetkili Mahkemenin ise belirlenmeyerek "T.C. Mahkemelerinin yetkili olduğu" yönünde düzenleme yapılmış olduğu görülmüştür....

Takip dayanağı bono üzerinde düzenleme yerinin Bakırköy olduğunun yazılı olduğu ve yukarıda yazılı yetki kurallarına ilk derece mahkemesi kararında da değinildiği halde takipte Bakırköy İcra Dairesi yetkili olmasına karşın, yetki itirazının reddi gerekirken, gerekçe ve varılan sonuç bakımından çelişki oluşturacak şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. Diğer taraftan davacının yetki itirazın tıpkı imzaya ve borca itiraz gibi İİK'nın 169/a-1. ve 170/2. Maddeleri gereğince duruşmalı olarak incelenmesi gerekirken, dosya üzerinde yapılan inceleme ile davanın karara bağlanması da doğru değildir. Yine, yetki itirazının kabulü üzerine yasada ödeme emrinin iptaline karar verileceği yönünde bir düzenleme bulunmadığı halde, Mahkemece ödeme emrinin iptaline karar verilmesi de isabetsizdir. O halde, takip yetkili Bakırköy İcra Müdürlüğünde başlatıldığından, davacının yetki itirazı yerinde olmadığından, diğer itiraz ve şikayetlerinin incelenmesi için ilk derece mahkemesi kararı kaldırılmalıdır....

lu dosya ile davalı hakkında yasal işlemleri başlattığını, müvekkilinin bu süreçte mağdur edildiği ve telafisi imkansız zararların doğduğunu, bu aşamadan sonra da doğmaya devam edeceği ortada olduğunu, müvekkil aleyhine başlatılan haksız ve kötü niyetli takibe ilişkin alacağın %20'sinden az olmamak koşulu ile "kötü niyet tazminatına" hükmedilmesine ve müvekkile ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir. Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe; İİK'nun 168/3. maddesi gereğince; kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile yapılan takipte, takibin müstenidi olan senet kambiyo senedi vasfına haiz değilse ödeme emrinin tebliğinden itibaren beş gün içerisinde icra mahkemesine şikayet edilmesi zorunludur. Bu süre, hak düşürücü nitelikte olup, mahkemece re'sen gözetilmelidir....

Alacaklı vekili istinaf dilekçesinde; Davacının dilekçesinde ; borca açıkça itiraz etmediğini, '' düzenlenmiş olan senetlerle ilgili şirket yetkilisi olarak bizimle ilgisi yoktur'' dediğini, devamında da '' kaldı ki senetlerin altındaki imza şirket yetkilisi olarak bana ait değildir'' dediğini, burada davacının şirket ile ilgili değil şahsı ile ilgili itirazda bulunduğunu, itirazının usulüne uygun olmadığını, beyan etmiş ise de; dava dilekçesinin "DAVA" bölümünde açıkça borca ve tüm ferilerine itiraz edildiği belirtildiğinden, yine "DAVACI- BORÇLU" bölümünde borçlu şirketin ismi belirtildiğinden bu istinaf sebebine itibar edilmemiştir. Davacı tarafın duruşmaya katılmamasına rağmen davacının yokluğunda yargılama yapılarak davanın karara bağlanmasının hukuka aykırı olduğu iddia edilmiş ise de; dava dilekçesinde senetlerin senet olma niteliğinin bulunmadığının ileri sürüldüğü ve bu hususun kambiyo vasfına yönelik şikayet niteliğinde bulunduğu, İİK.nun 18/3....

Dairemizin 17/12/2021 tarih, 2021/1002 esas ve 2021/3085 karar sayılı kararı ile; HMK'nun 297/2. maddesi uyarınca hakim taleplerin her biri hakkında bir karar vermek ve hükmün sonuç kısmında her bir talep için verdiği kararı açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde göstermek zorunda olduğu, somut olayda; davacının süresinde açtığı davada yetkiye, imzaya, borca ve fer'ilerine itiraz ettiği, Mahkemece HMK'nın 297/2. maddesine aykırı olarak yalnızca davacının yetkiye ve imzaya itirazı değerlendirilerek davanın reddine karar verildiği, davacının borca ve fer'ilerine itirazı hakkında olumlu veya olumsuz bir karar verilmediği anlaşıldığından, davacının istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1- a-6 maddesi gereğince kabulüne, eksik inceleme ile verilen Mahkeme kararının kaldırılmasına, dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir....

İlk derece mahkemesi tarafından; takibe konu senedin vade tarihinin 20/07/2018 ve takip tarihinin 15/10/2020 olduğu, takip tarihi itibariyle iddialarının aksine 3 yıllık zamanaşımı süresi dolmadığı gibi esasında takibe konu senette düzenleme yeri bulunmadığından kambiyo senedi vasfına haiz olmadığı ve bu nedenle genel hükümlere göre 10 yıllık zamanaşımı süresinin söz konusu olduğu, kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibi başlatılmasının da zamanaşımı süresinin belirlenmesine etkili olmadığı, İİK'nın 170/a maddesi gereğince takibin dayanağı senedin kambiyo senedi vasfına haiz olup olmadığının resen gözetilmesi gerektiği, takibe konu senette düzenleme yeri bulunmadığı, takibe konu senette borçlunun isminin altında sadece "Bedaş Kırıkkale İşletme Müdürlüğü" yazılı olduğu, idari birim adının belirtilmediği, bu durumda takibe konu senette düzenleme yerinin bulunmadığı, düzenleme yeri bulunmayan senet kambiyo senedi vasfına haiz olmadığından kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile...

Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, bonoya dayalı kambiyo senelerine mahsus haciz yolu ile takipte yetkiye, faize, teminat iddiasına dayalı borca itiraz ile ödeme emri tebliğ usulsüzlüğü şikayeti ile ciro zincirini kopuk olduğundan bahisle alacaklının yetkili hamil olmadığına dair kambiyo vasfına yönelik şikayete ilişkindir. 2. İlgili Hukuk İİK’nın 169. maddesi ve TTK'nın 677, 778/2-d ve ilgili maddeleri. 3. Değerlendirme 1. Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2....

    , müvekkilinin savcılığa ve CİMER'e müracaatta bulunduğunu, işlemiş faize, faiz oranına, borca ve icra dairesinin yetkisine itiraz ederek takibin iptaline karar verilmesini talep etmiştir....

    Maddesine göre, kambiyo vasfına ilişkin şikayetin ise İİK.nun 170/a , İİK.nun 168/3. Maddelerine göre 5 gün içerisinde icra mahkemesine yapılması gerekir .Somut olayda ödeme emri borçluya 11.09.2015 tarihinde tebliğ edilmiş olup 05/10/2018 tarihinde yapılan yetki , zamanaşımı itirazı ile kambiyo vasfına ilişkin şikayetin süre aşımı nedeniyle reddi gerekir. Dolayısıyla ilk derece mahkemesinin kararı bu yönden de isabetlidir....

    UYAP Entegrasyonu