Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı vekilinin, 3 adet fatura bedeline dayanarak borçlu üniversite rektörlüğü aleyhine başlattığı ilamsız takipte; borçlunun ödeme emrinin tebliği üzerine yasal süresi içinde borca ve faize itirazı nedeniyle duran takipte alacaklı vekili icra mahkemesine başvurarak itirazın kaldırılması talebinde bulunmuş, mahkemece yetkisizlik kararı verilmiştir. İİK'nun 4. maddesi gereğince takip hangi icra dairesinde başlamış ise bu takiple ilgili itiraz ve şikayetler takibin yapıldığı yer icra müdürlüğünün bağlı bulunduğu icra mahkemesinde çözümlenir....

    İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI : İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, davacının yetkiye, borca ve faize itirazının reddine karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde, kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, istinaf kanun yoluna başvuru süresinin korunmasını istemiş, gerekçeli kararın 11/03/2020 tarihinde tebliği üzerine, 7226 Sayılı Kanun ve Cumhurbaşkanlığı kararı ile Covid-19 salgını nedeniyle süreler 15/06/2020 tarihine kadar durdurulmuş olup, istinaf kanun yoluna başvuru süresinin 30/06/2020 tarihinde sona ermesine rağmen, yasal süresi geçtikten sonra 03/07/2020 tarihinde ayrıntılı istinaf başvuru dilekçesi verilmiştir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 169. maddesine dayalı yetki itirazı, borca ve faize itiraz, İİK'nın 170. maddesi uyarınca imzaya itiraz istemine ilişkindir. HMK'nın 355. maddesinde "inceleme istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır....

    Somut olayda, borçlunun icra mahkemesine başvurusunda, kambiyo şikayeti ile birlikte imzaya, borca, fer'ilerine, faize ve faiz oranına da itiraz ettiği halde mahkemece bu hususlarda bir değerlendirme yapılmadığı görülmektedir. O halde, mahkemece, HMK'nun 297/2. maddesi gözetilmek suretiyle, borçlunun imzaya, borca, fer'ilerine, faize ve faiz oranına itirazları da incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 16.04.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Aziz Nesin Blv. 53- 56 Karşıyaka/İZMİR'' adresinin geçerli tebligat adresi olarak bildirildiğini, sözleşme uyarınca adreste yapılacak değişikliğin bankaya bildirilmesi gerektiğini, davacının takibi öğrendiğini iddia ettiği tarihte borca itiraz etmeyerek sadece tebligatın usulsüz yapıldığını ve yetki itirazında bulunduğunu, bunun dürüstlük ilkelerine aykırı olduğunu belirterek, yeniden yargılama yapılarak şikayetin ve yetki itirazının reddine karar verilmesini istemiştir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 16. maddesi ödeme emri tebliğinin usulsüzlüğü şikayeti ve İİK'nın 62. maddesi uyarınca yetki itirazına ilişkindir. İzmir 5....

      Davacı vekili dava dilekçesinde, borca, faize ve fer'ilerine itiraz etmiş, Mahkemece borca itirazına yönelik olarak tanık dinlenemeyeceği ve davacı tarafında borca itirazını ispatlar delil ibraz edilmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Takip hukuku gereği savcılık soruşturma dosyalarının neticelerinin beklenmesi zorunlu değildir. Kambiyo takibinde borca itirazların İİK'nın 169/a maddesinde sayılan belgelerden biri ile ispatlanması zorunludur. Bu nedenle davacının borca itirazını tanık delili ile ispatlaması yasal olarak mümkün değildir. Yargılama aşamasında davacı borca itirazını ispata yönelik İİK'nın 169/a maddesinde sayılan belgelerden birini de ibraz etmemiştir. Açıklanan nedenlerle Mahkemenin borca itirazın reddine ilişkin kararı isabetlidir....

      İcra Müdürlüğünün ...Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde, davacı tarafından ilamsız icra takibi başlatıldığı, borçlu vekilinin yasal süre içinde ödeme emrine itiraz dilekçesinde "yetkiye itiraz ediyoruz" şeklinde icra dairesinin yetkisine ve ayrıca borca, faize ve tüm ferilerine itiraz ettiği, itiraz üzerine icra takibinin durduğu anlaşılmıştır. Ancak, yetki itirazında hangi icra müdürlüğünün yetkili olduğu açıkça gösterilmemiştir. Bu halde; İİK. 50. madde atfı ve HMK 19/2 madde hükümleri uyarınca yetkili icra müdürlüğü açıkça gösterilmediğinden bu yetki itirazının dikkate alınmayacağı açık olup, Mahkememizce icra müdürlüğünün yetkisine yönelik yetki itirazının anılan gerekçelerle reddine karar verilmiştir. Bilindiği üzere, itirazın iptali davalarında icra müdürlüğünün yetkisine itiraz edilmemiş olması ya da icra müdürlüğünün yetkisine yönelik itirazın reddedilmiş olması, Mahkemenin yetkisine etkili değildir....

        Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: İddia ve itirazların hukuki bir yönü olmadığı gibi , gerçeklik payının da bulunmadığını, borçlu tarafın yetki itirazının haksız olduğunu ileri sürerek davanın reddinine karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince, " davacının yetkiye, borca ve faize itirazının reddine " dair karar verildiği görülmüştür....

        Sok., No:3, Çiğli/İzmir olduğundan, takipte Karşıyaka İcra Müdürlüğünün yetkili olduğunu, HMK'nın 6. maddesi uyarınca takipte İzmir İcra Müdürlüğünün yetkili olmadığını, yetki itirazının haksız bir şekilde reddedildiğini, takibe konu çeke ilişkin banka kaşesinde 23.750 TL olarak belirtilmesine rağmen, icra takibinde asıl alacak miktarının 25.000 TL olduğunu, bu talebin de reddedildiğini belirterek, kararın kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 169, 169/a. maddelerine dayalı yetki itirazı, takibe konu alacağın dayanak çeke göre fazla istendiği ve borcun bulunmadığı iddiasıyla borca itiraz istemine ilişkindir. Dava konusu icra takibinde ödeme emri davacıya Çiğli/İzmir adresinde tebliğ edilmiş ise de, takip dayanağı çekin İzmir'de keşide edildiği ve muhatap bankanın bulunduğu yer İzmir olduğundan, takipte İzmir İcra Müdürlüğü yetkilidir....

        ---- gönderildiğini, davalı tarafından ----Esas sayılı takip dosyası üzerinden gönderiler ödeme emrine karşı ---- itiraz edildiğinden takibin durdurulduğunu, davalının borca itiraz dilekçesinde, müvekkile borcunun bulunmadığını belirterek itiraz etmişse de itirazını gerekçelendirmediğini, takip konusu çek bedelini ne şekilde ödediğini açıklayamadığından, davalı tarafın muaccel hale gelmiş borcunu ödememesi, mallarını --- bulunması sebebiyle müvekkilin ---için ihtiyati haciz kararı verilmesine, tensiple birlikte, --- dosyasının celbine, davalının borca itirazının iptali ile takibin devamına, haksız ve dayanaksız itirazi ile müvekkilinin alacağına geç ulaşmasına sebebiyet veren kötü niyetli borçlunun alacağın %20'sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatna çarptırılmasına, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalı borçluya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

          konu senetten doğan bir borcu olmadığını, bu nedenle ödeme emrine konu borca da itiraz ettiklerini belirtmiş, açıklanan nedenlerle davanın kabulüne, yetki itirazlarının kabulüne, dosyanın yetkili Alanya İcra Müdürlüğü'ne gönderilmesine, borca itirazımızın kabulüne, yargılama gideri ve ücreti vekaletin davalı yan üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

          UYAP Entegrasyonu