İİK'nun 169/a-1 maddesine göre; “İcra mahkemesi hakimi, itiraz sebeplerinin tahkiki için iki tarafı en geç otuz gün içinde duruşmaya çağırır. Hakim, duruşma sonucunda borcun olmadığının veya itfa veya imhal edildiğinin resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispatı halinde itirazı kabul eder. İcra mahkemesi hakimi yetki itirazının incelenmesinde taraflar gelmese de gereken kararı verir.” Borçlunun, senedin teminat amaçlı verildiğine ilişkin itirazı borca itiraz niteliğindedir. HGK'nun 14.3.2001 tarih ve 2001/12-233 sayılı ve yine 20.6.2001 tarih ve 2001112-496 sayılı kararlarında da benimsendiği üzere dayanak belgenin hangi ilişkinin teminatı olduğu yazılı belge ile kanıtlanmalıdır. Takip dayanağı çekin incelenmesinde, çekin borçlunun cirosu ile alacaklıya geçtiği ve arka yüzünde “iş bu çek senet bedeli teminat olarak bankamıza temlik edilmiş olup bedeli teminattır" ibaresinin yazılı olduğu görülmüştür....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 18/05/2022 NUMARASI : 2019/1144 2022/367 DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıdaki mahal esas ve karar numarası ayrıntılı olarak belirtilen İlk Derece Mahkeme kararının süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dosya mündericatında tüm bilgi ve belgeler okunup tetkik edildikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonunda duruşma açılmasına gerek görülmeksizin gereği görüşülüp düşünüldü. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafından kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip başlatılmış olduğunu, takibe, takip konusu borca, faize ve tüm ferilerine ve ayrıca icra müdürlüğünün yetkisine itiraz ettiğini, ikamet adresinin Gönen olduğunu, bu nedenle yetkili icra müdürlüklerinin de Gönen İcra Müdürlükleri olduğunu ileri sürerek takibin durdurulmasına, yetki itirazının kabulüne, Bursa 14....
Sayılı dosyası ile aleyhine yürütülen icra takibi nedeniyle düzenlenen------ ve köttiniyetle itiraz ettiğini, bu haksız ve kötü niyetli itirazında borca ve faize soyut olarak itiraz ettiğini, haksız ve kötüniyetli borçlunun vaki İtirazı hukuken muteber olmayıp iptalinin gerektiğini, davacı-------- başladığım....
içerisine ilk olarak sunulan borca itiraz dilekçesi, davalı borçlu şirket yetkilisi ...nun e-imzası ile 01.09.2023 tarih 19:58 saatinde imzalanarak UYAP sistemine 01.09.2023 tarihinde gönderilen borca itiraz dilekçesi olup ilgili borca itiraz dilekçesinde herhangi bir yetki itirazı bulunmamakta olup yalnızca borca itiraz edildiği,dosya içerisine sunulan ikinci borca itiraz dilekçesi davalı borçlu şirket yetkilisi ...nun e-imzası ile 01.09.2023 tarih 20:18 saatinde imzalanarak UYAP sistemine 01.09.2023 tarihinde gönderildiği,ilgili borca itiraz dilekçesi incelendiğinde, dilekçe üzerinde Küçükçekmece İcra Dairesinin yetkisine itiraz edildiği,ancak dilekçede açıkça yetkili icra dairesinin gösterilmemiş, belirtilmemiş olduğunu, bu durum karşısında İİK madde 50 gereği para borçları için takip hususunda HMK da yer alan yetkiye dair hükümler kıyas yoluyla uygulanmakta olup HMK madde 19 kapsamında yetki itirazında bulunan tarafın yetkili mahkemeye/daireyi açıkça belirtmek zorunda olduğunu,somut...
Esas numaralı dosyasından genel haciz yolu ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, borçlu davalı borca, anaparaya, faize ve borcun tüm ferilerine itiraz ettiğini ve takibin durduğunu, zorunlu arabuluculuk kapsamında ... başvuru numaralı dosyada arabuluculuk aşaması tamamlanmadığını ve davalı taraf ile anlaşma sağlanamadığını, belirterek, davalı borçlunun haksız ve mesnetsiz olup, itiraz alacağımızın tahlisini geciktirmek amacıyla kötü niyet ile sunulduğuna ilişkin itirazın iptalini talep ve dava etmiştir....
konu senetten doğan bir borcu olmadığını, bu nedenle ödeme emrine konu borca da itiraz ettiklerini belirtmiş, açıklanan nedenlerle davanın kabulüne, yetki itirazlarının kabulüne, dosyanın yetkili Alanya İcra Müdürlüğü'ne gönderilmesine, borca itirazımızın kabulüne, yargılama gideri ve ücreti vekaletin davalı yan üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Hukuk Dairesi'nin 2020/592 E.- 2021/1234 K. sayılı kaldırma ilamında borca ve faize yönelik itirazların incelenmesi konusunda bilirkişi incelemesi yapılması gerektiği söylenmiş ise de, davalı alacaklının faizden feragat ettiği anlaşıldığından dosyanın bilirkişiye verilmediği gerekçesi ile davacının imzaya itirazının reddine, davacının faize ve borca yönelik itirazı yönünden karar verilmesine yer olmadığına, takip durdurulmadığından tazminat taleplerinin reddine karar vermiştir....
ettiklerini, borçlunun yerleşim yerinin ve yetkili yerin Ankara Batı Adliyesi olduğunu, borcun bir kısmına işlemiş faize, faiz oranına ve ferilere itiraz ettiklerini belirterek, takibin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/610 KARAR NO : 2021/2616 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : KULA İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 16/11/2020 NUMARASI : 2020/22 ESAS, 2020/44 KARAR DAVA KONUSU : Yetki İtirazı|İcra Takibine İtiraz, Borca İtiraz KARAR : İlk Derece Mahkemesi tarafından verilen karara karşı süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde bildirdiği sebeplerle borca, faize ve Kuşadası İcra Müdürlüğü'nün yetkili olduğundan bahisle yetkiye itiraz ederek dava sonuna kadar ihtiyati tedbir yoluyla takibin durdurulmasına karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın reddini istemiştir....
Sayılı dosyasında yetki itirazının kabulü ile Konya İcra Müdürlüklerinin yetkili olduğuna karar verildiği gerekçesiyle konusuz kalan kambiyo şikayeti, yetki-borca-faize itiraz hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar vermiş, gerekçede ayrıca dava konusuz kalmamış olsaydı, davacı vekilince yetkili icra müdürlüğünün doğru şekilde gösterilmemesi nedeniyle yetki itirazının reddine karar verileceği, davacı tarafın haksız çıkacağı belirtmiştir. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; takip dayanağı çekin kambiyo senedi vasfında olduğunu, takibin yetkili İstanbul İcra Dairesinde açıldığını, davanın süresinde açılmadığını, kararın HMK ve TTK uyarınca usul ve esas yönünden yerinde olmadığını öne sürerek kararın kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Tarafları ve konusu ve istemi aynı olan bir davanın bulunması HMK'nın 114/1- ı maddesi uyarınca derdestlik durumu oluşturur....