sayıldığını, takip dayanağı senede, senet altındaki imzasına ve senet içeriğine itiraz edilebileceği ilgili maddede açıkça anlaşıldığını, sahte olarak düzenlenmiş olan bonodaki kefil ve şirket yetkilisi olarak imzanın müvekkiline ait olduğunu, fakat bunun dışındaki kısım sonradan eklenilerek altında müvekkilinin imzası bulunan sayfa sahte bir şekilde bono haline getirildiğini, bononun sahte olduğunu, temerrüt söz konusu olmadığından faize de itiraz ettiklerini, faiz oranının da fahiş olduğunu ve itiraz ettiklerini, borca, faize, bono içeriğine tüm ferilere, takibe itiraz ettiklerini, HMK m. 209 vd’de düzenlenen sahtelik iddiası borca ortadan kaldıran özel bir düzenleme olup, sahtelik iddiası borca itirazın bir nevi olduğunu belirterek, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına ve talepleri doğrultusunda karar verilmesini talep etmiştir....
Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe: Davacı vekilinin icra mahkemesine müracaat ile İstanbul 14. İcra Müdürlüğünün 2018/5922 Esas sayılı takip dosyasında davalı aleyhine yapılan ilamsız takipte borçlunun yetki ve borca itirazının kaldırılmasını talep ettiği, mahkemece yetkiye ve borca itirazın kaldırılmasına, takibin devamına, asıl alacağın % 20 si oranında icra tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verildiği görülmektedir. Somut olayda; borca itirazın borçlu vekili H....
Davacı vekili istinaf başvurusunda özetle; ihtarnameye 8 gün içinde itiraz edilmiş olmasının takip başlatılmasına engel olamayacağı gibi itiraz edilmemesinin de takibe yönelik itirazın incelenmesine engel olmaması gerektiği, ihtarnameye 8 gün içinde itiraz edilmemesinin hukuki sonuçları hakkında ihtarnamede bilgi yer almadığını, asıl borca yönelik itirazların incelenmediği gibi faize ve faiz oranına yönelik itirazlar yönünden de gerekçeli bir açıklama yapılmadığı, kredi sözleşmesi, ipotek akit tablosu ve hesap kat ihtarnamesi birlikte değerlendirilip asıl alacak ve faiz taleplerinin ihtarnameye uygunluğu denetlenerek, kat ihtarı tebliği ile kesinleşen alacak miktarı ile asıl alacak tutarına kredi sözleşmeleri, ipotek akit tablosu ve hesap kat içerikleri dikkate alınarak işlemiş ve işleyecek faiz yönünden bir bilirkişi incelemesi yaptırılması gerektiği halde hiçbir incelemeye gerek duymaksızın davanın reddedildiğini, kredi sözleşmesinde faiz oranı belirtilmediği halde takipte %45 faiz...
SAVUNMA Davalı tarafın cevap dilekçesi sunmadığı, duruşmaya iştirak etmediği ancak icra dosyasına sunduğu dilekçesinde; Alacaklı olduğunu iddia eden tarafa herhangi bir borcumuz bulunmadığı, Bu nedenle ödeme emrine, borca, takibe, faiz oranına, faize, işlemiş faize ve takibin tüm ferilerine açıkça itiraz edildiği, ayrıca iddia edilen borca ilişkin dayanak belge dosyaya sunulmadığı, ekinde herhangi bir dayanak belge tebliğ edilmediği, inceleme imkanı tanınmadığından belge / belgeler üzerinde bulunan imzaya ilişkin itiraz hakkımı saklı tutulduğu ifade edilerek, ödeme emrine, borca, borcun tamamına, takibe, faiz oranına, faize, işlemiş faize, harç, ----- ücretine , takibin tüm ferilerine itiraz edildiği anlaşılmıştır. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Dava, Elektrik ------------esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminat talebine ilişkindir. Davada taraf teşkili sağlanmış, dava yasal 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmıştır....
İtirazın iptali davasında takipten önce, takipten sonra ancak ödeme emrine itiraz süresi bitmeden yapılan ödemeler gözetilir. Ancak ödeme emrine itiraz süresinin geçmesinden sonra yapılan ödemeler ise dikkate alınmaz. Bu tür ödemeler kararın infazı sırasında icra müdürlüğünce dikkate alınıp borçtan mahsup edilmelidir. Aksi halde ödeme tarihleri itibariyle takip konusu alacağa faiz yürütülüp, ödemenin öncelikle faize mahsup edilmesinden sonra kalan alacak saptanarak hüküm kurulmalıdır. Bu şekilde yapılacak işlem sonucu bulunan meblağ üzerinden hüküm kurulması infazda tereddüt yaratır. Davacının davadan önce yapılan ödemeler yönünden tüm borç ödenip, infaz edilmediği sürece hukuki yararı bulunmaktadır. Mahkemenin bu yöne ilişkin gerekçesi yerinde olup, hükmün onanması gerekir. Sayın çoğunluğun aksi yöndeki görüş ve gerekçesine katılamıyorum....
Şti. arasındaki ticari ilişki sebebiyle davalıya ticari mal satıldığını ve ticari hizmet verildiğini, davalı borçlunun 5,349.83-TL vadesi gelmiş borcunu ödemediğini, bunun üzerine ... tarihinde .... İcra Müdürlüğünde ...sayılı dosyasında icra takibi başlatıldığını, yetki itirazı üzerine Antalya İcra Müdürlüğüne yetkisizlik kararı verildiğini, bunun üzerine takibin Antalya İcra Müdürlüğünün ... sayılı takip dosyası üzerinden devam ettiğini, davalının burada da borca, faize ve faiz oranına itiraz ettiğini, Arabuluculuk görüşmelerinde anlaşma sağlanamadığını, takibe itirazın iptali ile borçlunun itirazının kötü niyetli olduğu açık olduğundan davalı borçlunun alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere kötü niyet/icra inkar tazminatına mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME: Dava; ticari mal satım ilişkisine dayalı cari hesap borcunun ödenmemesi üzerine alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : İncelenen icra dosyası fotokopisi ve tüm dosya kapsamına göre; davacılar aleyhine 14/12/2017 keşide tarihli 1 adet çekten dolayı kambiyo senedine özgü takip başlatıldığı, davacıların takibin ve ödeme emrinin iptali istemiyle dava açtıkları, borca ve faize itiraz ettikleri, ayrıca çek tazminatından keşidecinin sorumlu olduğundan bahisle çek tazminatına yönelik itirazları ile birlikte çek aslının kasaya alınmadığından bahisle şikayette bulundukları görülmüş olup, her ne kadar ödeme emri davacıların vekili yerine asile tebliğ edilmiş ise de davacılar vekilinin borca yönelik itiraz ve takibe yönelik şikayete ilişkin süresi içinde davasını açtıklarından, takibin esasına yönelik itiraz ve şikayetlerini bildirdiklerinden bu nedenle ödeme emri tebliğ işleminin iptalinin bu aşamada gerekmediği, ayrıca borca yönelik itirazın İİK 169/a maddesi kapsamında kesin delille ispatlanamadığı, faize yönelik itirazla ile ilgili alınan hüküm kurmaya elverişli bilirkişi...
- K A R A R - Davacı vekili, müvekkili banka ile davalı arasında genel kredi taahhütnamesi imzalandığını ve davalıya kredi kullandırıldığını,kredi borcunun zamanında ödenmemesi üzerine hesabın kat edilerek davalıya önce ihtarname gönderildiğini,daha sonra Şişli 8.İcra Müdürlüğünün 2009/19849 esas sayılı dosyası ile icra takibine geçildiğini, kötüniyetli davalı tarafından icra takibinin sürüncemede bırakılması amacıyla borca, yetkiye, faize ve faiz oranına itiraz edildiğini belirterek itirazın iptalini, takibin devamına ve %40 oranında icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı, öncelikle ikamet adresinin Tuzla olduğunu ileri sürerek yetki itirazında bulunmuş, talep edilen miktar kadar borcun bulunmadığını, borcu faiz ve faiz oranını kabul etmediğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Sayılı dosyasının devam etmekte olup, dosyanın istinaf incelemesinde olduğunu, ödeme emrinde talep edilen işlemiş faiz tutarının fahiş olduğunu, ödeme emrinde talep edilen faizin türünün de belirtilmediğini, beyan ederek faize, bononun kambiyo vasfına ve takipten sonra zamanaşımı itirazlarının kabulü ile takibin/ödeme emrinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının vekili olduğunu ve işlerin vekili tarafından takip edildiğini, davacı tarafından genel mahkemede açılan menfi tespit davasının reddine rağmen icra hakimliğinde borca itiraz davası açılması hukuka aykırı olup iş bu borca itiraz davasının derdestlik nedeni ile reddi gerektiğini, ölü bir kişi aleyhine dava açılamayacağından davalı T9 yönünden davanın husumetten reddi gerektiğini beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından başlatılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takipte, borçlunun icra mahkemesine başvurusunda; takip dayanağı senedin zamanaşımına uğradığı, kambiyo vasıflarını taşımadığı, ödeme emrinin zorunlu unsurları içermediğini ileri sürerek borca, takibe, faiz ve tüm fer'ilerine itiraz ettiği, mahkemece istemin reddine karar verildiği görülmektedir. Yukarıda belirtildiği üzere borçlu diğer itirazlarının yanında borca, faize yönelik itirazını da bildirmiş olup, mahkemece bu hususta bir değerlendirme yapılmadığı görülmektedir....