174; 4 8121 0101 1509520.035.03-47 sicil numaralı işyerinde 76; 4 8121 0101 1509505.035.06-32 sicil numaralı işyerinde 13; 4 5629 0101 1551037.035.23-48 sicil numaralı Birliğine bağlı sağlık tesisleri işyerinde 29; 4 8121 0101 1509496.035.20-23 sicil numaralı işyerinde 33; 2 5629 0101 1450357.035.31-540 sicil numaralı işyerinde 8 ve 2 8121 0101 1205175.035.23-88 sicil numaralı işyerinde 1 olmak üzere 426 işçi çalıştığını, yetki tespitinde dikkate alınan işyeri ile aynı işkolunda olup işletme oluşturan bu işyerlerinin bir bütün olarak dikkate alınması gerektiğini, bu durumda 61 üyesi bulunan davalı Sendika’nın %40 çoğunluk olan 171 üye sayısına ulaşamadığından yetki tespitinin iptali gerektiğini, ayrıca üyeliklere ilişkin bilgilerin da celbi gerektiğini, davalı’nın tek taraflı düzenlendiği belgelere göre işlem yapılamayacağını iddia ederek davalı Bakanlığın 25.02.2016 tarih ve 71106642/103.02-4740 sayılı olumlu yetki tespitinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir....
ikinci ve üçüncü fıkralarına göre de yeni bir toplu iş sözleşmesi yetki süreci başlamış ise işkolu değişikliği tespitinin ancak bir sonraki dönem için geçerli olacağının düzenlendiğini, başlayan yetki sürecinden sonra işkolu değişikliği tespitinin dahi yapılmadığını ve buna ilişkin açılan bir davanın bile olmadığını, yetki başvuru tarihinden sonra işyerinin girdiği işkolunun “Taşımacılık” işkolundan “Genel işler” işkoluna kaydırılmasının başlamış yetki süreci bakımından geçerli olamayacağını ileri sürerek Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının 04.06.2015 tarihli olumsuz yetki tespitinin iptali ile davacı Sendikanın 1343453.034 sicil numaralı işyerinde çoğunluğu bulunduğunun tespitine ve toplu iş sözleşmesi için yetkili olduğunun tespitine karar verilmesini talep etmiştir....
Mahkemece, davacı şirketin aynı işkolunda başka işyerlerinin bulunduğu, bu nedenle işletme düzeyinde yetki tespiti yapılması gerektiği, aynı ihale kapsamında alınan tek işyeri bulunması halinde işyeri düzeyinde yetki tespiti yapılacağına dair düzenlemenin yönetmelik ile getirildiği, yasanın yönetmelik ile değiştirilmesinin mümkün olmadığı gerekçesi ile davanın kabulüne ve davalı Sendika lehine işyeri düzeyinde yapılan yetki tespitinin iptaline karar verilmiştir....
olduğu, bu durumda yetki tespitinin gerçekleştirilmesinin 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi yasasının 41/1. maddesinde ön görülmüş olan %50'den fazla sendikalı işçinin mevcut olması koşulunun gerçekleştiği ve bu tespite göre davalı Bakanlık tarafından gerçekleştirilen yetki tespitinin usul ve yasaya uygun olduğu anlaşılmakla, ilk derece mahkemesince delillerin değerlendirilmesi ve takdirinde bir isabetsizliğin bulunmadığı, verilen kararın usul ve yasaya uygun olduğu davacı vekilinin ileri sürmüş olduğu istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı, kamu düzenine aykırılık teşkil edecek bir durumun bulunmadığı anlaşılmakla, davacı vekilinin istinaf kanun yolu başvuru talebinin esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur....
Çalışma Genel Müdürlüğünce düzenlenen 10.09.2020 tarihli ve 2059592 sayılı olumlu yetki tespitine dair işlemin, yasal düzenlemelere ve fiili duruma uygun olmadığını, dava konusu yetki tespitinde nazara alınan işçilerin, davacı ... Mühendislik Elektrik İnşaat Turizm Sanayi Ticaret ... Şirketinin (... Mühendislik Şirketi) değil, davacı ... Mühendislik Şirketi ile bir başka firmanın oluşturduğu adi ortaklık bünyesinde çalışan işçiler olduğunu, davalı Sendikanın toplu ... sözleşmesi yapmaya yetkili olmadığını, yetki tespitinin işletme değil işyeri düzeyinde yapılması gerektiğini, işveren adi ortaklığının merkezinin ...'de bulunduğunu idari ve mali işlemlerin ... merkezli olarak yürütüldüğünü iddia ederek Bakanlığın 10.09.2020 tarihli ve 2059592 sayılı olumlu yetki tespitinin iptaline, davalı Sendikanın yetkili olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir. II. CEVAP 1....
Maddesi hükümlerinin; "Bir gerçek veya tüzel kişiye veya bir kamu kurum ve kuruluşuna ait aynı iş kolunda birden çok işyerinin bulunduğu işyerlerinde toplu iş sözleşmesi ancak işletme düzeyinde yapılabilir" şeklinde olduğunu, müvekkilinin, Sendikanın bağlı bulunduğu işkolunda birden fazla işyeri bulunduğundan yetki tespitinin bir işyeri için değil, tüm işyerleri esas alınarak işletme düzeyinde yapılması ve çoğunluğun da bu sayıya göre belirlenmesi gerektiğini, 6356 sayılı Yasa'nın "Yetki" başlıklı 41....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/662 Esas KARAR NO : 2021/883 DAVA : Kıymetli Evrak İptali (Çek İptali (Hasımsız)) DAVA TARİHİ : 28/09/2021 KARAR TARİHİ : 21/10/2021 Mahkememizde görülmekte olan kıymetli evrak iptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı asilin mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesiyle ; lehtarının kendisi olduğu, keşidecisinin ... olduğu, ... Bankası ... Şubesi'ne ait 30.09.2021 keşide tarihli ve 140.000 TL bedelli çeki kaybettiğini, bu nedenle çekin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Davacı asil ... tarafından 18.10.2021 tarihli davadan feragat edildiğine dair dilekçe sunulduğu, dilekçe üzerine muamele katibi tarafından kimlik tespitinin yapılmış olduğu görüldü. Davadan feragat HMK'nun 307 ve 309. maddelerin hükümleri gereğince uyuşmazlığı ve dolayısıyla davayı sona erdiren, davalı tarafın kabulünü gerektirmeyen ve kesin mahkeme hükmünün hukuksal sonuçlarını doğuran bir taraf işlemidir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/662 Esas KARAR NO : 2021/883 DAVA : Kıymetli Evrak İptali (Çek İptali (Hasımsız)) DAVA TARİHİ : 28/09/2021 KARAR TARİHİ : 21/10/2021 Mahkememizde görülmekte olan kıymetli evrak iptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı asilin mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesiyle ; lehtarının kendisi olduğu, keşidecisinin ... olduğu, ... Bankası ... Şubesi'ne ait 30.09.2021 keşide tarihli ve 140.000 TL bedelli çeki kaybettiğini, bu nedenle çekin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Davacı asil ... tarafından 18.10.2021 tarihli davadan feragat edildiğine dair dilekçe sunulduğu, dilekçe üzerine muamele katibi tarafından kimlik tespitinin yapılmış olduğu görüldü. Davadan feragat HMK'nun 307 ve 309. maddelerin hükümleri gereğince uyuşmazlığı ve dolayısıyla davayı sona erdiren, davalı tarafın kabulünü gerektirmeyen ve kesin mahkeme hükmünün hukuksal sonuçlarını doğuran bir taraf işlemidir....
red etme yetkisinin kanunen düzenlenmemiş olduğunu, Bakanlık mevcut durumda ancak yetki başvuru tarihi itibari ile yetkili olunduğunu ve mevcut itiraz davası sonuçlandığında yetki tespitinin gönderileceğini söyleyebileceğini, bunun dışında bir cevap vermesinin hukuken mümkün olmadığını, davalı Bakanlığın yasal dayanağı olmayan bir gerekçe ile müvekkili sendikanın yetki tespit başvurusunu reddettiğini belirterek, yerel mahkeme kararının kaldırılarak sendika başvuru tarihi olan 19 Temmuz 2019 tarihi itibariyle Çalışma Genel Müdürlüğü'nden müvekkili sendikanın yetkili olup olmadığı sorularak yetkili ise başvuru tarihi itibari ile yetki tespit yazısının düzenlenmesine ve yetki tespitinin kanuna göre tebliğe çıkarılmasını talep etmiştir....
belirterek ve dilekçesinde yazılı diğer sebeplerle yetki tespitinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir....