Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Sulh Hukuk Mahkemesi arasında oluşan yetki uyuşmazlığının merci tayini yoluyla giderilmesi talep edilmekle dosya kapsamı incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı T1 ve davalı T3 Taş. Hizm. A.Ş....

Mahkeme davayı iki ay içinde sonuçlandırır. (5) İtiraz, karar kesinleşinceye kadar yetki işlemlerini durdurur.” 5. 6356 sayılı Kanun’un "İşkolunun tespiti" kenar başlıklı 5 ... maddesinin ikinci fıkrası şöyledir: “... bir toplu ... sözleşmesi için yetki süreci başlamış ise işkolu değişikliği tespiti bir sonraki dönem için geçerli olur. İşkolu tespit talebi ve buna ilişkin açılan davalar, yetki işlemlerinde ve yetki tespit davalarında bekletici neden sayılmaz.” 6. 6356 sayılı Kanun’un 5 ... maddesinin ikinci fıkrasına dair madde gerekçesi de şöyledir: “... İşkolu tespit talebi ve buna ilişkin açılan davalar, yetki işlemlerinde ve yetki tespit davalarında bekletici neden sayılmayacaktır....

    İİK 285/3 maddesi uyarınca iflasa tabi olmayan gerçek kişi borçlular için konkordato talebi açısından yetkili mahkeme kişinin yerleşim yerindeki asliye ticaret mahkemesidir. Bu yetki kuralı kamu düzenine ilişkin olup kesindir. Yargılamanın her aşamasında resen nazara alınmalıdır. Bu sebeple borçlular .... .... ve .... ........hakkındaki konkordato talebinin kesin yetki dava şartı yokluğundan HMK nun 114/1ç ve 115/2 maddesi gereğince usulden reddine karar verilmiştir. Konkordato talebi hakkında kesin yetki kuralı nedeniyle yetkisiz mahkemece verilen ihtiyati tedbir kararları âkim kaldığından kesin yetki kuralı nedeniyle davanın usulden reddi kararıyla birlikte ara kararla verilen ihtiyati tedbir kararlarının da kaldırılması ve komiserlerin görevlerinin sonlandırılması gerekmiştir.(Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 25.11.2021 tarihli 2021/4808 Esas 2021/1790 Karar sayılı ilamı)....

      İİK 285/3 maddesi uyarınca iflasa tabi olmayan gerçek kişi borçlular için konkordato talebi açısından yetkili mahkeme kişinin yerleşim yerindeki asliye ticaret mahkemesidir. Bu yetki kuralı kamu düzenine ilişkin olup kesindir. Yargılamanın her aşamasında resen nazara alınmalıdır. Bu sebeple borçlular .... .... ve .... ........hakkındaki konkordato talebinin kesin yetki dava şartı yokluğundan HMK nun 114/1ç ve 115/2 maddesi gereğince usulden reddine karar verilmiştir. Konkordato talebi hakkında kesin yetki kuralı nedeniyle yetkisiz mahkemece verilen ihtiyati tedbir kararları âkim kaldığından kesin yetki kuralı nedeniyle davanın usulden reddi kararıyla birlikte ara kararla verilen ihtiyati tedbir kararlarının da kaldırılması ve komiserlerin görevlerinin sonlandırılması gerekmiştir.(Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 25.11.2021 tarihli 2021/4808 Esas 2021/1790 Karar sayılı ilamı)....

        Kararın davacı- karşı davalı kadın vekili tarafından; yoksulluk nafakası, maddi ve manevi tazminat miktarları yönünden, davalı- karşı davacı erkek vekili tarafından; yetki itirazı, reddi hakim talebi, her iki dava ve ferileri yönlerinden istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun ( 6100 sayılı Kanun) 36 ncı maddede sınırlı sayılı belirtilen hakimin reddi sebeplerinin oluşmadığı, 6100 sayılı Kanunun 41 inci maddesi gereğince ret talebinin geri çevrilmesine ilişkin mahkeme kararı usul, yasa ve dosya kapsamına uygun olduğu gerekçesiyle davalı- karşı davacı erkeğin hakimin reddinin geri çevrilmesine yönelik istinaf talebinin reddine , İlk Derece Mahkemesince yetki itirazının 6100 sayılı Kanunun 164 üncü maddeye göre değerlendirilmediği, usul hükümlerine göre inceleme yapılmadığı dikkate alınarak tarafların istinaf taleplerinin diğer yönler incelenmeksizin kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, yetki itirazının 6100 sayılı...

          Sulh Hukuk Mahkemesince takip edildiği, kısıtlı ya da vasinin yerleşim yeri değişikliğine izin talebi olmadan Osmaniye 2. Sulh Hukuk Mahkemesince kısıtlının adres değişikliğine izin verilmesine ve dosyanın Diyarbakır Nöbetçi Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verildiği, kısıtlı ya da vasinin yerleşim yeri değişikliğine izin talebi bulunmadığından vesayet dosyasının takibinde Osmaniye 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin yetkili olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. II. GEREKÇE A. Uyuşmazlık Uyuşmazlık, 4721 sayılı Kanun’un 405 inci maddesi uyarınca kısıtlanan kısıtlıya yeni vasi atanması istemine ilişkindir. B. İlgili Hukuk 1....

            Yerleşim yerinin değişmesi hâlinde yetki, yeni vesayet dairelerine geçer. Bu takdirde kısıtlama yeni yerleşim yerinde ilân olunur.” C. Değerlendirme Kısıtlının yerleşim yeri değişikliğine izin verilmesine ilişkin vesayet makamı olan Dursunbey Sulh Hukuk Mahkemesince 4721 sayılı Kanun’un 412 nci maddesinin birinci fıkrasına göre verilmiş bir izin kararı olmadığından vasinin talebi ile ilgili karar vermekte Dursunbey Sulh Hukuk Mahkemesi yetkilidir. III. KARAR Açıklanan sebeplerle; 6100 sayılı Kanun’un 21 ve 22 nci maddeleri ile 5235 sayılı Kanun’un 36 ncı maddesinin üçüncü fıkrası gereğince Dursunbey Sulh Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 13.03.2023 tarihinde oy birliğiyle kesin olarak karar verildi....

              Farklı bölge adliye mahkemelerinin yargı çevresinde kalan ilk derece mahkemeleri ile bölge adliye mahkemeleri arasındaki yetki ve görev uyuşmazlıklarının giderilmesi isteminin hukuki dayanağı, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 21 ve 22 nci maddeleri ile 5235 sayılı Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanun’un (5235 sayılı Kanun) 36 ncı maddesinin üçüncü fıkrasında yer alan düzenlemelerdir. 2. 4721 sayılı Kanun’un “Yerleşim yeri” başlıklı 19 uncu maddesinin birinci fıkrası şöyledir: “Yerleşim yeri bir kimsenin sürekli kalma niyetiyle oturduğu yerdir.” 3. 4721 sayılı Kanun’un “Vesayet işlerinde yetki” başlıklı 411 inci maddesi şöyledir: “Vesayet işlerinde yetki küçüğün veya kısıtlının yerleşim yerindeki vesayet dairelerine aittir.” 4. 4721 sayılı Kanun'un “Yerleşim yerinin değişmesi” başlıklı 412 nci maddesi şöyledir: “Vesayet makamının izni olmadıkça vesayet altındaki kişi yerleşim yerini değiştiremez...

                e de dava yöneltilerek taraf teşkili tamamlandıktan sonra bir karar verilmesi gerekirken, taraf teşkili tam olarak sağlanmadan davanın esasının karara bağlanması doğru görülmemiştir. 2-Borçlunun elbirliği halinde ortak olduğu taşınmazlarda borçlu ortağın alacaklısı İcra Hakimliğinden İcra İflas Kanununun 121. maddesine göre alacağı yetki belgesine dayanarak borçlunun ortağı olduğu taşınmaz için ortaklığın giderilmesi davası açabilir. Bunun için icra hakiminden yetki belgesi alınması zorunludur. İcra hakiminden yetki belgesi almadan doğrudan doğruya veya yetkisi olmayan icra müdürünün verdiği yetki belgesine dayanılarak dava açılması halinde dava hemen reddedilmeyip davacı tarafa icra hakiminden yetki belgesi almak üzere süre verilmelidir....

                  HMK'nun yetki sözleşmesini düzenleyen 17. maddesinde ise; "Tacirler veya kamu tüzel kişileri, aralarında doğmuş veya doğabilecek bir uyuşmazlık hakkında, bir veya birden fazla mahkemeyi sözleşmeyle yetkili kılabilirler. Taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça dava sadece sözleşmeyle belirlenen bu mahkemelerde açılır" düzenlemesine yer verilmiştir. Görüldüğü üzere, yetki sözleşmesi düzenleyebilecek şahıslar sadece tacirler veya kamu tüzel kişileri olarak belirlenmiştir. Somut olayda, takip konusu bonoda ... icra dairelerinin yetkili olduğuna dair yetki sözleşmesi yapılmış ve mahkemece tarafların tacir olduğu kabul edilerek bu yetki sözleşmesine dayanılarak karar verilmiş ise de; alacaklı yetkisiz .... İcra Müdürlüğü'nde takip başlatmış olup yetki sözleşmesinde gösterilen yerin yetkili olması hali ancak alacaklının yetki sözleşmesinde gösterilen yerde takip yapması halinde gözetilebilecek bir durumdur....

                    UYAP Entegrasyonu