Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

SONUÇ : 1-Hükmün (1) bendinin silinerek yerine "9.061,10 TL yersiz ödemenin her bir aylığın ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine" ibaresinin yazılmasına ve hükmün bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 10/02/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    alacak davasına dönüştürdüğü, mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporu doğrultusunda, davalı (karşı davacı) Kurum alacağının 01.03.1996 - 01.....2000 tarihleri arasındaki yersiz ödeme ve bunun dava tarihine kadar ki faizi, davacı (karşı davalının) alacağının 01.02.2004 - ....05.2006 tarihleri arasındaki aylık alacağı ve bunun dava tarihine kadar ki faizi olduğu kabulüyle, yapılan mahsuplaşmaya göre yazılı şekilde karar verildiği anlaşılmış ise de, söz konusu hüküm eksik araştırma ve incelemeye dayalıdır. 5510 sayılı Yasa’nın 96. maddesinde “Alacakların yersiz ödemelere mahsubu, en eski borçtan başlanarak borç aslına yapılır, kanunî faiz kalan borca uygulanır.” hükmüne yer verilmiş olup, taraflar arasındaki alacak verecek ilişkisinin bu madde kapsamında hesaplanması gerekirken, her bir tarafın alacağı faiziyle birlikte bulunduktan sonra mahsuplaşma yoluna gidilmesi bu kapsamda yerinde görülmemiştir....

      Davalı ....vekilinin cevap dilekçesinde özetle; manevi tazminat yönünden davanın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülmesi gerektiğini, ileri sürülen maddi vakıaları kabul etmediklerini ve zararın belirlenmesi için rapor düzenlenmesi gerektiğini, manevi tazminat talebinin yersiz ve tutarın fahiş olduğunu beyanla, davanın reddini talep ettiği anlaşılmıştır. Davalı .... vekilinin cevap dilekçesinde özetle: davacının belirsiz alacak davası açmakta hukuki yararının bulunmadığını, taleplerin zamanaşımına uğradığını, zararın davadan önce sigorta şirketi tarafından yapılan ödeme ile karşılandığını, ileri sürülen maddi vakıaları kabul etmediklerini ve zararın belirlenmesi için rapor düzenlenmesi gerektiğini, araç mahrumiyet zararı hakkındaki talebin yerinde olmadığını, manevi tazminat talebinin yersiz ve tutarın fahiş olduğunu beyanla, davanın reddini talep ettiği anlaşılmıştır....

        İş Mahkemesinden verilen 13.04.2016 tarih 2015/533 E., 2016/176 K. sayılı hükmün, temyizen incelenmesi davalı tarafından istenilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: 23.01.2017 tarihli Dairemiz kararı ile, yersiz aylık ve sağlık giderlerinin tahakkuk dönemleri ve miktarları kurumdan sorularak, celbi ile gönderilmesine karar verilmiştir. Geri çevirme kararı gereği gibi yerine getirilmemiştir. Toplam tahakkuk miktarlarını gösterir borç bildirim belgesi celp edilerek, dava dosyası dairemize gönderilmiştir. Davalı ... 'e, yeniden evlenme tarihi olan 02.03.2012 tarihinden sonra, yersiz aylık ödemesi olup olmadığı sorularak, icra takibine ve davaya konu yersiz aylık ödemelerini ve miktarlarını gösterir ödeme belgelerinin Kurumdan celbi ile gönderilmek üzere dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 24.04.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının almış olduğu geçici iş göremezlik raporları ile ilgili yapılan inceleme neticesinde davalıya 9.359,06 TL yersiz ödeme yapıldığının tespit edildiğini, yapılan yersiz ödemelerin yasal faizleri ile birlikte davalıdan istendiğini fakat herhangi bir ödemenin yapılmadığını ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere Kurum zararı olan toplam 9.359,06 TL yersiz ödemelerin 5510 sayılı Kanun'un 96/1- a maddesine göre ödeme tarihinden itibaren yasal faizleri ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalıya yersiz ödeme yapılmadığı gibi yapılmış olsa dahi bu durumun davalının kusurundan kaynaklanmadığını ayrıca zamanaşımı yönünden de davanın reddi gerektiğini ileri sürmüştür. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Davanın reddine karar verilmiştir....

          S O N U Ç : Hükmün 2.bendinde yer alan “ödeme tarihi olan 27.03.2012 tarihinden” ibaresinin silinerek, yerine, “ödeme tarihini izleyen ay başı olan 01.04.2012 tarihinden itibaren ” sözcüklerinin eklenmesine ve hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 17.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            ın hizmet günlerinin iptali sonucu emeklilik şartlarını yerine getirmediğinin denetmen raporuyla tespiti sonucu yersiz ödeme yapıldığının belirlendiğini, 46.239,12 TL yersiz ödeme aslı ve 11.972,31 TL takip tarihine kadar işlemiş faiz olmak üzere toplam 58.211,43 TL borç için icra takibi başlattıklarını, ancak davalının borca haksız ve yersiz olarak itiraz ettiğini, icranın durduğunu beyanla itirazın iptaline karar verilmesini istemiştir....

              "İçtihat Metni" Mahkemesi :İş Mahkemesi Rücuan tazminat davası ve yersiz ödemelerin tahsiline ilişkin birleşen davanın bozma ilamına uyulduktan sonra yapılan yargılaması sonunda; ilâmda yazılı nedenlerle davanın reddine, birleşen davanın kabulüne ilişkin hükmün süresi içinde temyizen incelenmesini tarafların avukatlarının istemesi ve birleşen davanın davalılarının avukatlarının duruşma talep etmesi üzerine, dosya incelenerek, işin duruşmaya tâbi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 26.04.2016 günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmiştir. Duruşma günü davalı ... adına Av. ..., davalı ... adına Av. ... ile karşı taraf adına ... geldiler. Duruşmaya başlandı. Hazır bulunanların açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek aynı günde, Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi....

                Oysa ki, davaya konu takip dosyasıyla, 01.01.1991-28.01.2008 tarihleri arası yersiz aylık alacak tutarı 17.726,88 TL olarak belirtilmiştir. Şu halde yapılması gereken iş; a)Davalı Kurum’un 31.05.2010 günlü yazısı ile, yersiz aylık alacak tutarı 17.535,55 TL olarak bildirilirken, aynı yazının eki aylık tablosunda, aynı dönem yersiz aylık alacak tutarının 18.105,13 TL olarak bildirilmesindeki çelişki davalı Kurum’dan sorularak giderilmeli; b) 01.01.1991-28.01.2008 tarihleri arası tüm aylıklara ilişkin yersiz ödeme miktarları, yukarıdaki çelişkinin giderilmesi suretiyle davalı Kurum’dan celbedilmeli; celbedilecek yersiz aylık tablosundan Kurum’un istirdata hakkı bulunduğu 28.02.1998-28.01.2008 tarihleri arası döneme ait yersiz aylık miktarları dikkate alınarak, yeniden alınacak faiz hesap raporu sonucuna göre karar verilmelidir....

                  Alacakların yersiz ödemelere mahsubu, en eski borçtan başlanarak borç aslına yapılır, kanunî faiz kalan borca uygulanır. Bu hüküm ilgili hak sahiplerinin muvafakat etmeleri kaydıyla, aynı dosyadan diğer bir hak sahibine yapılan yersiz ödemelere mahsubunda da uygulanacağı açıktır. “Yersiz ödemenin gelir ve aylıklardan kesilmesinde, kesintinin başlayacağı ödeme dönemi başı itibarıyla kanunî faizi ile birlikte hesaplanan borç tutarı, gelir ve aylıktan % 25 oranında kesilmek suretiyle uygulanır. ” hükmü ile sigortalıya yersiz olarak yapılan ödemelerin tahsili imkanı getirilmiş ise de, dava konusu alacağın davacılara yapılmış bir yersiz ödemeden kaynaklanmadığı, rucuan alacak olduğu açıktır. Bu durumda söz konusu alacağın 5510 sayılı Yasanın 96.maddesi gereğince !4 oranında davacı...’in malullük aylığından kesilerek tahsil edilmesinin mümkün bulunmamaktadır.Bu nedenle davacı...’in malullük aylıklarından yapılan 9.978,25 TL’nin davacıya yasal faizi ile birlikte iadesi gerekmektedir...'”...

                    UYAP Entegrasyonu