mahsup edileceği, alacakları yoksa genel hükümlere göre geri alınacağı, alacakların yersiz ödemelere mahsubunun, en eski borçtan başlanarak borç aslına yapılacağı, kanunî faizin kalan borca uygulanacağı, bu hüküm ilgili hak sahiplerinin muvafakat etmeleri kaydıyla, aynı dosyadan diğer bir hak sahibine yapılan yersiz ödemelere mahsubunda da uygulanacağı, yersiz ödemenin gelir ve aylıklardan kesilmesinde, kesintinin başlayacağı ödeme dönemi başı itibarıyla kanunî faizi ile birlikte hesaplanan borç tutarı, gelir ve aylıktan % 25 oranında kesilmek suretiyle uygulanacağı, yersiz ödemelerin tespiti ile geri alınmasına ve bu maddenin uygulanmasına ilişkin usûl ve esasların, Kurum tarafından çıkarılacak yönetmelikle düzenleneceği bildirilmiş bu şekilde” kurumca yersiz ödemelerin geri alınmasına ilişkin esas ve usuller belirlenmiştir....
İdare Mahkemesi 2013/1305 E 2014/145 K sayılı kararı ile davacının fazla ödemenin iadesi talebine ilişkin idari işlemin iptali amacıyla açtığı davanın reddedilerek kararın kesinleştiği, davalının davacı bünyesinde çalışmaya atanmadan önce görev yaptığı kurumda çalışırken maaşına ek olarak %33 oranı üzerinden ek ödeme aldığı, davacı tarafından %68 oranı üzerinden fazla ödeme yapıldığı, kurumdan geçiş sonrası davalının aynı tutarda maaş ve ek ödeme alması gerekmesine rağmen fazladan ödeme yapılmasının davalı tarafından kolayca fark edilebileceği, fazla ve yersiz ödemenin davacı tarafından her zaman davalıdan talep edilebileceği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.Dava, idare tarafından yapılan yersiz ek ödemenin tahsili amacıyla başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptaline ilişkindir.Somut olayda; kesinleşen ...1....
Somut davada, davacı idare, davalıya hatalı yapılan ödeme tarihinde zarara uğramıştır, faiz başlangıcı da davalıya yapılan ödeme tarihi olmalıdır. Dosyadaki bilgi ve belgelerden; davacı vekilinin de dava dilekçesinde, tazminatın ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsili isteminde bulunduğu anlaşılmakta olup davacının mal varlığındaki eksilme ödeme tarihinde gerçekleştiğine ve istem de bu şekilde olduğuna göre bu paraya ödeme günüden itibaren faiz yürütülmesi gerekir. Mahkemece, dava tarihinden itibaren faize hükmedilmesine dair verilen karar usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekirse de belirlenen bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438/7 maddesi gereğince kararın düzeltilerek onanması uygun görülmüştür....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/1280 KARAR NO : 2022/23 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : IĞDIR 1.ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 24/06/2021 NUMARASI : 2020/207 ESAS - 2021/406 KARAR DAVA KONUSU : Tazminat KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, 5233 sayılı Terör ve Terörle Mücadeleden Doğan Zararların Karşılanması Hakkında Kanun uyarınca davalıya ev ve ahırı için 7.400,00- TL ödeme yapılmış ise de yapılan araştırma sonucu ödemenin tamamen yersiz olduğu ileri sürülerek 7.400,00- TL tazminatın ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Zırhlı Tugay Komutanlığındaki yedek subay görevinden terhis olduğunu, davalının İdare'nin sehven yaptığı ödemeleri kötü niyetli olarak bildirmediği ve iade etmediğini, davalıya yersiz ve fazla ödenen tutarların Mayıs 2016- Ağustos 2017 ayları arasını kapsamakla birlikte toplam 16 ay olduğunu, işbu yersiz ödenen maaşların kademeli faizleri ile öncelikle kurumdan işlem dosyasının istenerek bilirkişi marifetiyle hesaplanması ve taraflarınca yersiz ödenen 71.819,84 TL'nin davalıdan tahsilini talep ettiklerini, bu amaçla davalıya 26.09.2017 tarihinde Kara Kuvvetleri Komutanlığı'nca yersiz ödemeden dolayı ödeme yazısının gönderildiğini, bu yazıya rağmen davalı tarafından borcu bulunmasına rağmen ödeme yapılmadığı gibi başvurunun da yapılmadığını, davalının kendisine yersiz ödeme yapıldığını bildiğini, zira bu denli büyük ve süregelen yersiz bir ödemenin bilinmediğinin iddia edilemeyeceğinden davalının kötü niyetli konumda olduğunu, iade borcunun da haksız ve kötü niyetli olarak taşınırı elinde...
İdare Mahkemesi tarafından dava açıldığını, yapılan yargılama sonucunda Mahkeme tarafından 2017/1786 esas ve 2017/1519 sayılı kararı ile dava incelenmeksizin reddedildiğini, anılan karar sonrasında istinaf sürecinin başlatıldığını, istinaf sürecinin de reddedildiğini, istinaf kararına müteakip fazla ve yersiz ödenen tazminat için davalı personele tebligat çıkarıldığını, davalı tarafın ödemesi gereken 29 taksitinin olmasına rağmen ödeme yapmaması üzerine yasal takip başlatıldığını ancak davalının Van 1. İcra Müdürlüğünün 2019/6342 esas sayılı takip dosyasına itiraz ettiğini, yapılan bu itirazın yersiz olduğunu, itirazın reddi ile icranın devamına ve takip konusu alacağın%20 sinden aşağı olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir....
Önceki bozma ilamında “Yukarıdaki açıklamalar ışığı altında inceleme konusu davada, Mahkemece, Sulh Hukuk Mahkemesi ile idari yargıda açılan davaların hangi tarihlerde kesinleştiği araştırılarak süresinde dava açılıp açılmadığı tespit edilmeli, davaya konu olan dönemler belirlenerek, yani ödeme emri gönderilmeden gerçekleştirilen yersiz hacze ilişkin dönemlerin ... tespit edilerek haciz tarihinden itibaren haczin kaldırılması isteminin değerlendirilmesi suretiyle yersiz haczin kaldırılması ... bu açıklamalar doğrultusunda davacının sorumluluğunun bulunup bulunmadığının tespiti gerekirken, hatalı değerlendirme sonucu, yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.” şeklinde detaylı ve yol gösterici açıklama yapılarak karar bozulmuştur....
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı idare vekili; davalı şirkete yersiz ödenen kamulaştırma bedelinin tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevabında; zamanaşımı def'inde ve kesin hüküm itirazında bulunmuş; esasa ilişkin de, yersiz açılan davanın reddini istemiştir. Mahkemece; davacı K.. M.. yönünden, davanın hukuki yarar yokluğundan reddine; asli müdahil davacının, 2.249,706 TL'lik tazminat talebinin hukuki yarar bulunmadığından reddine, asli müdahil davacının, 1.250.404,51 TL tazminat talebinin ise kabulü ile; davalıya yapılan tescilin yolsuz tescil olduğu yönünde karar verildiğinden (ödeme yapıldığı tarih itibariyle sebepsiz zenginleştiği gerekçe gösterilerek) ödeme gününden işleyecek yasal faiziyle birlikte tahsiline karar verilmiştir. Hükmü, taraf vekilleri süresinde temyiz etmişlerdir....
nin müvekkile yapmış olduğu tazminat ödemelerini sanki müvekkil tekrar işe başlamış gibi evrak düzenleyerek sigorta bildiriminde bulunulduğunu, oysa müvekkilin fiili çalışmasının olmadığını, fakat SGK'nın sanki müvekkil emekli olduktan sonra tekrar işe giriş yapmış gibi müvekkile borç çıkardığını, bu işleme karşı dava açtıklarını, davanın derdest olduğunu, bu defa da müvekkilin almış olduğu iş kaybı tazminatı nedeniyle 33.653,84 TL yersiz ödeme başlıklı borç çıkarıldığını, müvekkilin almış olduğu yaşlılık aylığından ise 1.179,00TL yersiz ödeme başlıklı borç çıkarıldığını, kuruma itiraz edildiğini ancak itirazın uygun bulunmadığını, iş kaybı tazminatının yaşlılık aylığına engel bir durum oluşturmadığını, Anayasa Mahkemesi tarafından Özeleştirme Yasasının 21. Md....
tarafından, davalı ... aleyhine 30/01/2014 gününde verilen dilekçe ile yersiz ödeme nedeni ile maddi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 14/12/2017 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA 02/10/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....