WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile, davacı yararına hükmedilen 200,00 TL tedbir nafakasının karar tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 400,00 TL ye çıkartılmasına hükmedilen tedbir nafakasının karar kesinleşinceye kadar devamına, karar kesinleşmesinden sonra aylık 400,00 TL yardım nafakasının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin taleplerin reddine karar verilmiş, hüküm süresi içinde taraflar vekillerince temyiz edilmiştir. 1)Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı vekilinin tüm, davacı vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir. 2)Somut olayda, hükmedilen yardım nafakasının başlangıç tarihi karar tarihinden itibaren olarak belirlenmiştir. 28/11/1956 tarih ve 15 E.-15 K.sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararına göre nafaka ve nafakanın artırılması davaları kanundan doğan bir alacağın tespiti ve tahsili niteliğinde olup, davanın açıldığı...

    İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; davacı T1'ın aylık 800 TL yardım nafakasının davalıdan alınarak adı geçen davacıya verilmesine, müşterek çocuk Demir yararına aylık 150 TL iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 400 TL daha artırılmasına, bu şekilde aylık 550 TL iştirak nafakasının davalıdan alınarak adı geçen davacıya verilmesine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf dilekçesi ile; tarafların sosyal ve ekonomik durumlarına nazaran takdir edilen nafakaların yüksek olduğunu, davacılardan Sıla için daha önce takdir edilen ve onsekiz yaşını doldurmasıyla ortadan kalkması gereken iştirak nafakasının tahsiline devamı olduğunu belirterek istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Davacı vekili istinaf dilekçesi ile; takdir edilen nafakaların yetersiz olduğunu belirterek istinaf kanun yoluna başvurmuştur....

    AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 02/10/2014 NUMARASI : 2014/72-2014/514 Taraflar arasındaki iştirak nafakasının artırılması, birleşen davada yardım nafakasına hükmedilmesi, yine birleşen davada iştirak nafakasının kaldırılması davalarının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne, yardım nafakasına ilişkin birleşen davanın kısmen kabulüne, birleşen iştirak nafakasının kaldırılmasına ilişkin davanın husumetten reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı (birleşen davacı) R.....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından; yardım nafakasının miktarı ve birikmiş iştirak nafakasının ödenmesi talebinin reddi yünden, davalı tarafından ise, yardım nafakasının miktarı ve davacının murisinden kalan alacak talebinin kabulü yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, adli müzaharetten yararlanması sebebiyle başlangıçta alınmayan aşağıda yazılı onama harcının ve temyiz başvuru harcının davacıdan alınmasına, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davalıya yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 136.00 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca...

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasında iştirak nafakasının arttırılması ve yardım nafakası davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne, yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dava, iştirak nafakasının artırılması ve yardım nafakası talebine ilişkindir. Davalı cevap dilekçesi sunmamıştır. Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile, davacı ... için 300.-TL yardım nafakasının, müşterek çocuk ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2008/378 Esas- 2008/ 384 Karar sayılı ilamı ile bağlanmış olan 100.-TL iştirak nafakasının 150.-TL artırılarak aylık 250....

          Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacılar vekili dilekçesinde; davalının müvekkillerinin anneleri olduğunu, 2008 yılında lehine yardım nafakasına hükmedildiğini, davalının emekli maaşı aldığını, tapulu taşınmazlarının bulunduğunu, maddi durumunun iyi olduğunu, sorumsuzca ve keyfi para harcadığını, davalıya ödedikleri yardım nafakası ile müvekkillerinin mağdur olduklarını nafakanın kaldırılmasını talep etmiştir.Mahkemece, davalının 720 TL emekli maaşı alması, üzerine kayıtlı tapulu taşınmazlarının bulunması ve ... AŞ'de 148 adet hissesinin bulunması gerekçe gösterilerek yardım nafakasının kaldırılmasına karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. TMK'nun 364. maddesine göre; “Herkes yardım etmediği takdirde yoksulluğa düşecek olan üstsoyu ve altsoyu ile kardeşlerine nafaka vermekle yükümlüdür.”...

            Hükmedilecek yardım nafakasının miktarı yalnızca söz konusu sıkıntılı durumu önlemelidir. Yoksa, yardım nafakası yoluyla nafaka isteyenin geçiminin ve her türlü gereksinmelerinin sağlanması ve somut olayda olduğu gibi bir zenginleşme aracı olarak kullanılması söz konusu değildir. Zira mevcut ekonomik ve sosyal durumda davacının yoksulluk içinde olduğu kabul edilemez. Bütün bu yönler göz önünde tutulmadan yardım nafakasının amacını aşar bir yorumla davacı lehine yardım nafakasına karar verilmesi usul ve kanuna aykırıdır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın davalılar lehine BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK'nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK'nun 440. maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 06.07.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              (YHGK 11.4.2007, E. 2007/12-179, K. 2007/198), (YHGK 19.1.1974; YHGK 1.5.1991) Somut olayda, davacı dava dilekçesinde; kendisi için 500,00 TL, müşterek çocuk... için 500 TL tedbir nafakasının davalıdan tahsilini talep etmiş, mahkemece hükmün 1 numaralı bendinde yardım nafakasının tahsiline karar verilmiştir. Mahkemece, talep yardım nafakası olarak isimlendirilmiştir. Eldeki davada talep edilen nafaka, dava dilekçesinin içeriğine göre, tedbir nafakasının tahsiline ilişkin dava mahiyetindedir. Mahkemece nafaka türünün yanlış nitelendirmesi talebin esasını değiştirmez. O halde, mahkemece; davanın tedbir nafakası olarak nitelendirilmesi gerekirken, yardım nafakası olarak nitelendirilmesi ve yazılı şekilde hüküm tesis edilmiş olması doğru görülmemiştir....

                Davacı taraf, davalı adına hükmedilen yardım nafakasının kaldırılmasını talep etmiştir. Dosya kapsamından, davalı lehine hükmedilen yardım nafakasının kaldırılması talep edilip kabul edilen yardım nafakası miktarının bir yıllık toplam tutarının 300x12=3.600 TL olduğu, kararı davalı istinaf ettiğinden kararın kabul edilen kısım itibariyle Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 341/2. maddesi gereğince miktar itibariyle kesin nitelikte oluğu, bu durumda davalının istinaf başvurusunun miktar itibariyle reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılmış, bu doğrultuda aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....

                Davalının davacı lehine hükmolunan yardım nafakasının miktarına yönelik istinaf talebinin incelenmesine gelince; İlk hükümde davacı yararına hükmedilen yardım nafakası davacı tarafından istinaf edilmemiş, böylelikle ilk hükümdeki 1.000 TL’lik yardım nafakası miktarı davalı anne bakımından usuli kazanılmış hak oluşturmuştur. Bu husus gözetilmeden, ikinci kararda ilk hükümde belirlenen miktar aşılarak davacı yararına 1.300 TL yardım nafakasına hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı olduğundan, davalı tarafın bu hususa değinen istinaf talebinin Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1- b-2 maddesi gereğince kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının hüküm fıkrasının tamamının kaldırılmasına, davacı yararına 1.000 TL yardım nafakasına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

                UYAP Entegrasyonu