Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece; davanın kısmen kabulüne; aylık 500.00.- TL yardım nafakasının karar tarihinden itibaren davalıdan alınmasına karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir . 1 -Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir. 2 - Mahkemece oluşturulan hükümde yardım nafakasının karar tarihinden itibaren ödeneceği belirtilmiştir. 28/11/1956 tarih ve 15 E.-15 K. sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararına göre nafaka ve nafakanın artırılması davaları kanundan doğan bir alacağın tespiti ve tahsili niteliğinde olup, davanın açıldığı tarihten itibaren hüküm ifade eder. Buna göre, yardım nafakasının ödenmesine dava tarihinden itibaren hükmetmek gerekirken; karar tarihinden itibaren ödenmesine karar verilmesi usul ve yasaya uygun bulunmamıştır....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Nafaka Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Uyuşmazlık ve hüküm asıl dava yönünden yardım nafakasının artırılması, karşı dava yönünden yardım nafakasının kaldırılması istemine ilişkin olup, inceleme görevi Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 01.03.2018 tarihinde yürürlüğe giren 09.02.2018 tarih 2018/1 sayılı iş bölümü kararı gereğince Yargıtay 3. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Yukarıda belirtilen sebeple dosyanın görevli Yargıtay 3. Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen yardım nafakasının kaldırılması-yardım nafakasının artırılması davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı-karşı davalı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 24.09.2014 günü oybirliğiyle karar verildi....

        Yardım nafakasına karar verilebilmesi için nafaka isteyenin yardım edilmemesi halinde yoksulluğa düşeceğinin anlaşılması gerekmektedir. Yoksulluğa düşme terimi açıkça çok sıkıntılı bir durumu ve ağır ekonomik koşulları ifade eder. Hükmedilecek yardım nafakasının miktarı yalnızca söz konusu sıkıntılı durumu önlemelidir. Yoksa, yardım nafakası yoluyla nafaka isteyenin geçiminin ve her türlü gereksinmelerinin sağlanması veya bir zenginleşme aracı olarak kullanılması söz konusu değildir. Eğitimine devam etmekte olan kişi kendi emek ve geliriyle yaşamını sürdürmekten yoksun ise, ana babasından öğrenimini tamamlayıncaya kadar yardım nafakası isteyebilir. Ne var ki, bunu vermekle yükümlü tutulacak kişilerin geçim sıkıntısına düşürülmemesi asıldır. Dosyanın incelenmesinden; davacının dava açıldığı tarihte lise öğrencisi olup, herhangi bir gelirinin olmadığı, davalının ise; asgari ücretle çalıştığı görülmüştür....

        YARGILAMA SÜRECİ : Dava konusu istem: Davacı şirket adına ortaklarına bedelsiz finansman hizmeti sunmak suretiyle ilgili dönem kurumlar vergisi matrahını eksik tespit ve beyan ettiğinden bahisle hazırlanan vergi inceleme raporu uyarınca 2012 yılına ilişkin zarar azaltımı işleminin iptali istenilmiştir. İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Vergi Mahkemesince verilen kararda; aynı vergi inceleme raporuna dayanılarak yapılan 2010 yılına ilişkin zarar azaltımı işleminin iptali istemiyle açılan davada … Vergi Mahkemesi tarafından E:…, K:… sayılı karar ile davanın kabulüne karar verilmesi ile 2010 yılına ilişkin zarar azaltımı işlemi iptal edildiğinden, 2011 döneminden de sonraki döneme devreden kurumlar vergisi tutarının yeniden düzenlenmesi gerektiği anlaşıldığından dava konusu 2012 yılına ilişkin zarar azaltımı işleminde hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir....

          Yardım nafakasına karar verilebilmesi için nafaka isteyenin yardım edilmemesi halinde zarurete düşeceğinin anlaşılması gerekmektedir. Zarurete düşme terimi çok sıkıntılı bir durumu ve ekonomik şartları ifade eder. Hükmedilecek yardım nafakasının miktarı yalnızca söz konusu sıkıntılı durumu önlemeye matuftur. Yardım nafakası yoluyla nafaka isteyenin geçiminin ve her türlü gereksinimlerinin sağlanması gerekmez. Eğitimine devam eden reşit birey kendi emek ve geliriyle yaşamını sürdürmekten yoksun ise ana babasından öğrenimini tamamlayıncaya kadar yardım nafakası isteyebilir. Ne var ki; bunu vermekle yükümlü tutulacak kişilerin geçim sıkıntısına düşürülmemesi asıldır....

          AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 10/11/2022 NUMARASI : 2022/446 ESAS 2022/507 KARAR DAVA KONUSU : Nafaka (Yardım Nafakası) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin anne ve babasının boşandıklarını müvekkilinin Aksaray Üniversitesi Sosyal Bilimler Yüksek Okulunda öğrenci olduğunu, reşit olduğunu iştirak nafakasının kesildiğini belirterek aylık 3000 TL yardım nafakasının davalıdan tahsiline nafakaya TEFE TÜFE oranında artırım tatbik edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

          Yardım nafakasına karar verilebilmesi için nafaka isteyenin yardım edilmemesi halinde zarurete düşeceğinin anlaşılması gerekmektedir. Zarurete düşme terimi çok sıkıntılı bir durumu ve ekonomik şartları ifade eder. Hükmedilecek yardım nafakasının miktarı yalnızca sözkonusu sıkıntılı durumu önlemeye matuftur. Yardım nafakası yoluyla nafaka isteyenin geçiminin ve her türlü gereksinmelerinin sağlanması gerekmez. Eğitimine devam eden reşit birey kendi emek ve geliriyle yaşamını sürdürmekten yoksun ise ana babasından öğrenimini tamamlayıncaya kadar yardım nafakası isteyebilir. Belirlenen nafakanın; davacının geçinmesi için yeterli, nafaka yükümlüsünün geliriyle orantılı olacak ve diğer ebeveynin de davacının masraflara katlanma yükümlüğü kapsamında Medeni Kanun'un 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi de gözetilerek takdir edilmesi gerekir. Somut olayda dosyadaki bilgi ve belgelerden; tarafların baba kız oldukları; davacının .......

            Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile, davacı yararına hükmedilen 200,00 TL tedbir nafakasının karar tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 400,00 TL ye çıkartılmasına hükmedilen tedbir nafakasının karar kesinleşinceye kadar devamına, karar kesinleşmesinden sonra aylık 400,00 TL yardım nafakasının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin taleplerin reddine karar verilmiş, hüküm süresi içinde taraflar vekillerince temyiz edilmiştir. 1)Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı vekilinin tüm, davacı vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir. 2)Somut olayda, hükmedilen yardım nafakasının başlangıç tarihi karar tarihinden itibaren olarak belirlenmiştir. 28/11/1956 tarih ve 15 E.-15 K.sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararına göre nafaka ve nafakanın artırılması davaları kanundan doğan bir alacağın tespiti ve tahsili niteliğinde olup, davanın açıldığı...

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından; yardım nafakasının miktarı ve birikmiş iştirak nafakasının ödenmesi talebinin reddi yünden, davalı tarafından ise, yardım nafakasının miktarı ve davacının murisinden kalan alacak talebinin kabulü yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, adli müzaharetten yararlanması sebebiyle başlangıçta alınmayan aşağıda yazılı onama harcının ve temyiz başvuru harcının davacıdan alınmasına, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davalıya yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 136.00 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca...

                UYAP Entegrasyonu