Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

aylık 1.000 TL yardım nafakasının dosya kapsamına, hakkaniyete ve nafaka alacaklısının ihtiyaçlarına uygun olduğu değerlendirilerek, davacının istinaf başvurusunun kabulü ile, anılan miktar yardım nafakası olarak belirlenmiş ve aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir....

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, dava tarihi olan 28/01/2020'den itibaren davacı lehine aylık 850 TL yardım nafakasının icra aşamasında tahsilde tekerrüre neden olmayacak şekilde davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, belirlenen yardım nafakasının her yıl TÜİK'çe belirlenecek olan TÜFE oranında arttırılmasına karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı istinaf dilekçesinde; davanın kabulü yönünden, yerel mahkeme kararının kaldırılarak, davanın reddine karar verilmesi, mahkemenin aksi kanaatte olması halinde yardım nafakasının düşürülmesine karar verilmesi istemi ile istinaf kanun yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : HMK'nın 355 maddeye göre resen gözetilecek kamu düzenine aykırılık halleri dışında istinaf incelemesi istinaf dilekçesinde belirtilen hallerle sınırlı olarak yapılır. Dava; yardım nafakası istemine ilişkindir....

Sınıf öğrencisi olduğunu, eğitimi döneminde apart dairesinde kaldığını, yurt çıkmadığını, ayrıca ulaşım giyim, gıda sosyal aktivite, özel giderlerinin olduğunu, öğrenci olduğu için çalışamadığını, bu nedenlerle aylık giderlerinin en az yarısını babasının yardım nafakası olarak ödemesini, davasının kabulü ile aylık en az 1500TL yardım nafakasının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, karar verilmesini talep ve dava etmiştir. CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin Antalya 12....

Aile Mahkemesi'nin 2009/936 Esas, 2010/559 Karar sayılı ilamı ile davalı lehine hükmedilen yardım nafakasının aylık 300,00 TL'ye yükseltilmesine ve her yıl TÜİK tarafından belirlenen TÜFE oranda artırılmasına karar verildiği,bu nedenle kararın davalı lehine hükmedilen yardım nafakasının karar tarihi itibariyle ulaştığı miktar itibariyle kesinlik sınırının üzerinde kaldığı, davalının halen öğrenimine devam ettiği, herhangi bir gelirinin bulunmadığı, davacı babadan yardım nafakası talep etme hakkı bulunduğu, yardım nafakasının kaldırılmasına ilişkin yasal koşulların oluşmadığı anlaşıldığından ilk derece mahkemesinin davanın reddine ilişkin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığından davacının istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin aşağıdaki şekilde karar verilmesi gerekmiştir....

Aile Mahkemesi'nin 2009/936 Esas, 2010/559 Karar sayılı ilamı ile davalı lehine hükmedilen yardım nafakasının aylık 300,00 TL'ye yükseltilmesine ve her yıl TÜİK tarafından belirlenen TÜFE oranda artırılmasına karar verildiği,bu nedenle kararın davalı lehine hükmedilen yardım nafakasının karar tarihi itibariyle ulaştığı miktar itibariyle kesinlik sınırının üzerinde kaldığı, davalının halen öğrenimine devam ettiği, herhangi bir gelirinin bulunmadığı, davacı babadan yardım nafakası talep etme hakkı bulunduğu, yardım nafakasının kaldırılmasına ilişkin yasal koşulların oluşmadığı anlaşıldığından ilk derece mahkemesinin davanın reddine ilişkin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığından davacının istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin aşağıdaki şekilde karar verilmesi gerekmiştir....

Bu haliyle davalının, davacı Ülkünur'a yardım nafakası verilmesi ve miktarına yönelik istinaf talebinin reddine, nafaka süresine yönelik istinaf talebinin kısmen kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının 2.bendinin kaldırılmasına, davacı T3 için dava tarihi olan 09.12.2019 tarihinden 20.11.2020 tarihine kadar geçerli olmak üzere aylık 500,00 TL yardım nafakasının davalıdan alınarak davacı T3'na verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

Hükmedilecek yardım nafakasının miktarı yalnızca söz konusu sıkıntılı durumu önlemeye matuftur. Yardım nafakası yoluyla nafaka isteyenin geçiminin ve her türlü gereksinimlerinin sağlanması gerekmez. Yardım nafakası, aile bireylerini yoksulluk ve düşkünlükten kurtarmaya ilişkin bir nevi sosyal yardımlaşma olup, ahlak kuralları ile geleneklerin zorunlu kıldığı bir ödevdir. Yardım nafakası isteyenin kusuru ile yardıma muhtaç duruma düşmüş olması, yükümlüyü borcundan kurtarmamaktadır. Aile bağlarının herhangi bir nedenle zayıflamış olması da yükümlülüğü ortadan kaldıran bir neden olarak düzenlenmemiştir. Bu nedenlerle kanun koyucu, yardım nafakasını kişinin ve toplumun vicdanına bırakmamış, kanuni bir ödev olarak düzenlemiştir. Eğitimine devam eden reşit birey kendi emek ve geliriyle yaşamını sürdürmekten yoksun ise, ana-babasından öğrenimini tamamlayıncaya kadar yardım nafakası isteyebilir. Ne var ki; bunu vermekle yükümlü tutulacak kişilerin geçim sıkıntısına düşürülmemesi asıldır....

Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Yardım Nafakasının Kaldırılması-Yardım Nafakası Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı dava dilekçesinde; davalı kızına ödediği aylık 450,00 TL yardım nafakasının kaldırılmasını, kendisine aylık 500,00 TL yardım nafakasına hükmedilmesini talep etmiş, ilk derece mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir. Karar davacı tarafından istinaf edilmiş, bölge adliye mahkemesince istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiş, karar davacı tarafından temyiz edilmiştir....

    Asıl dava yardım nafakası, birleşen dava önceden hükmedilen iştirak nafakasının artırılması taleplerine ilişkindir.( TMK m. 182, 326 ila 331 ve 364 m.leri) TMK'nun 364. maddesinde yardım nafakası yükümlüleri, 365. maddesinde ise dava hakkı ve koşulları belirlenmiştir. Buna göre yardım edilmediği takdirde yoksulluğa düşecek alt soy, üst soy ve kardeşler diğerinden yardım nafakası talep edebilir....

    Aile Mahkemesi'nin 2016/235 Esas-547 karar sayılı ilamı ile nafakanın 220,00 TL'ye yükseltildiğini, davalının ekonomik durumunun tam olarak bilinmediğini ancak üzerine kayıtlı taşınmaz ve aracının bulunduğunu, kira ödemediğini, emekli maaş miktarının SGK'dan sorulması gerektiğini ileri sürerek müvekkili lehine hükmedilen aylık 220,00 TL yardım nafakasının dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 1000,00 TL'ye yükseltilmesini ve ekonomik olarak yoksulluk içinde olan müvekkili lehine adli yardım kararı verilmesini istemiştir. Davalı cevap dilekçesinde özetle; İzmir 12. Aile Mahkemesi'nin 2014/221 Esas-313 Karar sayılı dava dosyası ve İzmir 9....

    UYAP Entegrasyonu