Dava dilekçesinde dava değerinin 500 TL olduğunu beyan ederek yoksulluk nafakasının kaldırılması ile intifa hakkının kaldırılması olarak iki ayrı talebi yönünden maktu miktarda peşin tek harç yatırmıştır. Davacının talebi yoksulluk nafakasının kaldırılması yönünden nispi peşin harca tabidir. Kaldırılması istenen yoksulluk nafakasının bir yıllık miktarı üzerinden nispi peşin harç eksikliği tamamlanmadan davanın esası hakkında karar verilemez. Mahkemece Harçlar Kanunu 30-32. maddelerinde gösterilen usul uygulanarak, eksik olan nispi peşin harç tamamlattırılmadan, yargılamaya devam edilerek yoksulluk nafakası hakkında yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir....
Kaldırılması talep edilen yoksulluk nafakasının yıllık tutarı üzerinden hesaplanacak nispi harç alınmadan (Harçlar Kanunu m. 30-32) davaya devam edilmesi doğru olmamıştır. O halde, mahkemece, temyiz sınırlaması da dikkate alınarak, davacıya "Yoksulluk nafakanın kaldırılması" yönündeki talebiyle ilgili nispi harcın tamamlattırılması ve sonucu itibariyle karar verilmesi gerekirken, eksik harçla yargılamaya devam olunarak münhasıran yoksulluk nafakasının kaldırılması talebi hakkında yazılı olduğu şekilde karar verilmesi usul ve kanuna aykırıdır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple yoksulluk nafakasının kaldırılması talebi yönünden BOZULMASINA, bozma sebebine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 02.05.2017(Salı)...
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Yoksulluk Nafakasının Kaldırılması veya Azaltılması-İstirdat/Yoksulluk Nafakasının Artırımı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı kadın tarafından yoksulluk nafakasının kaldırılması yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Kaldırılmasına karar verilen yoksulluk nafakasının yıllık toplam miktarı 4.800 TL olup karar tarihindeki kesinlik sınırı 78.630 TL'yi aşmadığından Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 362/1-a maddesi gereğince temyiz sınırının altında kaldığı için kesindir. Açıklanan nedenle davalı-karşı davacı kadının yoksulluk nafakasının kaldırılması davasına yönelik temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir....
Mahkemece, davalı lehine yoksulluk nafakasına hükmedilmesinden sonra,davalının emekli maaşı almaya başladığı, adına kayıtlı taşınmazının bulunduğu, yoksulluk durumunun ortadan kalktığı gerekçesiyle dava tarihinden itibaren nafakanın kaldırılmasına karar verilmiştir.Taraflar arasındaki boşanma davası 11.06.2010 tarihinde kesinleşmesine rağmen, yoksulluk nafakası, iş bu davanın açıldığı tarih itibariyle kesinleşmemiştir. Yoksulluk nafakası, yoksulluk nafakasının kesinleştiği tarih itibariyle hüküm ifade eder. Kaldırılması talebi de ancak yoksulluk nafakası kararının kesinleşmesi tarihinden itibaren istenebilir....
Davacının yoksulluk nafakanın kaldırılması yönündeki talebi için ayrıca harç alınmamıştır. Kaldırılması talep edilen yoksulluk nafakasının yıllık tutarı üzerinden hesaplanacak nisbi harç alınmadan (Harçlar Kanunu md. 30-32) davaya devam edilmesi yanlış olmuştur. O halde, mahkemece davacıya "yoksulluk nafakasının kaldırılması" yönündeki talebiyle ilgili nispi harcın tamamlattırılması ve sonucu itibariyle karar verilmesi gerekirken, eksik harçla yargılamaya devamla yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. 3- Kabule göre de; Davacının talebi yoksulluk nafakasının kaldırılması olduğu halde, mahkemece iştirak nafakasının kaldırılması olarak değerlendirilerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemes DAVA TÜRÜ : Yoksulluk Nafakasının Kaldırılması-Aksi Halde Azaltılması-Anlaşmalı Boşanma Davasındaki Protokol Hükmünün Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından; yoksulluk nafakasının kaldırılması talebinin reddi, yoksulluk nafakasının miktarı ile protokol maddesinin kaldırılması talebi hakkında hüküm kurulmaması yönünden, davalı tarafından ise; yoksulluk nafakasının miktarı ve azaltılması yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı dava dilekçesinde, yoksulluk nafakasının kaldırılması,aksi halde azaltılması ve anlaşmalı boşanma davasındaki protokol hükmünün kaldırılması taleplerinde bulunmuştur. Bu isteklerin her biri ayrı ayrı harca tabidir....
Davalı cevap dilekçesinde; davacı ile 2004 yılında anlaşmalı boşandıklarını, boşanma protokolünde davacının kendisine yoksulluk nafakası ödemeyi kabul ettiğini, boşanma sonrasında ise davacının yoksulluk nafakasının kaldırılması istemi ile aleyhine dava açtığını,bu davada mahkemece yoksulluk nafakasının kaldırılması yönünde karar verildiğini, ancak bu kararın temyiz incelemesi neticesinde bozulduğunu, davacının sonrasında 2013 yılında yeniden yoksulluk nafakasının kaldırılması için aleyhine dava açtığını ancak bu davanın da reddedildiğini, bu davanın da aynı gerekçelerle açıldığından kesin hüküm itirazı bulunduğunu, davacının maddi durumunun iyi olmadığı yönündeki iddiaların nafakanın kaldırılması konusunda bağlayıcı olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece; davanın kabulü ile, davalı yararına takdir edilen yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren kaldırılmasına karar verilmiş, hüküm süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
DAVA TÜRÜ : Tazminat-Yoksulluk Nafakasının Arttırılması-Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı kadın tarafından manevi tazminat, yoksulluk nafakasının kaldırılması davasında vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1- Davacı-davalı kadın boşanma davasından sonra maddi ve manevi tazminat ile yoksulluk nafakasının artırılmasını talep etmiş; davalı-davacı erkek ise birleşen dava ile yoksulluk nafakasının kaldırılmasını talep etmiştir. İlk derece mahkemesi tarafından kadın lehine maddi ve manevi tazminata ve yoksulluk nafakasının arttırılmasına karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi-İştirak Nafakasının Kaldırılması-Yoksulluk Nafakasının Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından, yoksulluk davası yönünden, davalı tarafından ise, velayetin değiştirilmesi ve yoksulluk nafakası davaları yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı, dava dilekçesinde velayetin değiştirilmesi yanında, davalıya bağlanan yoksulluk nafakasının kaldırılmasını da talep etmiştir. Dava dilekçesi ile birlikle yatırılan başvurma harcı, dilekçedeki tüm talepleri kapsar. Başvurma harcı ile birlikte yatırılan maktu karar harcının hangi dava için yatırıldığı anlaşılamamaktadır. Dava dilekçesindeki her bir talep için ayrı ayrı maktu ve nispi harçların yatırılması gerekmektedir....
(Ek cümle: 24/11/2016- 6763/41 md.) " uyarınca hüküm, yıllık nafaka miktarı itibariyle kesin nitelikte olduğundan davacının yoksulluk nafakasının kaldırılması yönünden istinaf dilekçesinin reddine karar verilmiştir. Boşanma tarihinden beri ödenen yoksulluk nafakasının iadesi talebi yönünden ilk derece mahkemesince olumlu olumsuz karar verilmemiştir. Bu hali ile davacı tarafın bu yöne ilişkin istinaf talebinin diğer yönler incelenmeksizin kabulü ile, HMK 31.madde gereğince davacının talep miktarını açıklaması için davacıya süre verilmesi bildireceği miktar üzerinden Harçlar Kanunu 30- 32.madde gereğince işlem yapılması, sonucu uyarınca usul hükümleri de gözetilerek davacının boşanma tarihinden beri ödenen yoksulluk nafakasının iadesi talebi yönünden karar verilmek üzere dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....