MAHKEME KARARI: İlk Derece Mahkemesinin 13.12.2012 tarihli ve 2011/1046 Esas, 2012/1314 Karar ... kararıyla; anınması istenen yabancı ülke kararının vasiyetnamenin açılıp saklanmasını öngören önlem niteliğinde bir işlem olduğu, yabancı mahkeme ilamı hükmünde olmadığı, ancak kesinleşmiş yabancı mahkeme ilamlarının tanınmasının istenebileceği, somut olayda tanınması istenen işlemin önlem niteliğinde bir işlem olduğu, dosya kapsamında davaya konu vasiyetnamenin ... mahkemelerince açılıp okunduğuna dair bir bilgi ve beyan bulunmadığı, istemin ilgili vasiyetnamenin açılıp okunmasına ilişkin olmadığı, yine ilgili vasiyetnameye yönelik açılmış iptal davası da bulunduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ A. Bozma Kararı 1. Mahkemenin 13.12.2012 tarihli ve 2011/1046 Esas, 2012/1314 Karar ... kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur. 2. Yargıtay 3....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanmaya Dair Yabancı Mahkeme İlamının Tanınması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Davacının ölümüyle vekalet ilişkisi son bulmuştur (BK.md.397/1). Davayı takip yetkisi ölenin mirasçılarına geçmiştir. Davacı mirasçıları tarafından verilmiş bir vekaletname de bulunmamaktadır. Açıklanan sebeplerle temyize yetkisi bulunmadığından Av. ...'ın temyiz dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda gösterilen sebeple temyiz dilekçesinin REDDİNE, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine oybirliğiyle karar verildi. 27.01.2011 (Prş.)...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Dava dilekçesinde yabancı mahkeme ilamının tanınması istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddi ile usule ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, ...,... TL bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine, ....01.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Yabancı mahkemede görülen boşanma davasının T3 tarafından açıldığı, tarafların yargılama sırasında anlaşmaya vardıkları, buna göre davanın anlaşmalı boşanma davası olarak neticelendirildiği, ortak velayet düzenlemesi yapılarak çocukların anneleriyle birlikte kalmasına ve çocuklar lehine nafakaya hükmedildiği, Evlilik Bağına İlişkin Kararların Tanınması Hakkındaki Sözleşmeye Fransa ve Türkiye'nin taraf olduğu, dolayısıyla sözleşmenin 13.maddesi gereğince Fransa Hukuku'nun uygulanmasının kamu düzenine açıkça aykırılık teşkil etmeyeceği, davacı tarafından yabancı mahkeme ilamının apostil şerhli aslı, konsolosluk onaylı tercümesinin ibraz edildiği, kararın 07/06/2019 tarihinde kesinleştiği, dolayısıyla tanıma şartları taşıyan yabancı mahkeme ilamının tanınmasına karar verilmesinde isabetsizlik olmadığı anlaşıldığından davalının istinaf talebinin reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; tanınması talep edilen kararın ilam niteliğinde olmadığını, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI: Mahkemece; davanın kabulüne, Erzincan ili, Erzincan Merkez ilçesi, Fethullah mah/köyü, cilt no; 13, hane no:83, bsn:1'de nüfusa kayıtlı,T.C.:, İlhan ve Fahriye'den olma, 07/05/1979 Duisburg d.lu, önceki soyadı; Pezük olan, T1 ile Almanya Federal Cumhuriyeti Uyruklu T3'nın boşanmalarına dair Almanya Duisburg Sulh (Aile) Mahkememesinin 34 XX 259/18 sayılı 22/01/2019 tarih ve kesinleşme tarihli yabancı mahkeme ilamının tanınmasına karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkemece tanınmasına karar verilen yabancı mahkeme ilamının sadece hüküm fıkrasından ibaret olduğu, bu nedenle reddi yerine kabulünün hatalı olduğunu, karşı tarafın yargılama gideri talebi bulunmadığını belirterek istinafa başvurmuştur....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun'un(5718 sayılı Kanun) 53 üncü maddesi gereğince, davaya konu yabancı mahkeme ilamının, o ülke makamlarınca usulen onanmış aslı veya ilamı veren yargı organı tarafından onanmış örneği ve onanmış tercümesi ile, ilamın kesinleştiğini gösteren ve o ülke makamlarınca usulen onanmış yazı veya belge ile onanmış tercümesinin bulunduğu, dava konusu ilamın tanınması için gerekli olan yasal koşulların oluştuğu, yabancı mahkeme tarafından verilen kararın Türk Mahkemelerinin münhasır yetkisine giren bir hususa ilişkin olmadığı, Türk Kamu düzenine aykırı olmadığı, tarafların boşanmalarına ilişkin yabancı mahkeme kararının boşanmaya ilişkin kısmının tanınmasına karar verilmesi gerektiği, yabancı mahkeme kararının incelenmesinde taraflar arasında sadece boşanma olayının gerçekleştiği ve söz konusu kararda tenfiz gerektiren bir konu bulunmadığı...
Mahkemece yapılması gereken iş davaya konu yabancı mahkeme kararının MÖHUK m. 58 vd. maddelerine göre tanıma koşullarını içerip içermediğini belirlemekten ibarettir. Tarafların birlikteliğinin devam etmesi ya da bu dönemde ortak çocuklarının dünyaya gelmiş olması davacının ilgili kararın tanınmasında hukuki yararının bulunduğu gerçeğini değiştirmediği gibi bu kararın tanınmasının talep edilmesi Türk Medeni Kanunu'nun 2. maddesinde yer alan dürüstlük kuralına aykırılık da oluşturmaz. O halde yabancı mahkeme tarafından verilen boşanma kararının tanınmasına karar verilmesi gerekirken, istemin reddine karar verilmesi doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir....
Davalı istinafında, dava dilekçesinin davalıya usulüne uygun tebliğ edilmediği gibi, tensip zaptının da müvekkiline tebliğ edilmediğini, tanıma ve tenfizine karar verilen yabancı mahkeme ilamının gerekçe içermediği, bu kararın tanıma ve tenfizine karar verilemeyeceğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. Davacı vekilinin dosya içindeki vekaletnamesi her ne kadar yabancı ülkelerden verilmiş mahkeme kararlarının tanınması ve tenfizine ilişkin yetki içerse de, genel vekaletnamedir. Boşanma davası açma ve açılmış olan davayı takip etme yetkisi bulunmamaktadır. Açıkça yetki verilmemiş ise vekil, kişiye sıkı sıkıya bağlı haklarla ilgili davaları açamaz ve takip edemez (HMK m. 74)....
Yabancı mahkeme kararının, kesin hüküm veya kesin delil olarak kabul edilebilmesi ise, tanınması ile mümkündür. (5718 s. MÖHUK. m.58/1) Tanınması halinde yabancı ilamın kesin hüküm veya kesin delil etkisi, yabancı mahkeme kararının kesinleştiği andan itibaren hüküm ve sonuç doğuracaktır. (5718 s. MÖHUK. m. 59) Bu bakımdan davacının, Türkiye'de daha sonra verilmiş bir boşanma kararının mevcudiyetine rağmen, bundan önce yabancı mahkemece verilen boşanma kararının "tanınmasını" istemekte korunmaya değer hukuki yararının bulunduğu açık ve tartışmasızdır. Sorun, Türkiye'de verilmiş ve kesinleşmiş olan bir boşanma kararı varken, aynı taraflar arasında aynı konuda Türkiye'deki boşanma davasından önce yabancı mahkemece verilen boşanma kararının tanınmasının mümkün olup olmadığındadır. Kanun göre, yabancı mahkeme ilamının "kesin hüküm" veya "kesin delil" olarak kabul edilebilmesi yabancı ilamın tenfiz şartlarını taşıdığının tespitine bağlıdır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, 17.09.2014 gününde verilen dilekçe ile yabancı mahkeme ilamının tanınması talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 03.12.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre, mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler usul ve yasaya uygun bulunduğundan yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 02.05.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi....