Telekom adı altında açılan abone markası aracılığıyla parasını işletmeyi teklif ettiğini, müvekkilinin güvence istemesi üzerine Abonelik Sözleşmesi ve Ortaklık Sözleşmesi imzalandığını, ... ...’ın el yazısı ile paranın geri ödeme Koşullarını yazıp, şirket mührü üzerine imza attığını, müvekkilinin resmi olarak abone merkezine ortak olmadığını, müvekkilinin ... ...’ın şirketin temsilcisi olduğu için 33.600 Dolarını şirket adına verdiğini, paranın şirket tarafından kullanıldığını, ama paranın geri ödemesini yapmadıklarını ileri sürerek, fazlaya ait hak saklı tutularak paranın faiz, munzam zararı ile tahsili ve manevi tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı şirket vekili, davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, ... Asliye Hukuk Mahkemelerinin yetkili olduğunu, ... ...’ın şirket ortağı ve yetkilisi olmadığını, müvekkili şirketin yapılan işlemlerden sorumlu bulunmadığını belirterek, davanın reddini istemiştir....
ölenlerin dava dışı yakınları arasında 12.05.2011 tarihinde 1.025.000,00 TL karşılığında protokol-ibraname-feragatname imzalandığını, ödemelerin yapıldığını, bu protokol kapsamında ölenlerin yakınlarınca müvekkillerine poliçe limitinin tamamının davalıdan tahsili konusunda muvaffakatname verildiğini, davalıya, poliçe limitinden daha önce ... ihtiyarlık sigortasına davalı tarafından ödenen 9.411,25 TL düşülerek bulunan 84.096,00 TL ana para ve ana paranın işlemiş faizi, vekalet ücreti ve mahkeme masrafları toplamının ödenmesi için noter marifetiyle ihtarname gönderilmesine karşın davalı tarafından ödeme yapılmadığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla poliçe limiti ve bu limitin 17.11.2004 tarihinden ödeme tarihine kadar işlemiş faizi, vekalet ücreti ve yargılama giderleri alacağına karşılık şimdilik 86.596,00TL'nin 15.06.2011 tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan rücuen tahsilini talep ve dava etmiştir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO:2021/454 Esas KARAR NO:2024/461 DAVA:Ticari Şirket (Fesih İstemli) DAVA TARİHİ:09/07/2021 KARAR TARİHİ:05/06/2024 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Fesih İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dilekçesinde özetle; ------onaylı esas mukavelesi ile--------- tescil ve ilan edilmiştir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/99 KARAR NO : 2022/59 DAVA : Ticari Şirket (Fesih İstemli) DAVA TARİHİ : 10/02/2021 KARAR TARİHİ : 28/01/2022 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Fesih İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde, ... Şirketinin 23 Temmuz 2019 tarihinde müvekkili ... ve ... tarafından kurulduğunu, müvekkili ile dava konusu şirketi birlikte yürüten ve ilk ortağın eşi olan ......
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR : Kat maliki olan davacının, davalı tarafından ödenmeyen binanın eksikler işlerinin tamamlanması için tüm maliklerinin ödemiş oldukları ortak gider miktarını davalıdan tahsili ile Apartmanın ortak kasa hesabına ödenmesini isteyip isteyemeyeceği hususu uyuşmazlık konusudur. DELİLLER : Tapu kaydı, Keşif, Bilirkişi Raporları, Faturalar, Ankara 1. İcra Müdürlüğü'nün 2015/6039 E. sayılı dosyası v.s. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava, anataşınmazın tamamlanması ve iskan alınması için alınan karar doğrultusunda her bir daire sahibinin ödemesi gereken miktarın davalı tarafından ödenmemesi üzerine, davalının ödemesi gereken miktarın tahsili ile Apartmanın ortak kasa hesabına ödenmesi istemine ilişkindir....
Dava, davacının hissedarı olduğu davalı şirketten müdürlük süresindeki maaşın ve hak edilmiş olan alacakların tahsili istemine ilişkindir.İş bu dava, davacı tarafından davalı şirket ortaklığından çıkma ve ayrılma akçesinin tespit edilerek tahsili talebi ile birlikte açılmıştır....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Dava, 2 bağımsız bölümden oluşan ana taşınmazda, davacı kat malikine ait bağımsız bölümün çatıdan kaynaklı zararın giderilmesi ve davacı tarafından yapılan onarım bedelinin davalı kat malikinden tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiştir. 634 sayılı Kat Mülkiyeti Yasasının 19. Maddesinin ikinci fıkrasına göre, kat maliklerinden biri bütün kat maliklerinin beşte dördünün yazılı rızası olmadıkça anagayrimenkulün ortak yerlerinde inşaat, onarım, tesis ve değişiklik yaptıramaz. Aynı yasanın 16. Maddesinde de kat malikleri ana taşınmazın bütün ortak yerlerine arsa payları oranında ortak mülkiyet hükümlerine göre malik olurlar ve ortak yerlerde kullanma hakkına sahiptirler. Ayrıca aynı yasanın 18....
davalı tanığının, yapılan işin bireysel bankacılık birimince yapılması gerektiği, işlem için davalıya talimat verilmiş olabileceği ve davalının işlemi yapmak zorunda kaldığı, hesap açıldıktan sonra yöneticinin onay yaptığını, asıl sorumluluğun yöneticide ya da bireysel pazarlama biriminde olduğu yönündeki beyanları ile davalının görevinin niteliği ve dosyadaki bilgi ve belgelere göre işverence zararın miktarı ve nedeni ile davalının kusurunun bulunduğu hususları usulünce ispatlanamadığından, mahkemece davanın reddine karar verilmesinin dosya içeriğine uygun olduğu kanaatine ulaşılmıştır....
Banka hesap bilgileri celbedilerek incelenmediğinden uyuşmazlığın davalıya ödünç verilen paranın tahsili mi yoksa müşterek hesaptaki paranın aidiyetinin tespiti ve tahsili talebine mi ilişkin olduğunu tespite mevcut deliller yetmemektedir. Mahkemece taraflara ait banka hesabına ilişkin sözleşme ve hesap hareketleri getirtilerek, hesabın müşterek hesap olması halinde bu hesaba para yatırılıp para çekildiğinin tespit edilmesi halinde, müşterek hesaba yatırılan paranın kaynağını araştırmaya gerek olmadığı, eş söyleyişle, taraflara ait paranın, sonradan taraflar adına açılan müşterek hesaplara yatırılmış olmasının, hesabın müşterek olma niteliğini değiştirmeyeceği kuşkusuzdur. ( Yargıtay 3. HD'nin 2015/8610 E. 2016/5669 K., 2013/5455 E. 2013/7357 K, 2009/7693 E. 2009/11420 K ve 2009/15446 E. 2009/18793 K., kapatılan Yargıtay 13. Hukuk Dairesinin 2015/40233 E. 2016/3203 K. ve 2014/11159 E. 2014/33102 K. sayılı ilamları da aynı yöndedir.)...
Bu halde silahı davacıya getiren kişiye paranın iade edildiği kabul edilerek davanın reddine karar verilmesi gerekirken ispat yükünün hatalı değerlendirilmesi sonucu yazılı şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup hükmün bozulmasını gerektirir. 2-Bozma nedenine göre davalının birinci bent kapsamı dışında kalan itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenle davalının sair itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-2 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 12.11.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....