WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi Dava Borçlar Kanunun ikinci kısmında yer alan sözleşmeden(vekaletsiz görme akdinden) kaynaklanan alacak davasıdır.14.02.2011 gün ve 27846 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 09.02.2011 gün ve 6110 sayılı bazı kanunlarda değişiklik yapılmasına dair Kanunun 8.maddesiyle Yargıtay Yasasının 14.maddesinde yapılan değişiklik uyarınca 01.03.2012 tarihinden itibaren uygulanmaya başlanan bölümü kararının Yüksek 13.Hukuk Dairesi için Borçlar Kanunun ikinci kısmında yer alan sözleşmelerden (istisna akdi hariç akdin muhtelif nevilerinden) kaynaklanan davalar bakımından Sulh ve Asliye ayrımının yapılmadığı ve incelemenin bu nedenlerle Yüksek 13.Hukuk Dairesince yapılacağından uyuşmazlık konusu dosyanın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 13.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 25/04/2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi -KARAR- Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 19.01.2015 tarih ve 8 sayılı Kararı'nın dayanağı olan 2797 sayılı Yargıtay Yasası'nın 6545 sayılı Kanun'un 31. maddesi ile değişik 14/2-a bendinde, daireler arasındaki bölümünün belirlenmesinde mahkeme kararındaki nitelendirme de gözetilerek temyizin kapsamının esas alınacağı öngörülmüştür. Mahkemenin nitelendirmesi ve temyiz kapsamına göre, uyuşmazlık; vekaletsiz görme ilişkisinden kaynaklı alacak istemine ilişkin olup, hükmün temyiz incelemesi Yüksek 13. Hukuk Dairesi'nin görevi kapsamındadır. Bu durumda, 11.04.2015 tarihinde yürürlüğe giren Yargıtay Kanunu ile Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nda değişiklik yapılması hakkındaki 6644 sayılı Kanun gereğince dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na gönderilmesi gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın, Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE, 15.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki alacak davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R- Davacı vekili, kooperatif üyesi olan davalının, B blok 41 numaralı taşınmazın tapu kaydını devraldıktan sonra aidat borcunu ödemediğini, davalıya ait taşınmazın ince işlerinin, ortak alanlardaki imalatın kooperatif tarafından yapıldığını ileri sürerek, davacının kooperatif üyeliğinden doğan 44.325,00 TL'nin tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, 09.10.2012 tarihli celsede davayı ıslah ettiğini belirterek vekaletsiz görme hükümlerinin dikkate alınmasını istemiştir....

        - K A R A R - Davacı vekili; müvekkili kooperatif tarafından vekaletsiz görme hükümleri çerçevesinde yapılan harcamalara ilişkin davalı tarafa takip başlatıldığını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu, itirazın haksız ve mesnetsiz olduğunu ileri sürerek, itirazın iptalini ve alacağın %20'sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili; davanın reddini istemiştir. Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davacının ortak kullanım alanlarında yaptığı harcamaları bunlardan faydalanan bağımsız bölüm sahibi davalıdan istemekte haklı olduğu, davacı tarafça yapılan giderlerin İZSU'ya yatırılması gereken bedel düşüldükten sonr 6.595,71 TL olduğu, alacak likit olmadığından tazminat talep edilemeyeceği gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir....

          Davacının eski eşi olan ... da, sözleşmeye konu bedelin davacı tarafından verildiğini belirttiğine göre, olayda davacı ve ... arasındaki hukuki ilişkinin vekaletsiz görme olduğu değerlendirilmiştir. O halde mahkemece, dava konusu olaya vekaletsiz görme hükümleri (BK. 410-415.md/ TBK. 526-531.md) uygulanmak suretiyle, hasıl olacak sonuca göre hüküm tesisi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ve eksik incelemeyle karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. SONUÇ : Yukarıda belirtilen nedenlerle temyiz olunan kararın davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 30/01/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            Vekaletsiz görme hükümleri TBK’nın 526- 531.maddeleri arasında yer almaktadır. Vekaletsiz görme, "bir kimsenin hukuken yetkili veya yükümlü olmaksızın bir başkası veya kendi yararına bir başkasının işini görmesinden doğan hukuki ilişki" olarak tanımlanabilir. Vekaletsiz görme nedeniyle taraflar arasında kurulan ilişki sözleşme ilişkisi değildir. Bununla birlikte, vekaletsiz görme de bir borç kaynağı olup, burada görenle sahibi arasında kanuni bir borç ilişkisi kurulmaktadır. TBK’nın 526. maddesine göre, bir kimsenin vekâleti olmaksızın sahibinin menfaatine ve varsayılan iradesine uygun olarak veya onun hukuka ve ahlaka aykırı yasaklaması olmadan gördüğü , gerçek vekâletsiz görmedir. Gerçek vekâletsiz görmede görenin asıl amacı, sahibine yardım etmektir; bu niyetle bir başkasının hukuk alanına müdahale eder. Öte yandan vekilin, yaptığı masrafların ve verdiği avansların da faiziyle birlikte müvekkilce ödenmesi gerekmektedir(TBK m.510/1)....

            Bu durumda ortak yarar söz konusu olur ki; ortak yararın bulunduğu durumlarda göreninin menfaati sahibinin menfaatine göre daha üstün değilse işin başkasına aidiyeti unsuru var sayılır. Vekâletsiz görme nedeniyle taraflar arasında kurulan ilişki bir sözleşme ilişkisi olmamakla beraber gören ile sahibi arasında kanuni bir borç ilişkisi doğmaktadır....

            Dava, vekaletsiz görme hükümlerine göre alacağın tahsili amacıyla başlatılan takibe itirazın iptali istemine ilişkindir. Uyuşmazlık, davacı yüklenicinin alacağını sözleşmenin tarafı olan apartman yönetimi yerine bağımsız bölüm sahibi olan davalıdan payı oranında isteyip isteyemeyeceği, kat maliki davalının da davalı sıfatının bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır. Kanun yararına bozulması talep edilen kararda, dava konusu olay vekaletsiz görme hükümleri kapsamında değerlendirilmiş ve davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Söz konusu kararda somut olay kapsamında uygulanacak yasa maddelerinin hakim tarafından belirlenip, olaya uygulandığı anlaşılmış olmakla, yürürlükteki yasalara açık aykırılık bulunmadığı görülmektedir. Hal böyle olunca mahkemece, işin esasına girilerek sonucuna uygun bir karar verilmesinde kanun yararına bozma yoluna başvurulabilecek nitelikte olan ve açıkça yürürlükteki yasalara aykırı bulunan bir karar verilmemiştir....

              Şti. ile dava dışı ... şirketi arasında distrübitörlük sözleşmesi olduğunu, davalının bu sözleşmeden dolayı Alman şirkete borcunun bulunduğunu, davacı şirketin ... şirketinin yeni Türkiye distribütörü olmak istediğini, ... şirketinin bu sözleşmenin yapılması için davalı şirketin borcunun ödenmesi gerektiğini söylemesi nedeniyle davalının borcunun vekaletsiz görme hükümlerine göre ödendiğini, ... şirketinden alacağın temlik alındığını, aynı dava konusu hakkında 2012/62 E. sayılı dosya ile dava ile birleştirme talep ettiklerini, zira ... şirketinin verdiği yetki belgesi ve alacak temlik belgesine göre 2012/62 E. sayılı dosyada ... Bilişim... Ltd. Şti. aleyhine dava açıldığını, asıl alacağın doğduğu şirketin belirlenebilir olmaması nedeniyle ... Dış Tic. Ltd.Şti. aleyhine bu davanın açıldığını ileri sürerek, 42.755,52 Euro alacağın faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir....

                Bununla birlikte, vekaletsiz görme bir borç kaynağı olup, burada görenle sahibi arasında kanuni bir borç ilişkisi kurulmaktadır. Vekaletsiz görme, gerçek vekaletsiz görme ve gerçek olmayan vekaletsiz görme olarak ikiye ayrılmaktadır. Gerçek olmayan vekaletsiz görme, TBK'nın 530. maddesinde düzenlenmiş olup bu maddeye göre; bir kişinin, yetkisiz olarak ve kendi ya da üçüncü kişi menfaatine veya sahibinin yasaklamasına aykırı olarak bir görmesi suretiyle başkasının hukuk alanına müdahale etmesi halinde, elde etmiş olduğu menfaati, sahibine devretmesi gerekir. TBK'nın 526. maddesinde, bir kimsenin vekaleti olmaksızın sahibinin menfaatine ve varsayılan iradesine uygun olarak veya onun hukuka ve ahlaka aykırı yasaklaması olmadan gördüğü , gerçek vekaletsiz görme olarak açıklanmıştır. Gerçek vekaletsiz görmede görenin asıl amacı, sahibine yardım etmekte olup, bu niyetle bir başkasının hukuk alanına müdahale edilmiş olur....

                UYAP Entegrasyonu