Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ancak, ihtiyati hacze itiraz eden vekili tarafından dava dosyasına sunulan vekaletnamede tevkil yetkisinin bulunmadığı görülmüştür. Bu durum karşısında, temyizden feragat iradesinin geçerli olup olmadığının tespiti yönünden, feragat dilekçesini sunan vekile bu yetkiyi açıkça içeren vekaletname ibraz etmesi, ihtiyati hacze itiraz eden vekili tarafından temyizden feragat dilekçesi verilmesinin sağlanması ya da ihtiyati hacze itiraz eden asilden temyizden feragata icazetinin bulunup bulunmadığının sorulması ve belirtilen eksikliklerin tamamlanmasından sonra, Dairemize gönderilmesi için dosyanın mahalline geri çevrilmesine karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın mahal mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 10.09.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    -KARAR- Dava, davalı tarafından takibe konu edilen kredi sözleşmeleri nedeniyle herhangi bir kefalet sorumluluğunun bulunmadığından bahisle icra takibi nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti ile muarazanın önlenmesi istemine ilişkindir. Davalı vekili, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre; davacının imzalamış olduğu herhangi bir kredi kefaleti sözleşmesi bulunmadığı gibi davacı tarafından dava dışı İsmail Hisoğlu'na verilen vekaletnamede 3. kişilerin kullandıkları ya da kullanacakları kredilere kefil olma yetkisinin bulunmadığı, buna göre davacının adına vekaleten imzalanan kredi sözleşmesinden kaynaklanan dava konusu takibe konu edilen borçlardan sorumlu tutulamayacağı gerekçeleriyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

      Somut olayda; 1-Muris ... ’in mirasçısı davacı ...’in vekil ... ’a verdiği vekaletnamede mirasın hükmen reddi için özel yetki içeren vekaletnamenin temini, 2-Muris ... ’in mirasçısı 01.06.2003 doğumlu ...’in açtığı mirasın hükmen reddine ilişkin bir dava bulunup bulunmadığının ilgililerinden sorularak tespiti, 3-Öte yandan davacılar ... ve ... ’in vasisi ...’in davayı takip için almış olduğu ... Sulh Hukuk Mahkemesi 2011/320-395 E.K. sayılı kararına dayalı iznin vesayet makamınca (Asliye Hukuk Mahkemesince) onaylandığına ilişkin belgeye dosyada rastlanamadığından ilgililerinden sorulmak suretiyle temini ile alınacak cevabi yazının evraka eklenmesi ve daha sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmesi için dosyanın MAHALLİNE İADESİNE, 12.12.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

        DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava hukuki niteliği itibariyle; davalının sahte ----- belgesi kullanarak ----- girmek sureti ile davacının zarara uğramasına neden olduğu iddiası ile davacının davalıdan maddi tazminat talep etme şartlarının bulunup bulunmadığı ve zararının tespiti ile davalıdan tazmini istemine ilişkin tazminat davasıdır.Davalıya ait------ tarafından verilen ------- Belgesi'nin bir örneğini dosya içerisine alınmıştır.Dava konusu ----- belgesinin sahte olduğu ve ihaleye fesat karıştırıldığı iddiasına dayalı başlatılan ------Soruşturma sayılı dosyasında ve ------ Soruşturma sayılı dosyasında kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği anlaşılmıştır....

          Bankası'nın cevabi yazısında teminat çeki verilmeden kredi konusu paranın sanığa verilmediğini bildirmeleri üzerine gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespiti bakımından, şirketin o dönem genel müdürü olan...'...

            CEVAP Davalı vekili cevap dilekçesinde; davanın sorumlu kişilere karşı açılması gerektiğini, Wolf Bernard Kretzchmann'a verilen gerçek ve geçerli vekalete istinaden, adı geçenin vermiş olduğu ıslak imzalı talimatlar uyarınca banka mevzuatı ve kanuna uygun ödemeler yapıldığını, vekaletnamede verilen yetkilerin bir bütün halinde irdelenmesi ve para çekme yetkisinin açıkça yer aldığı sonucuna varılması gerektiğini, söz konusu hesaba yatırılan tutarların sadece Özel Alman Lisesi hesaplarına yatırılması gerektiğine dair vekaletnamede açık ve kısıtlayıcı bir ifade bulunmadığını, hesap hareketlerinin hesap cüzdanlarına devamlı olarak işlendiğini ve davacının hesap hareketlerinden ve dava konusu ödemelerden bilgi sahibi olduğunu, hesap hareketlerinden haberdar olmadığı şeklindeki iddiasının gerçek dışı olduğunu, davacının da sessiz kalarak işlemlere icazet verdiğini savunarak davanın reddini talep etmiştir. III....

              Yapılan incelemeye, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, incelenen dosya kapsamına göre, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak; Davacı vekilinin dava dosyasına sunduğu 17.02.2014 tarih, 000950 yevmiye numaralı genel vekaletname ile dava açtığı, 5271 sayılı Kanun gereğince tazminat davası açma hususunda vekaletnamede ayrıca özel yetki bulunmasının zorunlu olmadığının anlaşılması karşısında; yargılamaya devamla esas hakkında bir hüküm kurulması gerekirken vekaletnamede tazminat davası açılması hususunda özel yetki bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi, Kanuna aykırı olup, davacı vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 13.12.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

                ın ... oğlu 1987 doğumlu olduğu, vekaletnamede ismi geçen ...'ın ise ... oğlu ve 1974 doğumlu olduğu, dolayısı ile vekaletnamede ismi geçen ... ile davalı ...'ın farklı kişiler olduğu anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca davalı ...'a mahkeme kararı tebliğinin usulsüz olduğu dikkate alınarak, mahkeme kararı ve temyiz dilekçesinin adı geçen davalıya yöntemine uygun şekilde tebliği ile temyiz süresinin beklenilmesi istenilmiş ise de adı geçen davalıya mahkeme kararı tebliğine ilişkin tebligat parçası dosya içinde bulunmamaktadır. Bu nedenle davalı ...’a mahkeme kararı tebliğ edilmiş ise tebligat parçasının dosyaya eklenmesi, tebliğ edilmemiş ise kararın yöntemine uygun şekilde davalıya tebliği ile temyiz süresinin beklenilmesi, geri çevirme kararı gereğinin bir daha geri çevirmeye meydan vermeyecek şekilde titizlikle yerine getirilmesi, bundan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın Mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE 19.04.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  e yapıldığı ve dosyada mevcut vekaletnamede Avukat ...'ün isminin yer almadığı ve yetki belgesinin de bulunmadığı anlaşılmakla; katılanlar tarafından Avukat ...'e verilen vekaletnamenin veya yetki belgesinin bir örneğinin temin edilerek denetime imkan verecek şekilde dosyaya eklenmesinden sonra iade edilmek üzere mahalline gönderilmesi için dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 15.09.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

                    Noterliğinin 16.09.2011 tarih, 18153 yevmiye numaralı genel vekaletname ile dava açtığı, 5271 sayılı kanun gereğince tazminat davası açma hususunda vekaletnamede ayrıca özel yetki bulunmasının zorunlu olmadığı gibi davacının 29.03.2016 havale tarihli dilekçesi ile açılan davadan haberinin olduğunu ve muvafakat verdiğini bildirdiğinin anlaşılması karşısında; yargılamaya devamla esas hakkında bir hüküm kurulması gerekirken vekaletnamede tazminat davası açılması hususunda özel yetki bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi, 2- Gerekçeli karar başlığında "koruma tedbirleri nedeniyle tazminat" yerine "Yakalama veya Tutuklama Sonrası KYO veya Beraat Kararı Verilmesi Halinde Tazminat" ibaresine yer verilmesi, Kanuna aykırı olup, davacı vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 22.06.2020 tarihinde...

                      UYAP Entegrasyonu