ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 13/10/2021 NUMARASI : 2016/397 ESAS - 2021/165 KARAR DAVA KONUSU : Vekalet Sözleşmesinden Kaynaklanan maddi ve manevi tazminat KARAR : Adana 4....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; müvekilinin mimari projeyi denetlemesinin beklenemeyeceğini, süresinde kendilerine bildirimde bulunulmadığını, müvekkilinden sadece yıkılan iki duvarın bedelinin talep edilebileceğini, kapı bedeline hükmedilemeyeceğini, lehlerine vekalet ücretinin eksik hesaplandığını, istinaf yargılama giderlerinin hükümde belirtilmediğini ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir. DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE: Dairemizce Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 355. maddesi kapsamında istinaf dilekçesinde belirtilen hususlarla sınırlı olmak üzere ve kamu düzenine ilişkin hususlar resen dikkate alınarak istinaf edenin sıfatına göre yapılan inceleme neticesinde; Dava, eser sözleşmesinden kaynaklı ayıplı iddiasına dayalı alacak talebine ilişkindir. Davacı iş sahibi, davalı ise yüklenicidir....
Dava, hekim hatası iddiasına dayalı tazminat istemidir. Davacının, gereksiz yere ciddi bir operasyona maruz kaldığını ve kusurlu hekim müdahalesinin şikayetlerinin de artmasına neden olduğunu ileri sürerek maddi ve manevi zararının tazminini istediği, davalının da kendisine atfedilebilecek kusur bulunmadığını savunduğu olayda uyuşmazlığın vekalet ilişkisi çerçevesinde çözümleneceği Yargıtay'ın yerleşik içtihatları ile sabittir. Davanın temeli vekillik sözleşmesi olup, özen borcuna aykırılığa dayandırılmıştır. (BK. 386-390) Vekil vekalet görevine konu işi görürken yöneldiği sonucun elde edilmemesinden sorumlu değil ise de, bu sonuca ulaşmak için gösterdiği çabanın, yaptığı işlemlerin, eylemlerin ve davranışların özenli olmayışından doğan zararlardan dolayı sorumludur. Vekilin sorumluluğu genel olarak işçinin sorumluluğuna ilişkin kurallara bağlıdır. Vekil işçi gibi özenle davranmak zorunda olup, en hafif kusurundan bile sorumludur. (BK.321/1 md.)...
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR: Taraflar arasındaki uyuşmazlık, yerel mahkeme kararında usul ve yasaya aykırılık bulunup bulunmadığı, kararın eksik incelemeye ve/veya yanılgılı değerlendirmeye dayalı olup olmadığı noktalarında toplanmaktadır. DELİLLER : Tüm dosya kapsamı DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, vekalet sözleşmesinden kaynaklı hekimin hatası iddiasına dayalı maddi ve manevi tazminat talebine ilişkindir. İnceleme, 6100 sayılı HMK'nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek duruşmasız olarak yapılmıştır. Vekil, vekalet görevine konu işi görürken yöneldiği sonucun elde edilmemesinden sorumlu değil ise de, bu sonuca ulaşmak için gösterdiği çabanın, yaptığı iş ve işlemlerin, davranışların özenli olmayışından doğan zararlardan dolayı sorumludur. Mesleki iş gören vekil özenle davranmak zorunda olup, en hafif kusurundan bile sorumludur (BK 321/1 md)....
Davanın Hukuki Niteliği: Dava, satım sözleşmesinden kaynaklı ayıp iddiasına dayalı ayıplı malın ayıpsız benzeri ile değiştirilmesi davasıdır. Davanın Hukuki Sebebi: Türk Borçlar Kanunu(TBK)'nun 227.maddesindeki; " Satıcının satılanın ayıplarından sorumlu olduğu hâllerde alıcı, aşağıdaki seçimlik haklardan birini kullanabilir: 1.Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme, 2.Satılanı alıkoyup ayıp oranında -------- indirim isteme. 3. Aşırı bir masrafı gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme. 4. İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir benzeri ile değiştirilmesini isteme. Alıcının genel hükümlere göre tazminat isteme hakkı saklıdır. Satıcı, alıcıya aynı malın ayıpsız bir benzerini hemen vererek ve uğradığı zararın tamamını gidererek seçimlik haklarını kullanmasını önleyebilir....
Mahkeme, eser sözleşmesinden kaynaklanan (hekimin hatası) malpraktis davalarında maddi manevi tazminat taleplerinin değerlendirilebilmesi için öncelikle hizmetin ayıplı olup olmadığı, ayıplı ise somut olay gereğince hekimin (hafifte olsa) kusurlu olup olmadığı (ve bazı durumlarda kusursuzda olsa sorumlu olabilmesi için hekim hatası) hususunun tespit edilebilmesinin büyük önem taşıdığı, ancak alınan 2 raporda da doktorun bir hatasına rastlanılmadığının anlaşıldığı, ATK raporunda komplikasyon olarak bir takım tespitlerin mevcut olduğu görülse de komplikasyonların açıklandığı üzere iş sahibi olan davacıya ameliyattan önce bildirildiği ve davacının da bu durumu göze alarak ameliyatı yaptırdığının tespit edildiği, salt hekim hatasına dayalı olarak davacının uğramış olduğu herhangi bir yanlış tedavi de olmadığından davalının kusuruna rastlanılmadığı gerekçesi ile; "Davanın maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine" karar vermiştir....
T4 KARAR TARİHİ : 23/11/2020 Davacı vekilinin istinafa başvurusu üzerine dairemize gelen dosya incelendi; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının trafik kazası geçirdiğini, müvekkiline müracaat ederek kaza sonrası iş göremezlik tazminatının sigorta şirketinden tahsili amacıyla Nazilli 2.Noterliğinin 6635 yevmiye nolu vekaletname ile yetkilendirdiğini, vekaletname sonucunda Allıanz Sigorta A.Ş şirketi aleyhine tazminat davası açıldığını,dosyanın müvekkili lehine karara çıktığını , davalının vekalet ücretinden kaçınmak için müvekkilini azlettiğini,azil haksız olduğundan vekalet ücretinin tamamını hakettiğini, bu sebeple fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla,7845 TL tazminatın %12 lik kısmına gelen vekalet ücreti, 7.206,00 TL karşı dava vekalet ücreti, 8.488,00 TL icra vekalet ücreti olmak üzere toplamda 23.539,00 TL vekalet ücretinin vekalet ilişkisi kurulduğu 18/07/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal...
T4 KARAR TARİHİ : 23/11/2020 Davacı vekilinin istinafa başvurusu üzerine dairemize gelen dosya incelendi; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;davalının trafik kazası geçirdiğini, müvekkiline müracaat ederek kaza sonrası iş göremezlik belgesinin tazminatının sigorta şirketinden tahsili amacıyla Buzdoğan Noterliğinin 1389 yevmiye nolu vekaletname ile yetkilendirdiğini, vekaletname sonucunda Neova Sigorta A.Ş şirketi aleyhine tazminat davası açıldığını,dosyanın müvekkili lehine karara çıktığını, davalının vekalet ücretinden kaçınmak için müvekkilini azlettiğini,azil haksız olduğundan vekalet ücretinin tamamını hakettiğini, bu sebeple fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla,16.521,00 TL tazminatın %12 lik kısmına gelen vekalet ücreti,13.764,00 TL karşı dava vekalet ücreti, 15.673,00 TL icra vekalet ücreti olmak üzere toplamda 45.958,00 TL vekalet ücretinin vekalet ilişkisinin kurulduğu 19/04/2016 tarihinden itibaren...
İSTİNAF TALEBİ VE SEBEPLERİ : Davacılar vekili 07/02/2023 tarihli istinaf dilekçesinde; dosyada toplanan delillerden olayın tamamen Antalya'da ki doktorun hatalı teşhisinden kaynaklandığını, hastanenin de kusursuz sorumluluk ilkesi gereğince sorumlu olduğunu, davanın reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu, manevi tazminat davasının tamamının reddedilmesi sebebiyle maktu vekalet ücretine hükmedilmesinin de hatalı olduğunu, mahkemece verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürmüştür. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: 6100 sayılı HMK'nun 355/1 maddesi uyarınca, istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda; Dava, vekalet ilişkisinden kaynaklı hekim hatası(malpraktis) iddiasına dayalı manevi tazminat davasıdır. İlk derece mahkemesince, yukarıda açıklanan gerekçelerle; davanın reddine karar verilmiş, karar davacılar vekili tarafından istinaf edilmiştir....
DELİLLER VE GEREKÇE: Dava; satış sözleşmesinden kaynaklı başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Bir davanın Asliye Ticaret Mahkemesi'nde görülebilmesi için mutlak veya nispi ticari dava olması ve bu uyuşmazlık için başka bir mahkemenin özel olarak görevlendirilmemiş olması gerekir. Eldeki davanın temeli satış sözleşmesi iddiasına dayalı olup, dava mutlak ticari davalardan değildir. Davanın nispi ticari dava niteliğinde kabul edilebilmesi için ise her iki tarafın da ticari işletmesi ile ilgili uyuşmazlıktan kaynaklı bir dava olmalıdır. Bu açıklamalardan sonra eldeki dava açısından durum değerlendirildiğinde; davacının tacir olduğunda şüphe yok ise de davalı tacir olmadığından uyuşmazlığın genel görevli mahkemeler olan Asliye Hukuk Mahkemelerinde çözümlenmesi gerektiği anlaşılmakla, davanın görev dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir....