Yargıtay uygulamaları gereğince; tazminat talebinin dayanağını oluşturan ceza dava dosyasında beraat etmiş olması nedeniyle davacı lehine maktu vekalet ücretine hükmolunması gerektiği, maktu vekalet ücretini aşan ve serbest meslek makbuzu ile ispatlanan kısmın ise davacı ile avukatı arasındaki hukuki ilişkiye dayandığı, bu nedenle koruma tedbirleri nedeniyle tazminat davasında zarar kapsamına dahil edilemeyeceği anlaşıldığından davacı vekilinin ceza davasında dolayısıyla davacının ödemek zorunda kaldığı vekalet ücretinin de maddi zarar hesabında göz önünde bulundurulması gerektiğine, davacının dava dilekçesinde yalnızca tutukluluk süresi için maddi tazminat talebinde bulunarak talebinin sınırlandırması nedeniyle göz altı süresi için maddi tazminat hesaplaması yapılmamasında ve davacının faiz talebinde bulunmaması nedeniyle hükmedilen maddi ve manevi tazminatlara faiz işletilmemesinde hukuka aykırılık görülmediğinden davacı vekilinin maddi tazminat miktarına, faize ve vekalet ücretine ilişkin...
K A R A R 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillere, kanuni gerektirici sebeplere göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki sair temyiz itirazlarının reddine, 2-Dava, sigortalının iş kazasından sürekli iş göremizliği nedeniyle maddi ve manevi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece; davacının maddi tazminat isteminin feragat nedeniyle reddine, manevi tazminat isteminin ise kısmen kabulü ile 1.000 TL manevi tazminatın olay tarihi 30/09/2010'dan itibaren yasal faiziyle davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir. Somut olayda, davacının manevi tazminat talebinin kısmen kabulüne karar verilmiş olması nedeniyle davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmesi isabetli ise de; davacının maddi tazminat talebinden feragat etmiş olması nedeniyle lehine vekalet ücreti takdir edilmesi doğru olmamıştır. Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular dikkate alınmaksızın hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir....
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre davacı vekili ile davalı vekilinin yerinde görülmeyen sair itirazlarının reddine, ancak; 1- Asgari ücret üzerinden maddi tazminata hükmedilmiş olması karşısında hesaplamada hafta sonu dini ve milli bayram tatilleri nedeniyle indirim yapılamayacağının dikkate alınmaması, 2- Tazminat davasının dayanağını teşkil eden Hakkari Ağır Ceza Mahkemesinin 2008/55 esas, 2009/5 karar sayılı dava nedeniyle beraat eden davacı lehine vekalet ücretine hükmedildiğinin anlaşılması karşısında maddi tazminat kapsamında aynı vekalet ücretine bir kez daha hükmedilmek suretiyle maddi tazminatın fazla tayini, 3- Davacı lehine vekalet ücreti yerine dilekçe yazım ücreti tayini, Kanuna aykırı olup, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA,...
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle; Hükmün vekalet ücretine ilişkin 7. bendinin tamamen silinerek yerine ''7- a- Davalı şirket kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihi itibariyle yürürlükte olan AAÜT'ye göre reddedilen maddi tazminat miktarı üzerinden hesaplanan 5.445,20 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı şirkete verilmesine, b- Davalı şirket kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihi itibariyle yürürlükte olan AAÜT'ye göre reddedilen manevi tazminat nedeniyle 2.725,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı şirkete verilmesine, c- Davalı şirket dışındaki davalılar kendilerini vekille temsil ettirdiklerinden davanın reddi nedeniyle 2.725,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı şirket dışındaki davalılara verilmesine,'' şeklindeki bendin eklenmesine ve hükmün bu düzeltilmiş şekli ile ONANMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz eden davalılara iadesine, temyiz harcının istek halinde temyiz eden davalılara iadesine, aşağıda yazılı temyiz...
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat talebi Hüküm : 650,63 TL maddi 1.300,00 TL manevi tazminat ile kısmen kabul ve red kararı nedeniyle karşılıklı 1.250 TL vekalet ücreti verilmesine. Davacının tazminat talebinin kabulüne ilişkin hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, hükmedilen tazminat miktarına göre hükmün temyizi kabil olduğundan, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Dava tümden reddedilmediği halde davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmesi temyiz edenin sıfatına göre bozma sebebi yapılmamıştır. Yapılan incelemeye, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre davalı vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA, 18.11.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Yerel mahkemece, davanın reddine karar verildiğine göre, vekalet ücretine hükmedilirken maddi tazminat talebi yönünden nispi vekalet, manevi tazminat talebi yönünden ise maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken açıklanan bu düzenlemelere aykırı olarak davalı taraf yararına sadece maktu vekalet ücreti takdir edilmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekirse de, belirlenen bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 438/7 maddesi uyarınca kararın düzeltilerek onanması uygun görülmüştür....
İcra Mahkemesinin 2011/922 Esas sayılı davayı takip etmesi için vekiline 5.000,00 TL vekalet ücreti verdiğini ileri sürerek ödediği bu ücretin davalıdan tahsilini istemiştir. Mahkemece "dosyada vekalet ücret sözleşmesi olmadığından icra aşamasındaki vekalet ilişkisine göre Avukatlık Ücret Tarifesi hükümleri gereğince vekalet ücreti verilebileceği dünüşüldüğünden bu miktar da bilirkişice 400,00 TL olarak hesaplandığından bu miktar dikkate alınarak " gerekçesiyle maddi tazminat yönünden davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Bilirkişi raporunda, Ankara 12. İcra Hukuk Mahkemesince davacı yararına 400,00 TL avukatlık ücretine hükmedilmesi nedeniyle davacının 400,00 TL maddi tazminat talep edebileceği görüşünde bulunmuştur. Mahkemece bilirkişi raporu hükme esas alınmış ise de; Ankara 12....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2016/927 Esas KARAR NO : 2021/790 DAVA: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) DAVA TARİHİ : 12/08/2016 KARAR TARİHİ : 17/06/2021 Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; --- tarihinde sürücü ---sevk ve idaresindeki davalı sigorta şirketine sigortalı bulunan ----- aracın kusurlu olarak kontrolünü kaybederek kaza yapması sonucu yaya konumunda bulunan müvekkilini yaraladığını davalı sigorta şirketinin müvekkilinde oluşan zararı karşılamakla yükümlü olduğunu müvekkilinin kaza nedeniyle yaralandığını ve malul olduğunu belirterek müvekkilinde oluşan cismani zarar nedeniyle oluşacak maddi tazminat nedeniyle sürekli ve geçici maluliyet dönemine ilişkin tazminat tutarının, bakıcı giderinin, yargılama gideri ve avukatlık ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir....
'a velayeten davaya dahil edilmiş olmasına ve manevi tazminat talebi ile ilgili olarak hüküm kurulurken olayın meydana geliş şekli, tarafların ekonomik ve sosyal durumları, olay nedeniyle duyulan acı ve elemin derecesi ve BK'nın 47. maddesindeki (6098 sayılı TBK m. 56) özel haller dikkate alınmış bulunduğuna göre, davacılar vekilinin yerinde görülmeyen aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar verilmesi gerekmiştir. 2-Dava Borçlar Kanunu'nun 46. maddesi (6098 sayılı TBK m. 54) gereğince tedavi gideri nedeniyle maddi tazminat ve BK 47. maddesi (TBK m. 56) gereğince manevi tazminat istemine ilişkindir. Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 10/IV. maddesi “Manevi tazminat davasının, maddi tazminat veya parayla değerlendirilmesi mümkün diğer taleplerle birlikte açılması durumunda; manevi tazminat açısından vekalet ücreti ayrı bir kalem olarak hükmedilir” hükmünü içermektedir....
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hüküm fıkrasının 3. fıkrası tamamen silinerek yerine; “3-Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’ne göre kendisini vekille temsil ettiren davacı lehine maddi tazminat istemi nedeniyle 2817,33 TL ve manevi tazminat istemi yönünden 1800,00 TL vekalet ücreti takdirine; manevi tazminatın reddedilen kısmına göre ise davalı lehine 1.800,00 TL vekalet ücreti takdirine,” miktar ve sözcüklerinin yazılmasına ve hükmün bu düzeltilmiş şekli ile ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz harcının davacıya yükletilmesine, 28.06.2018 gününde oy birliğiyle karar verildi....