Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

E)DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, vasiyetnamenin tenfizi, tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesince davanın hukuki yarar yokluğundan usulden reddine karar verilmiş, karar davacı tarafından istinaf edilmiştir. Tenfizi istenilen dava konusu vasiyetnamenin, muayyen mal vasiyeti niteliğinde olduğu, mirasçı nasbına ilişkin olmadığı anlaşılmaktadır. (TMK.md.516) TMK'nın 600. maddesi uyarınca; muayyen mal vasiyetinde, vasiyet alacaklısı kişisel bir istem hakkı kazanır ve bu hak dava yoluyla talep edilebilir. Uygulamada bu dava vasiyetin tenfizi davası olarak anılmaktadır. TMK'nın 600.maddesi, muayyen mal vasiyetini kapsayıp mirasçı atamasını kapsamaz ( Nitekim değişiklik öncesi medeni kanunun 541. maddesi metninde "Kendisine muayyen bir şey vasiyet edilen kimse" ifadesi kullanılmaktadır). Atanmış mirasçılarda ise miras, mirasbırakanın ölümü ile kazanılır (TMK.md.599/3)....

Vasiyetnamenin tenfizi ve taşınmazın lehine vasiyet edilen davacı adına tescili için vasiyetnamenin açılıp okunması, tüm mirasçıların vasiyetnameyi itirazsız kabul etmesi veya 1 yıllık hak düşürücü süre içinde vasiyetnamenin iptali ya da tenkis davası açılmış ise sonucunun beklenmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gerekir. Vasiyetnamenin tenfizi davasında öncelikle dava konusu vasiyetnamenin açılıp açılmadığı araştırılarak vasiyetnamenin açılmasına ilişkin kararın kesinleşme tarihi şerhini içerir onaylı sureti ilgili mahkemeden getirtilerek dava dosyası içerisine konulmalıdır....

Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2009/109 Esas 2009/403 Karar sayılı kararı ile açılıp okunduğu tespit edilen vasiyetnamesinin tenfizi ile, ... İli ... İlçesi ... Mahallesi 923 parsel sayılı taşınmazın ...adına olan tapu kaydının iptali ile, davacı adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.Dava; vasiyetnamenin tenfizi istemine ilişkindir.Hukuk Genel Kurulu'nun 13.2.1991 gün 648-65 sayılı kararında vurgulandığı üzere, vasiyetnamenin tenfizi diye adlandırılan davalar bir aynı hakkın tesisi için değil, yalnızca Sulh Hukuk Mahkemesince açılan vasiyetnamenin Türk Medeni Kanunun 596 ve izleyen maddelerinde düzenlenen tebliğ işlemlerinin tamamlanmasından ve gerekli yasal sürelerin geçmesinden sonra, herhangi bir itiraza uğramadığı ve iptalinin istenmediği veya itirazların sonuçsuz kaldığının, bu nedenle de kesinleşmiş olduğunun tesbiti içindir....

    D)İSTİNAF NEDENLERİ: Bir kısım davalılar vekili istinaf dilekçesinde; kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, davanın maktu harca tabi olduğunu, bu nedenle hükmedilen vekalet ücretinin yasaya aykırı olduğunu, miras bırakanın 4 vasiyetname bıraktığını, iradesinin sürekli sakatlandığını, vasiyetin gerçek iradesini yansıtmadığını beyanla kararın bozulmasını talep etmiştir. E)DEELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, vasiyetnamenin tenfizi (yerine getirilmesi) istemine ilişkindir....

    HUSUMETVASİYETNAMENİN TENFİZİ 4721 S. TÜRK MEDENİ KANUNU [ Madde 517 ] 4721 S. TÜRK MEDENİ KANUNU [ Madde 600 ] "İçtihat Metni" Dava dilekçesinde vasiyetnamenin tenfizi istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup, gereği düşünüldü. Davacı G... Eğitim Vakfı vekili dava dilekçesinde, miras bırakan M.Selçuk tarafından düzenlenen 27.08.1998 tarihli vasiyetnamenin tenfizini talep etmiştir. Mahkemece; davanın kabulü ile vasiyetnamenin tenfizine, A... İlçesi 14 no'lu parselin tamamını ve 68 no'lu parselin 7/16 hissesinin tapusunun iptali ile davacı adına tesciline, bankadaki kıymetli eşyaların davacıya iadesine karar verilmiş, hükmü davalı vekili temyiz etmiştir....

      Nitekim, TMK'nın 637. maddesi gereğince "Yasal veya atanmış mirasçı terekeyi veya bazı tereke mallarını elinde bulunduran kimseye karşı mirasçılıktaki üstün hakkını ileri sürerek miras sebebiyle istihkak davası açabilir." Davacı vekilinin 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 637. maddesinde düzenlenen "Yasal veya atanmış mirasçı, terekeyi veya bazı tereke mallarını elinde bulunduran kimseye karşı mirasçılıktaki üstün hakkını ileri sürerek miras sebebiyle istihkak" talebine dayalı alacak isteminde bulunduğu, yine anılan yasanın 639. maddesinde "Miras sebebiyle istihkak davası, davacının kendisinin mirasçı olduğunu ve iyiniyetli davalının terekeyi veya tereke malını elinde bulundurduğunu öğrendiği tarihten başlayarak bir yıl ve her hâlde mirasbırakanın ölümünün veya vasiyetnamenin açılmasının üzerinden on yıl geçmekle zamanaşımına uğrar." hükmünün yer aldığı sabittir....

        Taraflar arasında görülen vasiyetnamenin tenfizi - vasiyetnamenin iptali davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacılar - k.davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Dosyadaki yazılara, bozmaya uyularak hüküm verilmiş olmasına, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak, mahkemece; vasiyetnamenin tenfizi talebinin davalı ...'nın .../... saklı payının dışındaki kısmı ile ilgili olarak davanın kabulü ile vasiyetnamenin tenfizine karar verilmiş ise de; tarafların vasiyetnameye konu mallardaki miras payı oranları belirtilmemiştir....

          Asliye Hukuk Mahkemesi nezdinde açılan vasiyetnamenin tenfizi davasında mahkemece Antalya Asliye Hukuk Mahkemesi'ne yetkisizlik kararı verilmiştir. Bu karara karşı davacı tarafça istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Türk Medeni Kanunu’nun 576. maddesinde “Miras, malvarlığının tamamı için miras bırakanın yerleşim yerinde açılır. Miras bırakanın tasarruflarının iptali veya tenkisi, mirasın paylaştırılması ve miras sebebiyle istihkak davaları bu yerleşim yeri mahkemesinde görülür.” düzenlemesi getirilmiştir. Madde gerekçesinde ise; “miras malları nerede bulunursa bulunsun, miras işlerinin tek elden, yani aynı mahkeme tarafından yürütülmesinin uygun olacağı” düşüncesi ifade edilmiştir. Ayrıca “miras bırakanın ister ölüme bağlı tasarrufları, isterse sağlararası tasarruflarının” bu madde hükmüne tabi olduğu açıklanmıştır....

          Miras, murisin ölüm günündeki hükümlere göre mirasçılara intikal eder ( 4722 S.K. md.17 ). Muris ... 28.07.2000 tarihinde vefat etmiş olup bu durumda 743 sayılı Medeni Kanunun ve yine Medeni Kanunun velayet, vesayet ve miras hükümlerinin uygulanmasına dair Tüzüğün ilgili maddeleri hükümleri gereğince vasiyetnamenin tenfizine karar verilmesi gerekir. Öncelikle vasiyetnamenin usule uygun açılması, diğer mirasçılara tebliğ edilmesi ve gerektiğinde vasiyetnamenin iptali davası açma haklarının tanınması gerekir. Somut olayda, vasiyetnamenin açılmasına karar verilmiş ise de; Bandırma Sulh Hukuk Mahkemesinin 2000/912-2001/144 sayılı dava dosyasında mirasçılardan ... ... ...'ın bekar ve çocuksuz olduğu bildirilmiş, ancak daha sonra ... ... ...'ın 09.11.1997 tarihinde bekar ancak çocuklu (davalı ...'ı) bıraktığı anlaşılmış ve Bandırma Sulh Hukuk Mahkemesinin 05.05.2010 tarih ve 2010/498-458 sayılı kararı ile davalı ...'a veraset belgesi verilmiştir....

            Taraflar arasındaki vasiyetnamenin tenfizi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararın davalı ... tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı ... tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. DAVA Davacı asil dava dilekçesinde; miras bırakanı Mürvet ...'in 27.06.2009 tarihinde vefat ettiğini, miras bırakanın Bolu 2....

              UYAP Entegrasyonu