Davada, 04.10.2007 tarihli vasiyetnamenin tenfizi ile 3149 parseldeki murisin 1/2 payın davacı adına tescili talep edilmektedir. Vasiyetnamenin tenfizi (yerine getirilmesi) davaları, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 13.02.1991 gün, 648-65 sayılı kararında açıklandığı gibi, bir ayni hakkın tesisi için değil, yalnızca Sulh Hukuk Mahkemesince açılıp okunan vasiyetnamenin TMK.nun 595 vd. (MK.nun 535. vd.) maddelerinde düzenlenen tebliğ işlemlerinin tamamlanmasından ve gerekli yasal sürelerin geçmesinden sonra, herhangi bir itiraza uğramadığı ve iptalinin istenmediği (istenmiş ise reddedildiği) bu nedenle de kesinleşmiş olduğunun tespiti içindir. Diğer bir anlatımla, vasiyetnamenin tenfizi, vasiyetnamenin açılıp itiraza uğramadığı veya yapılan itirazların sonuçsuz kaldığının tespitinden ibarettir. Bu tespit başlı başına ayni bir hakkın geçirimini sağlamaz....
Dava, murise ait resmi vasiyetnamenin tenfizi istemine ilişkindir. Hukuk Genel Kurulu'nun 13.2.1991 gün 648- 65 sayılı kararında vurgulandığı üzere, vasiyetnamenin tenfizi diye adlandırılan davalar bir aynı hakkın tesisi için değil, yalnızca Sulh Hukuk Mahkemesince açılan vasiyetnamenin Türk Medeni Kanunun 596 ve izleyen maddelerinde düzenlenen tebliğ işlemlerinin tamamlanmasından ve gerekli yasal sürelerin geçmesinden sonra, herhangi bir itiraza uğramadığı ve iptalinin istenmediği veya itirazların sonuçsuz kaldığının, bu nedenle de kesinleşmiş olduğunun tesbiti içindir. Bu tesbit başlı başına aynı bir hakkın geçirimini sağlamaz. Kendisine belirli bir mal vasiyet edilen kimsenin bu vasiyeti yerine getirmekle yükümlü olan varsa ona, yoksa yasal ve seçilmiş mirasçılara karşı açacağı istihkak davası ile malın kendisine teslimini istemesi gerekir (TMK.md.600)....
Vasiyetname usulünce açılıp, okunma kararının kesinleşmesinden sonra vasiyetnamenin iptali için 1 yıllık hak düşürücü süre işlemeye başlar. Vasiyetnamenin tenfizi ve buna bağlı olarak tapu iptal ile tescil davası vasiyetnamenin açılıp okunduğu, itiraza uğramadan veya itiraz edilmiş ise itirazların reddedilmesi sonucunda kesinleştiğine dair bir tespit davasıdır. Bu tesbit başlı başına aynî bir hakkın geçirimini sağlamaz. Sakarya 2. Sulh Hukuk Mahkemesi 30.05.2013 tarih 2013/141 Esas- 2013/562 Karar sayılı ilamı ile davalı yasal mirasçı tek davalı gösterilmek kaydıyla vasiyetnamenin açılmasına karar verildiği, hükmün 23.07.2013 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır. Sakarya 1. Sulh Hukuk Mahkemesi 20.05.2014 tarih 2014/690 Esas- 2014/717 Karar sayılı veraset ilamıyla, muris H... Y...un evli ve çocuksuz ölümü ile davalı yasal mirasçı eşi dahil 17 (onyedi) mirasçı bırktığının tespit edildiği anlaşılmıştır....
Hukuk Dairesi İLK DERECE MAHKEMESİ : ...Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 29.04.2016 tarihinde verilen dilekçeyle vasiyetnamenin tenfizi talep edilmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 27.06.2019 tarihli hükmün istinaf yoluyla incelenmesi davacı vekili tarafından talep edilmiştir. ... Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesince istinaf talebinin HMK 353/1-b/1 maddesince esastan reddine dair verilen kararın davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içeriğindeki tüm kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: Dava, vasiyetnamenin tenfizi talebine ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TENKİS Taraflar arasında görülen tenkis davası sonunda, yerel mahkemece davanın kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar davacı ve katılma yoluyla davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'un raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, tenkis isteğine ilişkindir. Davacı, evlatlığı olduğu mirasbırakanı ...’un maliki olduğu 2 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki 10 nolu bağımsız bölümü davalıya vasiyet ettiğini, adına kayıtlı başkaca taşınmazın bulunmadığını ileri sürerek, saklı payını aşan bu tasarrufun tenkisine karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın hak düşürücü süre geçtikten sonra açıldığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, iddianın ispatlandığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir....
TMK. 571.maddesi ise; "Tenkis davası açma hakkı, mirasçıların saklı paylarının zedelendiğini öğrendikleri tarihten başlayarak bir yıl ve her halde vasiyetnamelerde açılma tarihinin, diğer tasarruflarda mirasın açılması tarihinin üzerinden on yıl geçmekle düşer. Bir tasarrufun iptali bir öncekinin yürürlüğe girmesini sağlarsa, süreler iptal kararının kesinleşmesi tarihinde işlemeye başlar.Tenkis iddiası, def'i yoluyla her zaman ileri sürülebilir." hükmünü içermektedir. Dava konusu vasiyetnamenin TMK'nun 557. maddesindeki iptal sebeplerinden hiç birini taşımadığı anlaşıldığından, mahkemece, vasiyetnamenin iptali talebinin reddine ilişkin kurulan hükümde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak, davacı yargılama sırasında 05/01/2021 tarihli dilekçe ile tenkis talebinde bulunmuş ve duruşmalarda da bu iddiası için ıslah yapacaklarını mahkemeye bildirmiştir. Tenkis iddiası TMK.nun 571/3.maddesi gereğince def’i yoluyla her zaman ileri sürülebilir....
Bu bağlamda vasiyetnamenin tenfizi davasında davanın kabulüne karar verilmişse, hüküm fıkrası açık olmalı, duraksama yaratmamalıdır. Bu nedenle de hükümde tenfizine karar verilen taşınmazlarda davacıya isabet eden ve iptal edilen payların gösterilmesi gerekir. Vasiyetnamenin tenfizi davaları, ayni bir hak bahşeder nitelikte olduğundan nisbi harca tabidirler. Davanın, harca esas gerçek değerinin dava dilekçesinde belirtilen değil, keşfen belirlenecek değer olacağı da kuşkusuzdur....
Temyiz Sebepleri Kendilerine karşı tapu iptali ve tescil davası açılmasına rağmen dava konusunun vasiyetnamenin tenfizi olduğunu, tanık beyanlarının hükme esas alınamayacağını, vasiyetname açıldıktan 20 yıl sonra tenfizin talep edilemeyeceğini, öncesinde vasiyetnamenin açılması davasında usulüne uygun tebligat yapılmadığını ve vasiyetnamenin mirasçıların her birine okunup anlatılmadığını belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, vasiyetnamenin tenfizi istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 517 nci maddesine göre, miras bırakan bir kimseye onu mirasçı atamaksızın belirli bir mal bırakma yoluyla kazandırmada bulunabilir. Vasiyet alacaklısı kişisel (şahsi) talep hakkına sahiptir. 2. Kendisine muayyen mal vasiyet edilen kişiler vasiyet edenin külli halefi olmayıp, cüz-i halefidir. Miras açıldığı zaman vasiyet edilen mal kendiliğinden vasiyet alacaklılarına geçmez. 3....
Dosya kapsamından, tenfiz davasının 18.4.2007 tarihinde açılmasına rağmen, vasiyetnamenin okunması davasının bu davadan sonra 27.3.2009 tarihinde açıldığı anlaşılmaktadır. Vasiyetnamenin yerine getirilmesi (tenfizi) için herşeyden önce 743 sayılı ... Kanunu Medenisinin 536 ve devamı maddeleri uyarınca vasiyetnamenin açılıp okunması ve aynı kanunun 501.maddesi gereğince vasiyetnamenin iptali davası için yasada gösterilen sürenin geçtiğinin belirlenmesi gerekir. Tenfiz davasından (md.541) önce vasiyetnamenin açılıp okunduğunun tesbiti ile ilgili davanın açılmadığı ve ayrıca vasiyetnamenin iptali ile ilgili zamanaşımı sürelerinin de geçmediği anlaşıldığına göre, bu durumda mahkemece, vasiyetnamenin tenfizi ile ilgili davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile hüküm kurulması doğru görülmemiştir....
Vasiyetnamenin tenfizi ve buna bağlı olarak tapu iptal ile tescil davası vasiyetnamenin açılıp okunduğu, itiraza uğramadan veya itiraz edilmiş ise itirazların reddedilmesi sonucunda kesinleştiğine dair bir tespit davasıdır. Ayrıca, vasiyetnamenin tenfizi ve taşınmazın lehine vasiyet edilen davacı adına tescili için vasiyetnamenin açılıp okunması, tüm mirasçıların vasiyetnameyi itirazsız kabul etmesi veya 1 yıllık hak düşürücü süre içinde vasiyetnamenin iptali ya da tenkis davası açılmış ise sonucunun beklenmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gerekir....