Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPULU TAŞINMAZDA -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre; asıl dava elatmanın önlenmesi, karşı dava ise sebepsiz zenginleşmeden kaynaklı alacak isteğine ilişkin olup sebepsiz zenginleşmeden kaynaklı alacak hakkında verilen kabul kararın temyizine ilişkindir. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 21.01.2013 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 26.01.2013 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.02.2013 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 3. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hal böyle olunca, yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden 3. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 19.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    Taksitli Krediden kaynaklı alacak için davalıdan azami Yıllık % 17,00 Akdi faiz ve bu oranının %100’ü oranında ilavesi ile Yıllık Azami %34,00 oranında temerrüt faizi, 1176-Taksitli Krediden kaynaklı alacak için davalıdan azami Yıllık % 16,50 Akdi faiz, bu oranının %100’ü oranında ilavesi ile Yıllık Azami %33,00 oranına kadar Temerrüt Faizi talep etme hakkının mevcut olduğu, buna karşın davacı bankanın ihtarname ile % 41,6 oranında temerrüt faizi talebinde bulunmuş olduğu, davacı bankanın ... no’lu Taksitli Kredi’den kaynaklı, 21.02.2019 İflas Tarihi itibariyle alacağı; 1.160.477,37.-TL asıl alacak, 176.434,76.-TL Akdi/Temerrüt Faizi, 8.821,74.-TL Gider Vergisi olmak üzere Toplam, 1.345.733,87.-TL olarak hesaplanmış olup, ... no’lu Taksitli Krediye, kredi kat edildikten sonra, 14.02.2019 tarihinde 5.339,65.-TL ve 12.03.2019 tarihinde 80.199,33.-TL olmak üzere toplam, 85.538,98....

      TMK.nun 542.maddesinde; mirasbırakan, vasiyetname için kanunda öngörülen şekillerden birine uymak suretiyle, yeni bir vasiyetname yaparak önceki vasiyetnameden her zaman dönebilir. 543.maddesinde ise, mirasbırakan yok etmek suretiyle de vasiyetnameden dönebilir. Aynı kanunun 544/1.maddesinde, mirasbırakan, önceki vasiyetnamesini ortadan kaldırmaksızın yeni bir vasiyetname yaparsa kuşkuya yer bırakmayacak surette önceki vasiyetnameyi tamamlamadıkça sonraki vasiyetname onun yerini alır. 2.fıkrada, "belirli mal bırakma vasiyetinde vasiyetnamede aksi belirtilmedikçe mirasbırakanın sonradan o mal üzerinde bu vasiyetle bağdaşmayan başka bir tasarrufta bulunmasıyla ortadan kalkar” hükümleri yer almaktadır. Miras bırakan, vasiyette bulunduktan sonra, vasiyetname ile bağdaşmayacak şekilde ölüme bağlı olmayan bir tasarrufla vasiyete konu olan şey üzerinde tasarrufta bulunursa bu davranışı ilk vasiyetten rücu anlamı taşır. Bu hüküm sadece muayyen mal vasiyetleri için geçerlidir....

        Bu alacak, tasarruftan aksi anlaşılmıyorsa vasiyet yükümlüsünün mirası kabul etmesi veya ret hakkının düşmesiyle muaccel olur. Vasiyet alacaklısı, yükümlülüğünü yerine getirmeyen vasiyet yükümlüsüne karşı, vasiyet edilen malın teslimini veya hakkın devrini; vasiyet konusu bir davranış ise, bunun yerine getirilmemesinden doğan zararın giderilmesini dava edebilir." hükmünü içermektedir. Açıklanan madde hükmü uyarınca; vasiyetnameden kaynaklanan kişisel hak, birden fazla kişiye karşı birlikte ileri sürülmeli ve tamamı hakkında tek hüküm verilmelidir. Eş söyleyişle, vasiyetnamenin yerine getirilmesi davalarında, davalılar arasında mecburi dava arkadaşlığı bulunmaktadır. Bu tür dava arkadaşlığında, dava arkadaşları birlikte hareket etmek zorundadır. Öte yandan, zamanaşımı; yasanın öngördüğü belli bir sürenin geçmesiyle, bir hakkın kazanılmasına veya bir borçtan kurtulunmasına olanak veren bir hukuki müessesedir....

          nun 512/son maddesi gereğince mirasbırakanın açık bir yanılması bulunmadığından ve düzenlenmesinden ölüm tarihine kadar miras bırakanın vasiyetnameden dönmediği de anlaşılmakla vasiyetname tam olarak iptal edilemez.Şu durum karşısında TMK.'nun 512/son maddesi gereğince, mirasçılıktan çıkarmaya yönelik ölüme bağlı tasarrufun davacı mirasçının saklı payı dışında (tasarruf nisabı oranında) yerine getirilmesi gerektiği gözetilmeden mahkemece davanın reddedilmesi bozma nedenidir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 04/07/2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            nın adına kayıtlı ... ada ... parsel sayılı taşınmazdaki 1/4 payını önce 05/12/1989 tarihinde düzenlenmiş vasiyetname ile üvey oğlu olan davalıya vasiyet ettiğini, daha sonra 21/07/1998 tarihinde bu vasiyetnameden rücu ederek, vasiyete konu taşınmazdaki payını 04/10/1990 tarihinde tapuda satış göstermek suretiyle davalıya devrettiğini, yine murisin adına kayıtlı ... ada ... parsel sayılı taşınmazını da 15/09/1999 tarihinde satış yolu ile davalıya temlik ettiğini, yapılan işlemlerin mirastan mal kaçırmak amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek dava konusu taşınmazlarının tapu kayıtlarının iptali ile adına tesciline, olmadığı takdirde bedele karar verilmesini istemiş, 30.10.2015 tarihli bilirkişi raporuna karşı beyan dilekçesinde, dava konusu ... ada ... parsel sayılı taşınmazla ilgili talebinin muris ... ve diğer muris ...'ten devredilen payların iptali ile adına tescili olduğunu, dava dilekçesinde sehven sadece muris ...’tan geçen payın yazıldığını beyan etmiştir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki vasiyetnamenin iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı; muris eşinin tanzim ettiği vasiyetnamenin geçersiz olduğunu, murisin mirasa ilişkin saklı paylarını dikkate almadığı, vasiyetnameden çıkarılması için hiçbir yasal neden olmamasına rağmen vasiyetnamede mirasçı olarak gösterilmediğini belirterek, vasiyetnamenin iptalini talep etmiştir. Davalı, vasiyetnamenin iptali için yasal neden olmadığını belirterek, davanın reddini istemiştir. Mahkemece; yazılı bir delil ibraz edilemediği ve vasiyetnamenin iptalini gerektiren herhangi bir sebep ileri sürülmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir....

                -TL alacak talebinde bulunulduğunu, davacı tarafın, bu alacak talebine konu alacak için ilamsız icra takibi yapılmış ise de, takibe konu ve talep dilekçesi ekinde bulunan belgeler alacağı ispatlamaya yeterli olmadığından ve alacak talebi yargılama gerektirdiğinden reddedildiğini, özellikle belirtmek gerekir ki, davacı tarafın, alacak talebinde bulunduğu alacağa konu icra takiplerinin dayanağının, resmi belgeler ile ispatlanması gerektiğini, bu durum çevresinde, davacı tarafın, alacak konusu iddia hususları ispatlaması gerektiğini, davacı tarafın, dava dilekçesinde de, açıklayıcı bilgi verilmediğini, alacağınını nedeni kaynaklandığı ve neye ilişkin olduğu belirtilmediğini, bu durum dahi, davacının alacağının neye ilişkin olduğu belli olmadığını, ibrazı ile alacak başvurusuna göre bilirkişi incelemesine tabi tutulması gerekmekte olup alacak kayıt başvuru dilekçesi ve ekleri ile bu alacağa ilişkin iflas idare memurluğu tarafından verileri alacak kararı kapsamında davacının işbu davasının reddine...

                  ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA GEREKÇELİ KARAR ESAS NO : 2022/39 Esas KARAR NO : 2022/26 DAVA : Alacak (Cari Hesap Veya Ticari Kredi Sözleşmesi Kaynaklı) DAVA TARİHİ : 15/01/2022 KARAR TARİHİ : 19/01/2022 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 19/01/2022 Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Cari Hesap Veya Ticari Kredi Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, Dosya incelemesinde; Davalı Firmanın davacı banka ile imzalamış olduğu Genel Nakdi ve Gayrinakdi Kredi sözleşmelerinden kaynaklanan 63.903, 18 TL borç ile genel nakdi ve gayrinakdi kredi sözleşmelerinden kaynaklanan henüz yasal yükümlülük tutarı ödenmemiş açık çeklerden kaynaklanan 17.355,00 TL riskin depo edilmesi talebini 06/07/2021 tarihinde konkordato komserliğine bildirdiğini ancak davalı firmanın sadece 42.039,559 TL borç bulunduğunu belirterek 21.863,59 TL alacak ile 17.355,00 TL riskin depo edilmesi yönündeki talebinin çekişmeli hale geldiğini alacağın konkordato kapsamına dahil edilerek...

                    ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/115 Esas KARAR NO : 2023/30 DAVA : Alacak (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) DAVA TARİHİ : 10/02/2022 KARAR TARİHİ : 23/01/2023 Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesi ile davalı ile aralarında bir acentelik sözleşmesi olduğunu ve davalının sözleşmeden kaynaklı borçlarını ödemediğini öne sürmüştür. Davalı süresi içerisinde davaya cevap vermemiştir. Arabuluculuk şartının yerine getirildiği görülmüştür. Bilirkişiden asıl ve ek rapor alınarak talep edilen tazminat hesaplanmıştır. Antalya ... İş Mahkemesinin ... esas sayılı dosyası dosya içerisine alınmıştır. Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe; Eldeki davada davacı acentelik sözleşmesine dayalı alacak isteminde bulunmuştur. Bilindiği üzere dava şartları davanın görülmesine engel olan ve yargılamanın her aşamasında gözetilebilen hususlardandır....

                      UYAP Entegrasyonu