Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

B)DAVALININ CEVABININ ÖZETİ: Davalı T4 vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın saklı paya ilişkin tenkis davası olduğunu, davacının bu dava ile mahfuz hisse oranı üzerinden tenkis talebinde bulunduğunu, bunun dışında dava ile ilgisi bulunmayan açıklamaların bu davada dinlenme olanağının bulunmadığını, tenkis davalarının bir başka davaya delil yaratma davası olmadığını, talep edilenin açıkça belirtilmesinin gerektiğini, dava dilekçesinin 6. maddesi dışındaki tüm açıklamaların bu davada dinlenirliği bulunmadığını, aksi durumda davanın reddi gerekeceğini, zira dava dilekçesinde belirtildiği gibi davacının annesinin bir dava açma hakkı bulunması durumunda vasiyetnameye ve tenkise konu bir mal varlığı kalmayacağını, muris Orhan Arıkan'ın Uşak 3. Noterliğinde 17.12.2002 tarihinde 22817 yevmiye no.su ile tanzim ettiği düzenleme şeklinde vasiyetname ile sahibi bulunduğu Uşak ili, Merkez ilçesi Kemalöz 2....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülmekte olan tenkis davası sonucunda verilen hükmün Yargıtayca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ : Davacı; miras bırakanı ve annesi olan ...'ın 12.06.2004 tarihinde vefat ettiğini, sağlığında diğer mirasçılarından mal kaçırmak amacıyla, yapmış olduğu vasiyetname ile sahibi olduğu, ..., ... 122 ada 17 parsel sayılı taşınmazı torunu olan davalıya bıraktığını, bu işlem nedeniyle saklı payının zedelendiğini belirterek, ihlal edilen saklı payı nedeniyle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kastiyle 15.000,00 TL. tenkis bedelinin yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı; saklı pay ihlal kastı ile hareket edilmediğini belirterek davanın reddi gerektiğini savunmuştur....

    ın vekaletname ile murisin banka hesabından çekmiş olduğu paraları yine murisin tedavisi ve bakımı için kullandığını, murisin borçlarını ödediğini, vasiyetname ile davacıların saklı paylarının zedelenmediğini, murisin sağlığında davacı ve diğer mirasçılara kazanımlarda bulunduğunu, saklı payları zedeleme kastı bulunmadığını, bu nedenle tenkis talebinin de yerinde olmadığını savunarak, davanın reddini istemişlerdir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : VASİYETNAMENİN İPTALİ-TENKİS Taraflar arasında görülen vasiyetnamenin iptali, olmadığı takdirde tenkis davası sonunda, yerel mahkemece tenkis isteğinin kabulüne ilişkin olarak verilen karar davacı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...’ün raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, vasiyetnamenin iptali, olmadığı takdirde tenkis isteğine ilişkindir. Asıl davada davacı ... ve birleştirilen davada davacı ..., mirasbırakan ...’ın ... 3. Noterliğince düzenlenen 26/11/2002 tarihli vasiyetname ile adına kayıtlı 1238 ada 4 parsel sayılı taşınmazda bulunan 4 nolu bağımsız bölümünü davalı ...’e vasiyet ettiğini bu durumu ......

        Ancak, davacılar yargılama sırasında 22.11.2012 tarihli ve sonraki dilekçeler ile tenkis talebinde bulunmuşlardır. Tenkis iddiası TMK.nun 571/3.maddesi gereğince def’i yoluyla her zaman ileri sürülebilir. Tenkis def’i, zamanaşımı sürelerine bağlı olmaksızın her zaman ileri sürülebilir (16.Hukuk Dairesi 26.03.2010 tarih, ....., 2.Hukuk Dairesi 14.01.2008 tarih, ....sayılı kararları). Bu durumda, mahkemece; davacıların tenkis talepleri ile ilgili olarak inceleme yapılarak, oluşacak sonucu göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir....

          B)DAVALININ CEVABININ ÖZETİ: Davalılar T5 ve T6 vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın davasını kabul etmediklerini, davacının , murisin çocuklarına karşı vasiyetnamenin iptali davası açtığını, davanın Aydın 1 Asliye Hukuk Mahkemesinde görülerek reddedildiğini, davacının itiraz ettiğini, dosyanın istinafta olduğunu, davacının iddialarının mesnetsiz olduğunu, murisin çocuklarının, murise baskı yaptığı hususunun da bulunmadığını, murisin özgür iradesiyle vasiyetname düzenlediğini, davacının vasiyetname açılıp okunduktan sonra sadece vasiyetnamenin iptalini talep ederek dava açtığını, ve reddedildiğini, tenkis davasının hak düşürücü süre geçtikten sonra açıldığını, hak düşürücü süre geçtikten sonra mirasçının tenkis davası açma hakkının bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

          Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2014/302 Esas sayılı dosyası ile mirasçılarını tebligat yapılmak suretiyle 05/08/2014 tarihinde mahkemece açılarak okunduğunu, vasiyetnamenin içeriğini de kapsayan mahkeme kararının ,murisin eşi Nusret KARAER'E 21/08/2014 tarihinde tebliğ edildiğini, eşinin işbu vasiyetnameye itiraz etmediğini, davacının murisinin, vasiyetçinin eşi Nusret KARAER'in yasal süre içinde vasiyetnamenin iptali talebinin olmadığı gibi vasiyetname kendisine tebliğ edilmesine rağmen tenkis davası açmadığını aksine vasiyetname gereği eşine ait iki taşınmazın intifa hakkını da ölene kadar kullandığını, davacının murisinin hak düşürücü 1yıllık süre içinde iptali ve tenkis davası talebinde bulunmamakla mirasa ilişkin talep hakkını bu şekilde kaybettiğini, taşınmazlardaki intifa hakkı dışında bir hakkının kalmadığını, bu hakkında 2017 yılında ölümüyle son bulduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülmekte olan tenkis davası sonucunda verilen hükmün Yargıtayca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ : Davacılar; miras bırakanları ...'nun 07.10.1999 tarihinde vefat ettiğini, sağlığında 30.10.1987 tarihinde düzenlettirdiği resmi vasiyetname ile, sahibi olduğu Balıkesir, ...'de bulunan altı adet taşınmazın, yeğenleri olan davalılara vasiyet ettiğini, bu işlem nedeniyle saklı paylarının zedelendiğini belirterek, saklı payları oranında vasiyetnamenin tenkisine karar verilmesini talep etmişlerdir. Davalılar, murisin saklı pay ihlal kastıyla hareket etmediğini, davacıların saklı paylarının da zedelenmediğini belirterek davanın reddi gerektiğini savunmuşlardır....

            HUKUK DAİRESİ DAVA TÜRÜ : VASİYETNAMENİN İPTALİ-TENKİS Taraflar arasında görülen davada; Davacı, mirasbırakan anneleri ...'nın 2183 parsel sayılı taşınmazdaki 4/5 payının tamamını, mirasbırakan ...'nın ise 707 parsel sayılı taşınmazının tamamının mirastan mal kaçırmak amacıyla ve muvazaalı olarak davalı oğluna satış suretiyle temlik ettiğini ileri sürerek bu taşınmazlar yönünden miraspayı oranında iptal tescile, 104 ada 146 parsel, 148 ada 11 parsel, 104 ada 32 parsel, 104 ada 63 parsel sayılı taşınmazların mirasbırakan babaları ...'nın bakılmayarak ortada bırakılacağına dair uygulanan baskı ve korkunun etkisi ile iradesinin fesada uğratıldığını, vasiyetname yapmış iken tekrar bağış yapmasının makul olmadığını ileri sürerek anılan taşınmazlar yönünden irade fesadı nedeniyle bağışlamanın iptali ile payı oranında adına tesciline, olmazsa tenkise, 722 (103 ada 50) ve 825 (104 ada 156) parsel sayılı taşınmazların mirasbırakan ...'nın Edirne 4....

              Davacı vekili dava dilekçesinde, öncelikle tenkis hukuksal nedenine dayalı saklı pay oranında tapu iptali ve tescil, uygun görülmemesi durumunda ikinci kademede tenkis hukuksal nedenine dayalı saklı pay oranında alacak talebinde bulunmuştur. 3. Tenkis davasını Türk Medeni Kanunu'nun 560 ıncı maddesine göre, saklı pay sahibi mirasçılar açabilir. Davacı ise, miras bırakan Sıtkıye Yüksel Karaer'in saklı pay sahibi mirasçısı değildir. Davacı vekili, tenkis davasını müvekkilinin babası ...'in saklı payına dayanarak açmıştır. Tenkis davası için öngörülen hak düşürücü süre dolmadan önce ölen saklı pay sahibi mirasçının, tenkis davasını açma hakkı kendi mirasçısına halefiyet yolu ile geçer (Ömer Uğur Gençcan, Miras Hukuku, Yetkin Yayınları, Ankara, 2021, 5. Baskı, sayfa 761). 4. Hâl böyle olunca, saklı pay sahibi mirasçı ...'in ölüm tarihi itibari ile tenkis davasını açması için öngörülen hak düşürücü sürenin geçip geçmediği hususu önem kazanmaktadır....

                UYAP Entegrasyonu