"İçtihat Metni"Daire : ALTINCI DAİRE Karar Yılı : 1982 Karar No : 3761 Esas Yılı : 1978 Esas No : 1400 Karar Tarihi : 17/11/982 YOL AÇILMASI SIRASINDA AĞIR İNŞAAT ARAÇLARININ GELİŞİGÜZEL BİR BİÇİMDE ÇALIŞTIRILMASI NEDENİYLE DAVACILARA VERİLEN ZARARIN BELEDİYECE TAZMİNİ GEREKTİĞİ HK. < Dava, belediyece yol açılması sırasında ağır inşaat araçlarının gelişi güzel biçimde çalıştırılması nedeniyle davacıların yapıları ile müştemilatlarında meydana gelen ve Sulh Hukuk Mahkemesi aracılığıyla yaptırılan tesbit sonucu düzenlenen bilirkişi raporuyla saptanmış olan davacılardan ... için ... lira, ... için ... lira zararın yasal faizi ile birlikte tazminine karar verilmesi isteğiyle açılmıştır. Anayasanın 125.maddesine göre İdare, kendi eylem ve işlemlerinden doğan zararları ödemekle yükümlüdür. Olayda da, davalı idarece yol açma çalışmaları sırasında davacılardan ...'...
ÖLÜ KİŞİ ALEYHİNE DAVA AÇILMASI 4721 S. TÜRK MEDENİ KANUNU [ Madde 28 ] 3402 S. KADASTRO KANUNU [ Madde 12 ] "İçtihat Metni" M.... Ş… ….. ile M.... K… ……. mirasçıları, dahili davalılar İ… …… K… ……. ve müşterekleri aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının reddine dair Söğüt Sulh Hukuk Mahkemesinden verilen 30.07.2009 gün ve 347/232 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, kazanmayı sağlayan zilyetliğe dayalı olarak 644 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile adına tapuya tesciline karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 12/3 maddesinde belirtilen 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçmiş bulunması nedeniyle davanın reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Dava konusu 644 parsel sayılı taşınmaz, 31.7.1973 tarihinde kadastro yoluyla M.... K...... adına tapuya tescil edilmiştir....
Somut olayda, davacılar, dedelerine ait dava konusu vasiyetnameyi 2011 yılında tesadüfen mirasçının eşyaları arasında bulduklarını ve bunun üzerine vasiyetnamenin açılması talebi ile Sulh Hukuk Mahkemesine başvurduklarını belirtmekte olup, dosya kapsamında mirasçıların bu vasiyetnameyi daha önce öğrendiklerine dair bir iddia ve ispatta bulunulmamış, ayrıca dava konusu vasiyetname resmi olarak düzenlenmiş bir vasiyetname olsa da, ilgili noter tarafından murisin ölümü üzerine Sulh Hukuk Mahkemesi'ne ihbarda bulunulduğuna dair bir belgeye de rastlanmamıştır....
Noterliğinin 11.05.2006 tarih ve 16927 yevmiye numaralı vasiyetnamelerin yerine getirilmesini ancak öncesinde, vasiyetnameye konu taşınmazda davalı T7 adına kayıtlı ve muris tarafından 23.10.1997 tarihli vasiyetname düzenlenmeden önce 19.09.1997 tarihinde davalı T7'ya devredilen 143/265 hissenin de, 23.10.1997 tarihli vasiyetname içeriğinde ve davalı T7 vekilinin daha önce Konya 2....
Dava konusu düzenleme şeklinde vasiyetname incelendiğinde; vasiyetnamenin davet üzerine noter tarafından .... Eğitim Araştırma Hastanesinde tanzim edildiği, birinci sayfasında vasiyet eden ...'...
Mahkemece; "Dava, vasiyetnamenin iptali istemine ilişkindir. 4271 sayılı TMK'nun 542.maddesinde; mirasbırakan, vasiyetname için kanunda öngörülen şekillerden birine uymak suretiyle, yeni bir vasiyetname yaparak önceki vasiyetnameden her zaman dönebilir. 543.maddesinde ise, mirasbırakan yok etmek suretiyle de vasiyetnameden dönebilir. Aynı kanunun 544/1.maddesinde, mirasbırakan, önceki vasiyetnamesini ortadan kaldırmaksızın yeni bir vasiyetname yaparsa kuşkuya yer bırakmayacak surette önceki vasiyetnameyi tamamlamadıkça sonraki vasiyetname onun yerini alır. 2.fıkrada, '' belirli mal bırakma vasiyetinde vasiyetnamede aksi belirtilmedikçe mirasbırakanın sonradan o mal üzerinde bu vasyetle bağdaşmayan başka bir tasarrufta bulunmasıyla ortadan kalkar.'' hükümleri yer almaktadır....
vasiyetnamenin resmi bir vasiyetname olduğunu, resmi vasiyetnamelerin noterde düzenlendiğini, buna göre vasiyetname düzenleme şeklinde yapılan bir noter işlemi olup, Noterlik Kanunu 86. madesinde de belirtildiği üzere "Tutanağın, ilgilinin gerçek isteği hakkındaki beyanı yazıldıktan sonra okuması için kendisine verilir....
SHM 2012/1487 Esasındaki vasiyetname açılması davasında müvekkillerine yapına tebligatlar ile müvekkillerinin babası T8 noterden 06/12/2005 tarihinde 33756 yevmiye ile düzenleme şeklinde vasiyetname düzenlettiğini, vasiyetname ile kazanımda bulunanların T6 ile T4 İşletme ve İştirakler Daire Başkanlığına bağlı Huzurevi Şube Müdürlüğünü temsilen T4 olduğunu, murisin düzenlettiği vasiyetnamede tanıklık yapan kişilerin T6'ın kayın hısmı veya kardeşi olduğunu düşündüklerini, noter imzasının ilgili notere ait olmadığını düşündüklerini, öncelikle bu yönlerden vasiyetnamenin iptali gerektiğini, miras bırakanın akli melekelerinin normal ve hukuki işlem yapmaya ehil olduğuna dair Kayseri Devlet Hastanesinden verilen 05/12/2005 gün 21287 nolu raporun gerekli tetkikler yapılmadan verilen bir rapor olduğunu, murisin işlem tarihi itibari ile ehliyetli olup olmadığının saptanması gerektiğini, medeni kanunda sınırlı olarak sayılan vasiyetname iptali sebeplerinden birinin tasarrufun yanılma, aldatma, korkutma...
İstinaf Sebepleri Davacılar vekilleri tarafından ayrı ayrı verilen aynı içerikli istinaf dilekçelerinde özetle; mahkemece yapılan değerlendirmenin eksik ve hatalı olduğunu, murisin 82 yaşında vefat ettiğini ve vasiyetnamenin düzenlendiği tarihte 77 yaşında olduğunu, murisin uzun yıllar çeşitli rahatsızlıkları nedeniyle tedavi gördüğünü, murisin gerek yaşına bağlı olarak gerekse kullandığı sağlık sorunlarına bağlı ilaçların tesiri ile muhakeme yeteneğinin oldukça azaldığını, bu durumun tanıklarca ifade edildiğini, Adli Tıp Üst Kurulundan veya Adli Tıp Genel Kurulundan yeniden rapor aldırılmamış olmasının eksik ve hatalı inceleme olduğunu, murisin davalı tarafça yanıltıldığını ve vasiyetname düzenlemeye zorlandığını, bu hususların mahkemece değerlendirilmediğini, murisin vasiyetname tarihinde bir danışmana muhtaç olduğunu, yasal danışman olmaksızın yapılmış vasiyetname işlemi sırasında tam bir fiil ehliyetine sahip olduğunun kabul edilemeyeceğini belirterek, İlk Derece Mahkemesi kararının...
in mirasçıları adına tesciline karar verildiğini, bu karar gereğince terekeye geri dönen taşınmazların mirasçılar adına değil, bu karar ile birlikte tekrar gündeme gelen dava konusu vasiyetname gereğince adlarına tescilinin gerektiğini ileri sürerek; mirasbırakana ait vasiyetnamenin yerine getirilmesi ile vasiyetname konusu taşınmazların adlarına tescilini talep etmişlerdir. Davalı; mirasbırakanın dava konusu vasiyetnamenin tanziminden sonra vasiyete konu aynı taşınmazları bu kez muvazaalı satış işlemleri ile davacılar adına satış sureti ile devrettiğini, vasiyetnameden sonra gerçekleştirilen sağlararası tasarruflar ile vasiyetnamenin geçersiz kılındığını savunarak, davanın reddini istemiştir....