Muhatabın beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi olarak kabul edilir. Borçlunun kendisine gönderilen tebligatın usulsüz olduğunu ileri sürerek icra mahkemesine başvurması “şikayet” niteliğindedir. İİK’nun 16/1. maddesi gereğince de şikayetin öğrenme tarihinden itibaren 7 günlük sürede yapılması zorunludur. Somut olayda, borçluya ödeme emri tebligatı dışında kıymet takdiri raporunun da tebliğ edildiği, borçlunun şikayet dilekçesinde kıymet takdir raporu tebliğ işleminin usulsüzlüğüne yönelik bir iddiasının bulunmadığı anlaşılmıştır. Buna göre, Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince borçlunun ödeme emrinden en geç kıymet takdir raporunun tebliğ edildiği 26.5.2014 tarihinde haberdar olduğu kabul edilmelidir....
Davanın konusu, usulsüz tebliğ şikayeti ve takip konusu bononun kambiyo senedi vasfını taşımadığına yöneliktir. Ödeme emri davacı borçlu adına 23/12/2015 tarihinde tebliğ edilmiştir. Usulsüz tebliğ şikayeti İİK 16. maddeye göre, ıttıla tarihinden itibaren 7 gün içinde yapılması gerekir. Davacı tarafından icra dosyasından 12/02/2020 tarihinde haberdar olduğu, ileri sürülmüş ise de, davacının 20/05/2019 tarihinde icra dosyasından dilekçe ile fotokopi talep ettiği, ayrıca dosyada düzenlenen bilirkişi raporunu davacıya 11/12/2019 tarihinde usulüne uygun tebliğ edildiği gözetildiğinde, davacının icra dosyasından 12/02/2020 tarihinde öğrendiği iddiası hukuken yerinde değildir. Davacının icra dosyasından 20/05/2019 tarihinde haberdar olduğu gözetildiğinde ıttıla tarihinden 7 günlük süre geçtikten sonra 13/02/2020 tarihinde dava açılması sebebiyle usulsüz tebliğ şikayeti süresi içinde yapılmamıştır....
takdir raporu kesinleşmediğinden İİK 134. maddesi uyarınca ihalenin feshi gerektiğini, Yargıtay'ın yerleşik içtihatlarına göre, kıymet takdiri raporunun usulsüz tebliğ edilmesinin başlı başına ihalenin feshi sebebi olduğunu ileri sürerek davanın kabulüne, İstanbul Anadolu Gayrimenkul Satış İcra Dairesi 2021/631 E. sayılı dosyasında yapılan 09.02.2022 tarihli ihalenin feshine karar verilmesini talep etmiştir....
Her ne kadar satış ilanı tebliğ tarihinde borçlunun mernis adresi olmasa da, takip dosyasında borçlunun bilinen adresi olan (kredi sözleşmesi ve hesap kat ihtarında geçen) Billur Sokak no.31/10 Kavaklıdere Ankara adresine daha önce usulüne uygun bir tebligat yapılmamıştır. Bu nedenle Tebligat Kanunu'nun 35. maddesine göre yapılan satış ilanı tebliğ işlemi de usulsüzdür. İİK'nun 128/a madddesi uyarınca kıymet takdirinin tebliğ edildiği ilgililer raporun tebliğinden itibaren 7 gün içinde raporu düzenleten icra dairesinin bulunduğu yerdeki icra mahkemesinde şikayette bulunabilirler. Kıymet takdir raporu borçluya usulüne uygun tebliğ edilmediği ve takip dosyasında da borçlunun kıymet takdirine muttali olduğuna dair herhangi bir işlem bulunmadığı için, kıymet takdirine ilişkin hususların ihalenin feshi davası sırasında mahkemece değerlendirilmesi gerekmektedir....
kıymet takdirinin usulsüz olduğunu ve itiraz ettiklerini, ağaç sayısının tam olarak değinilmediğini, yeniden kıymet takdirinin yapılması gerektiğini, satış kararının ise köyde ilanının yapılmadığını, satışın düştüğünün bildirildiği ve sehven bu kararın alındığını ve taşınmazın satışına dair çelişki oluşturduğunu, taşınmazın tarımsal işlerde kullanıldığını ve satışın büyük mağduriyetlere neden olacağını belirterek, satışın tedbiren durdurulmasını, usulsüz tebliğ işleminin kabulünü, yeniden kıymet takdiri yapılmasını ve satış işlemlerinin iptaline karar verilmesini istemiştir....
UYAP üzerinden yapılan incelemede, davacının aynı takip ve talimat dosyasından çıkartılan icra emri, kıymet takdiri raporu ve satış ilanının usulsüz tebliği şikayeti ile birlikte kıymet tadirine itirazına ilişkin olarak daha önce 30/01/2017 tarihinde İstanbul 7. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2017/137 esas sayılı dosyasında dava açtığı, Mahkeme'nin 07/11/2017 tarih, 2017/1237 karar sayılı kararı ile "1- İcra emrinin usulsüz tebliği ile kıymet takdiri raporunun usulsüz tebliğine ilişkin şikayeti bu tebligatları çıkaran İstanbul Anadolu 10....
Maddesi gereğince tebliğ evrakı kime verilmiş ise onun imzası ile tebliğ memurunun adı,soyadı ve imzasını ihtiva etmesinin zorunlu olduğunu, davaya konu tebliğ işleminde muhtar imzası bulunmadığını, ayrıca Tebligat Kanununun Uygulanması Dair Yönetmeliğin 16/2 ve 79/2. Maddeleri gereğince açık mavi renkteki zarf ile tebliğin yapılmadığını, ayrıca tebliğin TK 21/1 maddesi uygulanmadan ilk seferde doğrudan TK 21/2. Maddesine göre yapılmış olduğunu beyanla, davanın kabulü ile kıymet takdiri raporunun müvekkiline usulsüz tebliğ edildiğinin tespiti ile öğrenme tarihi olan 15/05/2019 tarihinin tebliğ tarihi olarak kabulüne, kıymet takdirinin usulsüz kesinleştirilmesi nedeni ile satış kararının iptaline karar verilmesini istemiştir. YANIT : Davalı vekili cevap dilekçesi ve cevap dilekçesine ek dilekçesinde davacı tarafından Denizli 2....
İİK'nun 82. maddesinin birinci fıkrasının 12. bendi gereğince haczedilmezlik şikayeti, aynı Kanun'un 16/1. maddesine göre 7 günlük süreye tâbidir. Şikayet konusu haciz işlemi, şikayette bulunana tebliğ edilmiş ise süre tebliğ tarihinden, eğer haciz işlemi tebliğ edilmemişse haciz işleminin öğrenilmesinden itibaren başlar. Bu tarihin aksi ancak yazılı belge ile ispatlanabilir. Borçlu, meskeniyet şikayeti ile birlikte haciz işlemi tebliğinin usulsüz olduğunu ileri sürerse, öncelikli olarak haciz işlemi tebliğinin usulüne uygun olup olmadığının denetlenmesi, usulsüz olduğunun saptanması ve borçlunun, haczi öğrenme tarihine göre 7 gün içinde meskeniyet şikayetinde bulunduğunun anlaşılması durumunda işin esasının incelenmesi gerekir....
İhalenin feshini isteyen borçlular, kendileri dışındaki diğer ilgililere satış ilanının tebliğ edilmediği hususunun ihalenin feshi sebebi olarak ileri süremez. Kaldı ki kendisine kıymet taktiri ve satış ilanının tebliğ edilmediğini ileri süren ... tapudaki igili kişilerden olmadığından, İİK'nun 127. maddesi uyarınca kendisine satış ilanı ve kıymet takdir raporunun tebliği de gerekmez. Öte yandan şikayetçi borçlulara yapılan kıymet takdir tebliği işlemi usulüne uygundur. Kıymet takdir tebliği işlemi usulsüz bile olsa, borçlular en geç kymet takdir raporuna, satış ilanı tebliği ile muttali olacağından, o tarihten itibaren İİK'nun 128/a maddesinde öngörülen 7 günlük yasal sürede kıymet takdirine itiraz edilmemiş ise; kıymet takdir işleminin usulsüz tebliğ edilmesi hususu tek başına ihalenin feshi sebebi oluşturmaz....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece taşınmaza 25.04.2019 tarihinde haciz konulduğu, borçluya 103 davetiyesi tebliğ edilmediği, borçlu tarafa 25.07.2019 tarihli evrakların tebliğ edildiği tebligatın ekinde her ne kadar genel haciz evrakı yazılmış ise de dosya açıldığında bilirkişi raporunun olduğu UYAP sorgulamasında görüldüğünden şikayet eden borçluya kıymet takdir raporunun gönderildiği, taşınmaza konulan hacizin kıymet takdir raporunun kendilerine gönderildiği tarihte öğrenildiği, meskeniyet şikayetinin de yasal 7 günlük sürede yapılamamış olduğu anlaşıldığından şikayetin reddine karar verilmiştir....