Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İİK'nun 65. maddesinde düzenlenen gecikmiş itiraz, tebligatın usulüne uygun olarak yapılmış olması, ancak muhatabın bir engel nedeniyle süresinde itiraz edememiş olması halinde söz konusu olur. Borçlunun, dilekçesinde gecikmiş itiraz deyimini kullanmış olması, hukuki tavsifin hakime ait olması nedeniyle sonuca etkili değildir. 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 12. maddesine göre, hükmi şahıslara tebligat selahiyetli mümessillerine, bunlar birden fazla ise yalnız birine yapılır. Aynı Kanunun 13. maddesine göre de, tebliğ yapılacak bu kişiler, herhangi bir sebeple mutad iş saatlerinde işyerinde bulunmadıkları veya o sırada evrakı bizzat alamayacak bir halde oldukları takdirde, tebliğ orada hazır bulunan memur veya müstahdemlerinden birine yapılır....

Tebliğ işleminin usulsüzlüğü iddiasının yasal dayanağı İİK'nun 16. maddesi olup, bu yöndeki şikayetin, aynı maddenin 1. fıkrası uyarınca usulsüz tebliğ işleminin öğrenildiği tarihten itibaren yedi gün içerisinde ...... mahkemesine yapılması zorunludur. Somut olayda, borçlunun ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz yapıldığını ileri sürerek 23.03.2016 tarihinde şikayet yoluyla ...... mahkemesine başvurduğu ve usulsüz tebligattan 18.03.2016 tarihinde haberdar olduğunu beyan ettiği anlaşılmaktadır. Öte yandan, borçlunun ödeme emri tebligatından daha önce haberdar olduğu alacaklı tarafça iddia ve ispat edilmediği gibi ...... dosyasında da bu yönde bir belge ve bilgi bulunmamaktadır....

    talep ettiği, icra dairesince 24.07.2015 tarihli işlemle borçlu tarafta kalan tebligat parçasındaki tarih veya PTT’nin web sitesindeki sorgulamada yazan tarihin değerlendirilmesinin yargılamayı gerektirdiği gerekçesi ile talebin reddine karar verildiği, borçlu vekilinin 05.08.2015 tarihinde şikâyet yolu ile icra mahkemesine başvurarak ödeme emri tebligat mazbatasında tebliğ tarihinin posta memuru tarafından sehven 04.05.2015 tarihi olarak yazıldığını, ödeme emri tebliğ tarihinin 05.05.2015 olduğunu, ayrıca ödeme emrinin de usulsüz tebliğ edildiğini ileri sürerek şikâyetin kabulü ile takibe süresinde itiraz edilmiş olmasına rağmen takibin durdurulmasına yönelik talebin reddine ilişkin icra dairesinin 24.07.2015 tarihli işleminin kaldırılmasına ve tebliğ tarihinin tespiti ile takibin durdurulmasına karar verilmesini talep ettiği, icra mahkemesince istemin ödeme emri tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olan 05.05.2015 tarihi olarak düzeltilmesine ilişkin usulsüz tebliğ şikâyeti şeklinde nitelendirildiği...

      İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince; "Somut olayda takip dayanağı belgelerin incelenmesinden, borçlunun kredi sözleşmesinde bildirilen adresine, hesap kat ihtarının tebliğe çıkarıldığı, muhatabın iş takibinde olması nedeniyle daimi çalışan Necati Akbal'a tebliğ edildi şerhiyle tebligatın tebliğ edildiği, muhatap şirketin daha sonrasında icra emrinin de aynı adreste aynı şekilde muhatap şirkete tebliğ edildiği anlaşılmış olup davacı tarafın ihtarnamenin usulsüz tebliğ edildiği itirazının yerinde olmadığı,İİK'nun 149/a maddesi göndermesi ile uygulanması gereken aynı kanunun 33/1- 2 maddesine göre itfa ve imhal nedeniyle icranın geri bırakılması talep edilmediği, hesap kat ihtarlarının usulüne uygun tebliğ edildiği anlaşılarak davanın reddine" karar verildiği görülmüştür....

      İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 08/11/2022 NUMARASI : 2022/877 ESAS - 2022/985 KARAR DAVA KONUSU : Şikayet, İmzaya ve Borca İtiraz KARAR : Yukarıda ayrıntıları belirtilen mahkeme kararının süresi içinde istinafen incelenmesi davacı tarafından talep edilmekle, görevlendirilen Üye Hakim tarafından hazırlanan rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonucunda duruşma açılmaksızın gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı borçlu vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafından müvekkili aleyhine İstanbul 18.İcra Müdürlüğünün 2022/17714 esas sayılı dosyası ile başlatılan kambiyo senetlerine özgü takipte, müvekkiline gönderilen ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğini, usulsüz tebliğ şikayetinin süresiz şikayet hallerinden olduğunu, protesto çekilmediğinden davalının müvekkiline müracaat hakkı bulunmadığını, imzaya, borca ve fer'ilerine itiraz ettiklerini beyanla takibin iptaline karar verilmesini talep etmiştir....

      İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, takip dayanağı hesap kat ihtarının 19/12/2018 tarihinde muhatabın işte olması sebebiyle aynı konutta eşi Yüksel Tekekoğluna tebliğ edildiğinin görüldüğü, anılan tebligatın usulüne uygun olduğu, davacı borçlu tebligattaki atılı imzanın eşine ait olmadığı yönünde itiraz etmiş ise de 3.kişinin atılı imzasına itiraz edemeyeceğinden bu itirazın yerinde olmadığı, takip dayanağı hesap kat ihtarının usulüne uygun tebliğ edildiği, İİK.'...

      Ödeme emri borçluya 23/12/2014 tarihinde tebliğ olunmuş, borçlu 25/02/15 tarihinde itiraz etmiştir. İcra müdürü itirazın yasal süreden sonra yapılması nedeniyle reddine karar vermiş, davalı borçlu tebligatın usulsüz olduğundan bahisle şikayet yoluyla tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olduğunun belirlenmesi isteminde bulunmuştur. Buna ilişkin dava sayılı kararı ile reddedilmiş ancak kesinleşmemiştir. Davalı borçlunun ödeme emrinin tebliğinden itibaren yasal 7 günlük süreden sonra itiraz etmesi nedeniyle temerrüt nedeniyle tahliyesine karar verilmiş ise de davalı borçlu tarafından ödeme emri tebliğinin usulsüz olduğuna dair.... İcra Mahkemesinin 2015/217-249 sayılı dava dosyasının sonucunun beklenmesi ve ondan sonra bir karar verilmesi için kararın bozulması gerekmiştir....

        Takip dosyasının incelenmesinde davacı üçüncü kişiye 89/1 haciz ihbarnamesinin 04.03.2022 tarihinde, usulsüz tebliğ iddiasına konu 89/2 haciz ihbarnamesinin 22.03.2022 tarihinde ve nihayet 89/3 haciz ihbarnamesinin ise 04.04.2022 tarihinde tebliğ edildiği, davacı tarafça 89/3 haciz ihbarnamesinin usulsüz tebliğ edildiğine yönelik iddiasının bulunmadığı anlaşılmaktadır. 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 32. maddesi gereğince tebligatın usulsüz olması halinde muhatabı tebliğden haberdar olmuş ise tebliğ muteber sayılır. Muhatabın beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi olarak kabul edilir. Öte yandan tebligatın usulsüz olduğunu ileri sürerek icra mahkemesine başvurması “şikayet” olup, İİK’nun 16/1. maddesi gereğince şikayetin öğrenme tarihinden itibaren 7 günlük sürede yapılması gereklidir. Somut olayda, üçüncü kişi davacıya ikinci haciz ihbarnamesinin 22.03.2022, üçüncü haciz ihbarnamesinin ise 04.04.2022 tarihinde tebliğ edildiği icra dosyası kapsamından anlaşılmaktadır....

        etmek üzere 20.02.2020 tarihinde müvekkillerinin tümü bakımından bu şekilde borca itiraz etmek taraflarınca uygun görüldüğünü, her ne kadar müvekkillerinin Süren Sezer ile Avedis Sezer, kendilerine tebliğ edilen ödeme emrini 19.02.2020 tarihinde tebellüğ etmişse de müvekkillerinin T1'e ödeme emri tebliğ edilmediğini, daha sonra 17.03.2021 tarihinde müvekkili T1 bakımından takip, hukuka aykırı olarak kesinleştirilmiş olup; 17.03.2021 tarihinde müvekkil hakkında haciz işlemi gerçekleştirildiğini, dosya ve mezkûr haciz tutanağı üzerinde yapmış olduğumuz tetkikler neticesinde müvekkili T1'e tebliğ edildiği belirtilen ödeme emrinin, usulsüz olarak tebliğ edilmiş olduğu taraflarınca fark edilmiş; hemen akabinde işbu dilekçemiz ile de usulsüz tebligatın ve ödeme emrinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir....

        Görüldüğü üzere, usulsüz yapılan tebliğ, mutlaka batıl olmayıp, muhatap tarafından öğrenildiği tarihte geçerli olacaktır (HGK'nun 05.06.1991 tarih, 1991/12-258 E.-1991/344 K. sayılı kararı). Bu madde hükmünün uygulanabilmesi için ise usulsüz de olsa bir tebligatın varlığı ön koşuldur. Somut olayda, borçlulara tebliğ edilen ödeme emri tebliğ mazbatalarının incelenmesinde; muhatapların tevziat saatlerinde bulunmamaları nedeniyle tebliğ mazbatalarının muhtara bırakıldıklarının bildirildiği, fakat Tebligat Kanunu 21. madde gereği gerekli araştırmaların yapılmadığı anlaşıldığından, anılan tebliğ işlemlerinin usulsüz olduğu görülmektedir. Öte yandan, tebliğ işleminin usulsüzlüğü iddiasının yasal dayanağı İİK'nun 16. maddesi olup, bu yöndeki şikayetin, aynı maddenin 1. fıkrası uyarınca usulsüz tebliğ işleminin öğrenildiği tarihten itibaren 7 gün içerisinde icra mahkemesine yapılması zorunludur....

          UYAP Entegrasyonu