in tebliğ tarihinde tebligatı borçluya teslim ettiğine dair tanıklık beyanı gereğince, borçlunun, şikayete konu tebligatın tebliğ edildiği tarihte takibe muttali olduğunun kabulü gerektiğini, öte yandan başka bir takip dosyasında başlatılan ipotekli takip nedeniyle ipotek alacaklısı banka ile yapılan sulh görüşmeleri nedeniyle de borçlunun takipten daha önceden haberdar olduğunun açık olduğunu, buna göre şikayetin yasal süresi içerisinde yapılmadığını, borçlu ile ailesinin aynı binada yaşaması nedeniyle salt altlı üstlü oturmalarının tebligatı usulsüz hale getireceği yönündeki gerekçenin aşırı şekilci olduğunu ileri sürerek, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir. C....
Öte yandan, İİK'nun 269. maddesinde; takibin adi kiralara veya hasılat kiralarına ilişkin olması halinde borçluya gönderilen ödeme emrinin tebliği üzerine, borçlunun, ödeme emrinin tebliğinden (yada usulsüz tebligat nedeniyle takipten haberdar olduğu tarihten) itibaren 7 gün içinde, itiraz nedenlerini 62. madde hükümleri dahilinde icra dairesine bildirmesi ile (usulsüz tebligat nedeniyle geç yapılmış itirazlarda icra mahkemesine yapmış olduğu usulsüz tebligat şikayetinin kabulü halinde) icra takibinin durdurulmasına karar verileceği düzenlenmiş olup, mahkemece, usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile birlikte icra takibinin durdurulmasına da karar verilmesi doğru bulunmamıştır....
Hukuk Genel Kurulu'nun 05.06.1991 tarih ve 1991/12-258 Esas ve 1991/344 Karar sayılı ilamında da açıklandığı üzere "... usulsüz tebliğ işlemini öğrenen muhatabın, bu tebliği öğrendiği tarihten itibaren yedi gün içinde şikayet yolu ile tebligatın usulsüzlüğünü, icra mahkemesi önüne getirmesi" gerekli olup, bu durumda, usulsüz tebliğ şikayeti, 7 günlük süreden sonra yapılmış olmakla icra emri tebliğ işlemi kesinleşmiştir. Bu durumda Mahkemece, usulsüz tebliğ ve diğer şikayetlerin süre aşımından reddi gerekirken işin esasının incelenerek yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olup, kararın bu nedenle bozulması gerekirken onandığı anlaşılmakla; alacaklı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü gerekmiştir....
Borçlu icra mahkemesine başvurusunda satış ilanı tebliğ işleminin usulsüz olduğunu ileri sürdüğüne göre, şikayetin süresinde olup olmadığının tayinde borçluya satış ilanı tebliğ işleminin usulüne uygun olup olmadığı önem arzetmektedir. Buna göre mahkemece öncelikle borçluya satış ilanı tebliğ işleminin usulüne uygun olup olmadığı, usulsüz ise şikayetin öğrenme tarihine göre yedi günlük sürede yapılıp yapılmadığı belirlenerek, oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken bu konuda inceleme yapılmadan eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 29/02/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi. GB...
-K. sayılı ilamı ile usulsüz tebliğ nedeniyle ödeme emrinin tebliğ tarihinin 28/08/2012 tarihi olarak düzeltilmesine karar verildiği, böylece ihalenin takip kesinleşmeden yapıldığı gerekçesiyle istemin kabulüne karar verilmiştir. Borçluya yapılan ödeme emri tebliğinin usulsüz olduğu tespit edildiğine göre, aynı adrese 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 35. maddesine göre yapılan satış ilanı tebliği de usulsüzdür.İİK'nun 127. maddesi gereğince taşınmaz satışlarında, satış ilanının bir örneği borçluya tebliğ edilmelidir. Borçluya satış ilanının tebliğ edilmemiş olması veya usulsüz tebliğ edilmesi başlı başına ihalenin feshi sebebidir. O halde mahkemece istemin bu nedenle kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile kabulü yönünde hüküm tesisi isabetsiz ise de sonuçta istem kabul edildiğinden sonucu doğru mahkeme kararının onanması gerekmiştir.SONUÇ: İhale alıcısının temyiz itirazlarının reddi ile sonucu doğru mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.'...
İcra Müdürlüğünün 2019/197 talimat sayılı dosyasında davacı borçlulara gayrimenkul satış ilanının tebliğe çıkartıldığı ve davacı borçlu T1 çıkartılan satış ilanına ilişkin davetiyenin davacının Ergenekon mahallesi 479 sokak No:24 D:9 Yenimahalle ANKARA adresinde davacı borçluya tebliğ edilmiş olduğu, borçluya bu tebligatın çarşıya gittiğinden muhtara tebliğ edildiğinin şerh verildiği, tebliğ işlemlerinin bu haliyle TK 21/1 ve Tebligat Kanunu'nun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 30/1. maddesinde düzenlenen hükümlere uygun yapılmadığından yapılan tebliğ işlemlerinin bu nedenle usulsüz olduğu, borçlulara satış ilanının tebliğ edilmemiş olması veya usulsüz tebliğ edilmesi başlı başına ihalenin feshi sebebi olup, borçluya ve varsa vekiline satış ilanının tebliğ edilmemesi veya usulsüz tebliğ edilmesi de aynı hukuki sonuçları doğurur. Bu durumda davacıya gayrimenkul satış ilanının usulüne uygun olarak tebliğ edilmemesi nedeni ile ihalenin feshine karar verilmiştir....
Maddesine göre tebliğ edildiği , eldeki yargılamaya konu şikayet dilekçesinde Adana 4. İcra Hukuk Mahkemesinin 2019/564 E. 2019/629 K. Sayılı dosyasından yapılan tebliğlerin usulsüz olduğunun ayrıca ve açıkça ileri sürülmediği, Adana 4. İcra Hukuk Mahkemesinin 2019/564 E. 2019/629 K. Sayılı ilamının 02.03.2020 tarihinde davacı tarafından istinaf edildiği fakat istinaf başvurusunun süre aşımı nedeniyle reddedildiği , buna ilişkin istinaf başvurusu değerlendirme kararının 07.08.2020 tarihinde davacıya tebliğ edildiği ve bu kararın istinaf edilmediği, bu durumda Doğa Tapan Yiğit'in 12.11.2019 tarihi itibarıyla takipten haberdar olmasına rağmen İİK.nun 16/1. Maddesinde belirtilen 7 günlük süre dolduktan sonra 26.02.2020 tarihinde usulsüz tebliğ şikayetinde bulunduğu anlaşıldığından usulsüz tebliğ şikayetinin süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesi isabetsizdir....
GEREKÇE:Genel haciz yoluyla takipte , borçlu vekili icra mahkemesine başvurarak ödeme emrinin müvekkiline usulsüz tebliğ edildiğini, bu nedenle tebliğ tarihinin 20/09/2021 olarak düzeltilmesini talep ettiklerini ayrıca borca ve ferilerine itiraz ettiklerini beyan ederek tebliğ tarihinin düzeltilmesine ve takibin iptaline, %20 den aşağı olmamak üzere lehlerine kötüniyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince , usulsüz tebliğ şikayetinin kabulü ile ödeme emri tebliğ tarihinin 20/09/2021 olarak düzeltilmesine, borca itirazın reddine karar verilmiş olup borçlu vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur. "İİK'nun 65. maddesinde düzenlenen gecikmiş itiraz, tebligatın usulüne uygun olarak yapılmış olması, ancak muhatabın bir engel nedeniyle süresinde itiraz edememiş olması halinde söz konusu olur."(Y.12.HD. 2018/1046 E. 2019/9007 K.)...
yetkiye ve borca itirazın tebliğ tarihinin değişmesi nedeniyle süresinde kabul edilerek icra dairesinin itirazın reddine dair kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI : İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda "Davacıların usulsüz tebligat şikayetlerinin kabulü ile İstanbul 6. İcra Müdürlüğünün 2018/11170 Esas nolu takip dosyasında davacı borçlulara gönderilen ödeme emri tebligatlarının usulsüz olması nedeniyle tebliğ tarihlerinin 18/07/2020 olarak düzeltilmesine, sair itirazların reddine" karar verilmiştir....