İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 08/03/2022 NUMARASI : 2022/23 ESAS- 2022/256 KARAR DAVA KONUSU : USULSÜZ TEBLİĞ NEDENİ İLE ŞİKAYET KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı-borçlu vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul 31....
nedeni ile satış ilanı tebliğ işleminin usulsüz olmasının fesih nedeni olmadığı gerekçesi ile mahkeme kararının kaldırıldığı ancak kıymet takdir raporu tebliğ işleminin de usulsüz olduğu ve kıymet takdiri kesinleşmeden satış yapıldığı gerekçesi ile ihalenin feshine karar verildiği, karara karşı ihale alıcısının temyiz yoluna başvurduğu görülmüştür. 7201 Sayılı Tebligat Kanunu’nun 39. maddesinde; “Bu kanun hükümlerine göre kendilerine tebliğ yapılması caiz olan kimselerin o davada hasım olarak alakaları varsa muhatap namına kendilerine tebliğ yapılamaz” hükmüne yer verilmiştir....
O halde mahkemece, öncelikle borçlu vasisinin usulsüz tebliğ şikayetinin değerlendirilmesi ve tebligatın usulsüz olduğu tespit edilirse, istemin öğrenme tarihine göre yasal süresinde olup olmadığının araştırılması ve şayet istem süresinde ise işin esasının incelenmesine geçilerek, oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, usulsüz tebliğ şikayeti göz ardı edilerek, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. Diğer taraftan, Gerekçeli Karar başlığında; “Davacı” olarak,... vasisi, bir başka ifadeyle...’in yasal temsilcisi olduğu belirtilmeksizin ... ismine yer verilmesi doğru bulunmamış, ancak mahkemesince düzeltilebilecek bir husus olduğundan bozma nedeni yapılmamıştır....
Hukuk Dairesi 2020/2151 Esas sayılı dosya üzerinden verdiği 27/09/2021 tarihli kesin nitelikli karar ile şikayetin kabulü ile davacıya gönderilen ödeme emri tebliğ tarihinin 24/07/2020 olarak düzeltilmesine karar verdiği, şikayetçi borçlu tarafın usulsüz tebligata yönelik şikayet davası devam ederken 04/08/2020 tarihinde ihtirazı kayıtla icra dosyasına ödeme yaptığı, daha sonra 26/10/2021 tarihinde talep açarak müvekkiline gönderilen ödeme emri tebliğ tarihinin düzeltilmesine kesin olarak karar verildiğinden 04/08/2020 tarihinde dosyaya ödenen 80.300,00- TL'nin takip durduğunda müvekkilinin hesabına iadesinin istendiği, icra müdürlüğünce talebin reddedilmesi üzerine bu karara karşı şikayet yoluna başvurduğu görülmüş olup ilamsız icra takibinde ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğine yönelik şikayetin devamı sırasında takip konusu borca karşılık olarak borçlu tarafça icra dosyasına rızai olarak yatırılan paranın tahsilat niteliğinde olması ve ödeme tebliğ tarihinin düzeltilmesi nedeni ile...
ŞİKAYET Borçlu şikayet dilekçesinde; ödeme emri tebliğ işleminin, borçlunun tebliğ yapılan yerde oturmaması, tebliğ mazbatasında geçici mi sürekli mi bulunmadığı hususunun tespit edilmemesi, bilgisi alınan ve haber bırakılan komşunun kimlik bilgilerinin dercedilmemesi, tebliğ mazbatasında yazan isimde bir komşusunun bulunmaması ve haber kağıdının kapıya yapıştırılmaması sebepleri ile usulsüz olduğunu, icra takibinden 13.6.2022 tarihinde haberdar olduğunu ileri sürerek, ödeme emri tebliğ tarihinin bildirilen öğrenme tarihi olarak düzeltilmesini ve borçlu hakkında uygulanan hacizlerin kaldırılmasını talep etmiştir. II. CEVAP Şikayet edilen alacaklı cevap dilekçesinde; tebliğ yapılan adresin borçlunun mernis adresi olduğunu, iş bu şikayet yapılmadan iki gün önce kötü niyetli olarak adres değişikliği yapıldığını ve şikayete konu ödeme emri tebliğ işleminin usulüne uygun olduğunu ileri sürerek şikayetin reddini istemiştir. III....
veya diğer tebligatların tebliğ edilmediğini veya usulsüz tebliğ edildiğini ihalenin feshi sebebi olarak ileri süremeyeceğini, açıkça şikayet dilekçesinde ileri sürülmesi kaydı ile borçluya satış ilanı tebliğ edilmemesi veya usulsüz tebliğ edilmesinin başlı başına ihalenin feshi sebebi olarak kabul edildiğini; davacı borçluya kıymet takdiri raporunun 21.12.2020 tarihinde, satış ilanının ise 18.01.2021 tarihinde bizzat tebliğ edildiği, tebligatlara yönelik bir usulsüzlüğün yer almadığı, davacı borçlunun kendisi dışındaki diğer ilgililere tebligat yapılmadığı veya usulsüz tebliğ yapıldığını ileri sürme hakkının olmadığı; ihale tarihi itibariyle yürürlükte bulunan İİK'nun 129. maddesi uyarınca satışın yapılabilmesi için, artırma bedelinin, tahmini değerin %50'si ile paraya çevirme ve paylaştırma masraflarını karşılaması, bunun yanında rüçhanlı alacakları aşmış olması gerektiğini, alacaklı ihale alıcısı, zaten taşınmazın satışını talep edip, taşınmazı alacağına mahsuben satın aldığını, bu...
Usule aykırı tebliğin hükmünün 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. ve Tebligat Yönetmeliği'nin 53. maddelerinde düzenlendiği, anılan maddelerde, tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatap tebliğe muttali olmuş ise tebliğin geçerli sayılacağı, şikayet edene 2. haciz ihbarnamesinin 20/01/2021 tarihinde bizzat kendisine tebliğ edilmek suretiyle usulüne uygun şekilde tebliğ edildiği, o halde muhatabın usulsüz tebliği 20/01/2021 tarihinde öğrenmiş sayılacağı" gerekçesi ile birinci haciz ihbarnamesinin usulsüz tebliğine yönelik şikayetin kabulü ile; 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince birinci haciz ihbarnamesi tebliğ tarihinin şikayet eden yönünden 20.01.2021 olarak düzeltilmesine, 2 haciz ihbarnamesinin iptaline karar verilmiştir....
Tebligat Kanunu'nun 32. maddesine göre tebligat usulüne uygun yapılmasa dahi muhatabın tebliği öğrendiğini beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi sayılır ve karşı taraf takip alacaklısının bunun aksini yazılı ve resmi belgelerle kanıtlaması gerekir. Takip alacaklısı aksini ispat edemediğinden öğrenme tarihinin davacı vekilinin dava dilekçesinde belirttiği gibi 20/09/2018 olarak düzeltilmesine karar vermek gerekmiş...'' şeklindeki gerekçe ile şikayetin kabulüne, Ankara 29. İcra Müdürlüğünün 2018/9451 Esas sayılı dosyasında davacıya gönderilen ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğinin tespiti ile tebliğ tarihinin 20/09/2018 olarak düzeltilmesine karar verilmiştir. Davalı vekili istinaf başvurusunda özetle; yapılan tebligatın şikayet tarihinde öğrenildiği iddiasının gerçek dışı olduğunu, borçlu şirketin, tebliğ tarihinde tebligattan haberdar olduğunu, Ankara 29....
İcra Müdürlüğünün 2019/ 1811 E. sayılı dosyası kapsamında ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamsız takip başlatıldığını, takip dosyası kapsamında gönderilen ödeme emrinin müvekkiline usulsüz tebliğ edilmek suretiyle kesinleştirilmiş ve takibin satış aşamasına geldiğini belirterek, usulsüz tebliğ nedeni ile ödeme emrinin tebliğ tarihinin davanın açıldığı tarih olarak düzeltilmesine, yasal süresi içerisinde ödeme emrine, takibe, borca ve tüm ferilerine itirazlarının kabulü ile öncelikle ve ivedilikle satışın akabinde takibin durdurulmasına karar verilmesini talep etmiştir....
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının iddialarının maddi yönden temelsiz hukuki yönden geçersiz olmakla reddi gerektiğini, huzurdaki davanın usulsüz tebligat nedeni ile şikayet olduğunu, davacı tarafın 06.07.2022 tarihli dilekçesi ile ödeme emrinin tebligat kanununa aykırı olarak tebliğ memuru tarafından muhtara bırakılarak takibin kesinleştirildiğini iddia ettiğini, şikayetin süresinde olmadığını, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunun 16. Maddesinin 1. Fıkrası "Kanunun hallini mahkemeye bıraktığı hususlar müstesna olmak üzere İcra ve İflas dairelerinin yaptığı muameleler hakkında kanuna muhalif olmasından veya hadiseye uygun bulunmamasından dolayı icra mahkemesine şikayet olunabilir....