Dosya içerisinde mevcut tapu kaydına göre; Silivri, Büyükçavuşlu Mahallesi 2460 parsel sayılı 301.498,00 m2 yüzölçümlü ve tarla vasıflı taşınmaz muhtelif paylarla dava dışı TOKİ, bir kısım gerçek kişi ve tüzelkişi adlarına paylı mülkiyet hükümleri uyarınca tapuya kayıtlıdır. Bilindiği üzere ve kural olarak, taşınmaza zilyet olanlar tapu kaydı veya bir hakka dayandığı takdirde TMK'nun 683. maddesindeki mülkiyet hakkının korunmasından yararlanarak istihkak davası veya elatmanın önlenmesi davası açabileceği gibi, salt zilyetliğe dayanan kişiler ise TMK'nun 981. vd. maddeleri uyarınca zilyetliğin korunması hükümlerinden yararlanarak zilyetliğin korunması davası açabilirler. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 2009/8- 518 Esas 2009/573 Karar sayılı içtihadında “TMK.nun 981, 982 ve 983. maddeleri mal üzerinde zilyetlikten başka hiçbir hakkı bulunmayan kişilerin zilyetliğinin korunması için konulmuş hükümleri ihtiva etmektedir....
SONUÇ: Davacı vekili ve davalılar vekilinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulüyle hükmün 6100 sayılı HMK. nun Geçici 3. maddesinin yollamasıyla 1086 sayılı HUMK. nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK. m. 297/ç) ve HUMK'nun 440/1 maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 25,20 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davacı ve davalılara ayrı ayrı iadesine, 01.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi...
nın 4/1-c maddesi gereğince, zilyetliğin korunmasına dair davalarada münhasıran Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından bakılması gerektiğinden, uyuşmazlığın Kaynarca Sulh Mahkemesinde görülerek sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle;6100 sayılı HMK.'nın 21. ve 22.(1086 sayılı HUMK.’nin 25. ve 26.) maddeleri gereğince Kaynarca Sulh Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 31.05.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle; H.Y.U.Y.’nın 25. ve 26. maddeleri gereğince Ümraniye 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 01/12/2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....
nın 4/1-c maddesi gereğince, zilyetliğin korunmasına dair davalarada münhasıran Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından bakılması gerektiğinden, uyuşmazlığın Kaynarca Sulh Mahkemesinde görülerek sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle;6100 sayılı HMK.'nın 21. ve 22.(1086 sayılı HUMK.’nin 25. ve 26.) maddeleri gereğince Kaynarca Sulh Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 28.03.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
nın 4/1-c maddesi gereğince, zilyetliğin korunmasına dair davalarada münhasıran Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından bakılması gerektiğinden, uyuşmazlığın Kaynarca Sulh Mahkemesinde görülerek sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle;6100 sayılı HMK.'nın 21. ve 22.(1086 sayılı HUMK.’nin 25. ve 26.) maddeleri gereğince Kaynarca Sulh Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 31.05.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Bilindiği üzere ve kural olarak, taşınmaza zilyet olanlar tapu kaydı veya bir hakka dayandığı takdirde TMK'nun 683. maddesindeki mülkiyet hakkının korunmasından yararlanarak istihkak davası veya elatmanın önlenmesi davası açabileceği gibi, salt zilyetliğe dayanan kişiler ise TMK.nun 981. vd. maddeleri uyarınca zilyetliğin korunması hükümlerinden yararlanarak zilyetliğin korunması davası açabilirler. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 2009/8- 518 Esas 2009/573 Karar sayılı içtihadında “TMK.nun 981, 982 ve 983. maddeleri mal üzerinde zilyetlikten başka hiçbir hakkı bulunmayan kişilerin zilyetliğinin korunması için konulmuş hükümleri ihtiva etmektedir. TMK.nun 973. maddesinde zilyetlik "bir şey üzerinde fiili hakimiyeti bulunan kimse onun zilyedidir" biçiminde tanımlanmıştır. TMK.nun 982 ve 983. maddelerinde zilyetlik herhangi bir hakka bağlı olmaksızın dava yoluyla korunmuştur....
nın 21. ve 22. maddeleri gereğince ... 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 04.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Dava dilekçesi kapsamından ve dosyadaki bilgi ve belgelerden davacının mülkiyeti Hazineye ait bulunan 1816 ada 29 parsel sayılı taşınmazların zilyedi olduğu ve davalının, davacının zilyetliğindeki bu yere badem ağacı dikerek müdahalede bulunduğu anlaşılmıştır. Dava konusu taşınmazın mülkiyetinin Hazineye ait olduğu hususunda taraflar arasında uyuşmazlık olmadığına, davacı zilyetlikten başka bir hakka dayanmadığına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık TMK 981 ve devamı maddelerinde düzenlenen zilyetliğin korunması isteğine ilişkindir. TMK.nun 973 maddesinde zilyetlik "bir şey üzerinde fiili hakimiyeti bulunan kimse onun zilyedidir” şeklinde tanımlanmıştır. TMK.nun 984. maddesine göre gasp ve saldırıdan dolayı dava hakkı, zilyedin fiili ve failini öğrenmesinden başlayarak 2 ay ve her halde fiilin üzerinden 1 yıl geçmekle düşer....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : KULLANIM KADASTROSU Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kullanım kadastrosu sırasında ... Köyü çalışma alanında bulunan 981 parsel sayılı 27.482,26 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, beyanlar hanesine 6831 sayılı Yasa'nın 2/B maddesi uyarınca Hazine adına orman sınırları dışına çıkarıldığı ve taşınmazın davacı ... oğlu ... ve davalılar ... evlatları ..., ..., ... ve ... kullanımında olduğu şerhi verilerek Hazine adına tespit edilmiştir. Davacı ..., çekişmeli taşınmazın davalılarla ilgisi bulunmadığını, kendisi tarafından imar-ihya edildiğini ileri sürerek yalnızca kendi adına zilyetlik şerhi verilmesi istemiyle dava açmıştır....