WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dairemizin 05/10/2018 tarih, 2018/2560 Esas, 2018/1256 Karar sayılı kararı ile," Tarafların istinaf taleplerinin kabulüne, İlk derece mahkemesinin boşanma ve ferilerine yönelik kararının kaldırılmasına, TMK 181/2.mad. uyarınca mirasçıların davaya devam edip etmeyeceklerine göre kusur belirlemesi yapılması gereği için dosyanın mahkemesine gönderilmesine" karar verilmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda 03.03.2020 tarihinde; "Taraflar arasındaki evliliğin davacı tarafın yargılamanın devamı sırasında vefat etmiş olması nedeniyle sona ermiş olduğundan dolayı boşanma hususunda karar verilmesine yer olmadığına, mirasçıların kusur tespitine ilişkin talebinin sübut bulmaması nedeniyle reddine " karar verilmiştir....

UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR : Boşanma davasının devamı sırasında vefat eden eşin yerine mirasçılarının davaya kusur tespiti için devam etmesi sonucu mahkemece sağ eşin boşanmaya sebebiyet verecek derece kusurlu bulunması durumunda kusur oranının tespiti için dava açılıp açılamayacağı uyuşmazlık konusudur. DELİLLER : Nüfus kaydı, Bolu 2. Aile Mahkemesinin bozma sonrası 2017/762 Esas 2018/131 Karar olan dosyası, Bolu 2. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2016/94 Esas dosyası, v.s. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava; davacının kusursuzluğunun ve mirasçılık sıfatının tespiti istemidir. Davacı vekili, boşanma davası devam ederken muris Mehmet Özyaman'ın vefat ettiğini, çocuklarının davaya devam ettiğini, boşanma davasında davalı eşin kusurlu olduğuna dair kararın kesinleştiğini belirterek, davacının mirastan mahrum kalacak kadar kusurlu olmadığının tespitini yada bu olmazsa kusur oranının belirtilerek mirasçı olduğunun tespitini talep etmiştir....

Bu durumda boşanma davası konusuz kalmış ise de; davacı mirasçıları TMK m. 181/2 uyarınca davalının boşanmaya sebebiyet verecek derecede kusurlu olduğunun tesipiti için davaya devam etmişlerdir. Mahkemece mirasçıların talebi nedeniyle kusur tespiti yönünden de bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatıran davacı mirasçılarına geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 07.04.2016 (Prş.)...

    Dava, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanme ve ferilerine ilişkin iken davalının 30/09/2019 tarihinde vefat etmesi üzerine ölen eşin mirasçısının TMK 181/2 maddesi uyrınca davacının kusur durumunu tespiti ve davacının müteveffa davalının mirasçısı olmaması talebi hakkındadır. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 181 maddesi 2 fıkrası; boşanma davası devam ederken, ölen eşin mirasçılarından birisinin davaya devam etmesi ve diğer eşin kusurunun ispatlanması hâlinde 1. fıkra uyarınca eşlerin boşanan eşler gibi birbirlerine yasal mirasçı olamayacakları yönünde düzenlemeye haizdir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 181 maddesi 2 fıkrası hükmünün uygulamasının Yargıtay ve doktrin görüşleri doğrultusunda değerlendirilmesinde; Türk Medeni Kanununun iş bu hükmü, akıl hastalığı sebebiyle, anlaşmalı boşanma ve eylemli ayrılık sebebiyle boşanma davası dışında ki sürdürülebilir nitelikteki boşanma davalarında uygulanabilir....

    Bu kusur durumu TMK 181. maddesi gereğince davalının ölen eşinden kalan alınacak mirastan mahrum edilmesine’’ denilmiş ise de; gerekçeli kararın hüküm kısmında “boşanma yönünden davanın konusu kalmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına” ve “mahkememizce yapılan yargılama sonrasında davalının ağır kusurlu olduğu tespit edilmiş olmakla bu kusur durumu TMK 181. maddesinin 1 ve 2. fıkraları gereğince davalının ölen eşinden kalan mirastan alacak hakkının bulunmadığının tespitine” karar verilerek kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki yaratılmıştır. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 294/3. maddesi uyarınca, hükmün tefhimi, her halde hüküm sonucunun duruşma tutanağına geçirilerek okunması suretiyle olur. Gerekçeli karar, tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamaz. (6100 s. HMK m. 298/2) Buna göre, tefhim edilen hüküm sonucu yanlış da olsa, gerekçeli kararın, tefhim edilen hüküm sonucuna uygun düzenlenmesi gerekmektedir....

      Hukuk Dairesinin 22/02/2021 tarih, 2021/349 Esas, 2021/1542 Karar sayılı ilamıyla "dosya üzerinde yapılan incelemede; bölge adliye mahkemesince her ne kadar, evlilik birliğinin ölümle sonuçlandığı ve anlaşmalı boşanma davasında kusur tespiti yapılamayacağından bahisle, TMK 181. madde kapsamında mirasçılık açısından kusur belirlemesi talep edilemeyeceğinden, davacının istinaf talebinin kabulü ile hükmün kaldırılmasına ve boşanma ve ferileri konusunda karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş ise de, bölge adliye mahkemesi kararının hüküm kısmında davalı mirasçıları ve istinaf eden T8'nın istinaf talebi hakkında hükümde olumlu olumsuz değerlendirme yapılmamış olması doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir." gerekçesiyle Daire kararının bozulmasına karar verilmiştir. Dairemizce, HMK' nun 373.maddesi uyarınca duruşma açılarak tarafların beyanları alınmış, Yargıtay bozma ilamına uyulmasına karar verilmiştir....

      Somut olayda; davacı-davalı erkeğin öldüğü nüfus kayıtlarından anlaşılmakla, karardan sonra ancak karar kesinleşmeden meydana gelen ve niteliği gereği son karar üzerinde belirleyici ve değiştirici etkiye sahip olan ölüm vakıası dikkate alınarak ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılması, davacı-davalı mirasçılarının TMK 181/2 maddesi uyarınca kusur tespiti isteyip istemeyecekleri belli olmadığından, davacının yasal mirasçılarına davaya devam edip etmeyecekleri yönünde ihbar yapılıp, davaya kusur tespiti açısından devam edip etmeyeceklerinin belirlenmesi, devam etmeleri halinde davalı kadının boşanmaya sebebiyet verecek derecede kusurlu olup olmadığını belirlemek üzere yargılamaya devam edilmesi, yalnız yargılama giderleri yönünden davaya devam etmeleri halinde ise sadece davanın konusuz kaldığı gözetilerek davanın açılmasına sebebiyet veren tarafın tespiti ile yargılama giderleri hakkında karar oluşturulması için, dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmekle...

      Tüm dosya kapsamı ve istinaf başvurusu birlikte değerlendirildiğinde; asıl davanın davacı/k.davalı T1 tarafından açılan boşanma davası olduğu, davalı/k.davacı Ayfer tarafından karşı boşanma davası açıldığı, yargılama sırasında davacı/k.davalı erkeğin 14/10/2018 tarihinde öldüğü, karşılıklı açılan boşanma davalarının konusuz kaldığı, erkeğin mirasçıları tarafından kusur tespiti yönünden TMK'nın 181/2.maddesi uyarınca davanın takip edildiği, yapılan yargılama sonucunda dosya kapsamındaki delillere göre, davacı/k.davalı kadının meydana gelen geçimsizlikte boşanmaya sebebiyet verecek derecede kusurlu olduğunun anlaşıldığı, mahkemenin kusur tespitinin doğru bir şekilde yapıldığı anlaşılmıştır....

      İlk derece mahkemesince; davacı erkek vefat ettiğinden kusur oranı yönünden devam eden davada, davalı kadının kusurlu olduğunun tespitine hükmedilmiştir. Davalı kadın vekili; evlilik birliğinin sarsılmasına sebebiyet veren olaylarda kadının kusurlu kabul edilmesinin hatalı olduğuna yönelik istinaf başvurusunda bulunmuştur. Dairemizin 19.04.2021 tarih, 2020/240 esas ve 2021/989 karar sayılı ilamı ile; "davalı kadın vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile; ilk derece mahkemesi kararının HMK 353/1- b.2 maddesi uyarınca kaldırılmasına ve yeniden esas hakkında hüküm tesisine; boşanma davası davacı erkeğin ölümü nedeniyle konusuz kaldığından boşanma talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına, evlilik birliğinin sarsılmasına sebebiyet veren olaylarda davalı kadının kusurlu olmadığının tespitine (TMK md. 181/2)" hükmedilmiştir. Dairemizin kararı, mirasçılar vekili tarafından; kusur belirlemesi yönünden temyiz edilmiştir. Yapılan temyiz incelemesi neticesinde; Yargıtay 2....

      Türk Medeni Kanunu'nun 181. maddesi ile mirasçılara tanınan davayı devam ettirme hakkı için, devam ettirilen davada sağ kalan eşin kusurunun ispatlanması zorunluluktur. Bu ise ancak sağ kalan eşin kusurunun ispatlanma olanağı bulunan davalarda gerçekleştirilebilir. Anlaşmalı boşanma davasında, mirasçılar sağ kalan eşin herhangi bir kusurunu kanıtlayamayacaktır. Bu tür boşanma davalarında sağ kalan eşin kusurunu ölen eş bile tartışmaz ve dahi tartışmaya açmazken ölenin mirasçılarının bunu gerçekleştirmesi kabul edilemez" gerekçesi ile davalı kadının istinaf itirazının kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak, boşanma davası konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına şeklinde yeniden hüküm tesis edilmiş olup, sağ kalan eş yönünden TMK.m.181/2 uygulamasına göre mahkemece yapılması gereken kusur tespitine ilişkin hüküm kurulmamıştır....

        UYAP Entegrasyonu