WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2019/66 Esas KARAR NO: 2021/542 DAVA : Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli) DAVA TARİHİ : 18/03/2019 KARAR TARİHİ: 07/07/2021 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA : Davacı vekili mahkememize sunmuş olduğu dava dilekçesinde özetle; davalı şirketin ----- verildiğini, ilanda belirtilen gündemin toplantı gündeminin sırasıyla ----sırasının toplantı konusuna da şirket sermayesi artışı hk....

    ın sermaye koyma borcunun 35.486 TL, ...'ın ise 226 TL olduğunu, davalı şirket tarafından kendilerine gönderilen ...Noterliği'nin 29.12.2006 tarihli temerrüt ihtarnamesinde aynı tutarların temerrüt faiziyle talep edildiğini, asıl borcun süresi içinde şirket hesabına yatırıldığını, ticari temerrüt faizinin ise tartışmalı olduğundan yatırılmadığını, bu defa 23.02.2007 tarihli ihtarname ile davacı ...'ın taahhüt borcunun temerrüt faiziyle birlikte 47.314,78 TL ...'ın ise 363 TL olduğu ve bu meblağ ödenmemiş olduğundan bahisle ıskat kararı alındığının bildirildiğini, davacılar hakkında alınan ıskat kararlarının yoklukla sakat bulunduğunu ileri sürerek, davacılar hakkındaki ıskat kararlarının yoklukla sakat bulunduğunun tespitine ve hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili davanın reddini istemiştir. Dahili davalılar, davanın reddini istemiştir....

      Davalı vekili, davacının sermaye koyma borcunu yerine getirmemiş olduğunu bu sebeple eldeki davayı açma hakkının bulunmadığını istinaf başvurusunda dile getirmektedir. Ancak davacının sermaye koyma taahhüdünü yerine getirip getirmediği, yerine getirmemişse bu bağlamda sermaye borcu adı altında ödemesi gereken tutarın ne kadar olduğu hususları davacının genel kurul kararı iptal davası açmasına engel değildir....

        Davalı vekili, davacının sermaye koyma borcunu yerine getirmemiş olduğunu bu sebeple eldeki davayı açma hakkının bulunmadığını istinaf başvurusunda dile getirmektedir. Ancak davacının sermaye koyma taahhüdünü yerine getirip getirmediği, yerine getirmemişse bu bağlamda sermaye borcu adı altında ödemesi gereken tutarın ne kadar olduğu hususları davacının genel kurul kararı iptal davası açmasına engel değildir....

        Dava, ortaklar kurulu kararının iptali istemine ilişkin olup dava konusu 20.08.2008 tarihli ortaklar kurulu toplantısının 5. maddesi ile ihtarlara rağmen toplantı tarihine kadar sermaye borcunu yerine getirmeyen davacının ortaklıktan ihracına karar verilmiştir. Bozma kararından sonra alınan 27.04.2015 ve 04.04.2016 tarihli bilirkişi raporlarından 15.11.2006 tarihinde şirket sermayesinin 20.000.000.- TL'den 30.000.000.- TL'ye çıkarıldığı, bir kısım hisse devirlerinden sonra davacının bu arttırılan sermayeden kaynaklanan 3.333.333.- TL sermaye borcu kaldığı anlaşılmaktadır....

          Bir tacirin borçlarının ticari olması asıldır (19. md.). Her tacir, ticari işletmenin açıldığı günden itibaren onbeş gün içinde, ticari işletmesini ve seçtiği ticaret unvanını, işletme merkezinin bulunduğu yer ticaret siciline tescil ve ilan ettirir (40. md.). Anonim, limited ve kooperatif şirketler, işletme konusu gösterilmek ve 46'ncı madde hükmü saklı kalmak şartıyla, ticaret unvanlarını serbestçe seçebilirler. Ticaret unvanlarında, “anonim şirket”, “limited şirket” ve “kooperatif” kelimelerinin bulunması şarttır (43. md.). Ticaret şirketleri; kollektif, komandit, anonim, limited ve kooperatif şirketlerden ibarettir (124. md.). Bu Kanun'a göre Kooperatif ortaklık kooperatif şirkete eş anlamlı terimdir (1531. md.). 128. maddeye göre taşınmaz mülkiyeti dahi sermaye olarak konulabilir. Ticaret şirketlerinin birleşmelerine, bölünmelerine ve tür değiştirmelerine ilişkin olarak TTK 134 ilâ 194 üncü maddeler uygulanır....

            ne sermaye olarak kaydedilecek olan taşınmazın bu hüküm uyarınca yine şirket yetkilileri ... ... ve ... adına kayıtlı bir adet taşınmazın şirket ayni sermayesi olarak kullanılmak üzere dava dilekçesinin ekinde de sundukları taşınmazın mahkememiz tarafından atanacak bir bilirkişi marifeti ile değer tespiti yapılmasını talep ve dava etmiştir. DELİL VE GEREKÇE : Dava öz sermaye tespitine ilişkindir. TTK. nın 127....

              ndeki %50 şirket sermaye payının, boşanma davasının kesinleşmesine müteakip vekil edeni ...' a devredileceği karşılıklı olarak kararlaştırıldığını, Polatlı Aile Mahkemesinin de boşanma protokolünü esas alarak aynı doğrultuda karar verdiğini, davalının, boşanma protokolüyle devretmeyi taahhüt ettiği, ancak bugüne kadar devre yanaşmadığı şirket sermaye payının vekil edeni adına devir ve tescili için işbu davayı açma zorunluluğu olduğunu, davanın konusunun, şirket sermaye payının devrine ilişkin olduğunu, taraflar arasındaki evlilik birlikteliği içerisinde edinilen ve davalı adına kaydettirilen şirket hissesinin, boşanma protokolü doğrultusunda davacı adına devir ve tescili talepli davalarda, Yargıtay ......

                Parsel, 7.759,14 m² alanlı B.A.K iki Blok Atölye nitelikli V-1 Blok Zemin kat 15 nolu bağımsız bölüm işyeri nitelikli taşınmazın şirket ortaklarından ...... adına kayıtlı olduğu ve hissesinin tamamının ayni sermaye konulmasına esas olmak üzere değerlerinin tespitine karar verilmesi talep etmiştir. Dava, TTK 343. maddesine dayalı şirkete konulacak ayni sermayenin değerinin belirlenmesinden ibarettir. Bilindiği üzere 6102 sayılı TTK 127 maddesi ticari şirketlere sermaye olarak konabilecek malvarlğı unsurların neler olduğunu düzenlemiştir. Buna göre kanunda aksine hüküm bulunmadıkça maddede sayılan unsurlar dışında başkaca bir unsurun sermaye olarak kabulü mümkün değildir....

                  Şirket Sermaye Ödemesi" olarak belirtilen havaleyi, davalı ile aralarındaki şirket sermayesi verilmesine ilişkin olarak gönderdiğine ilişkin iddiası davalı tarafça kabul edilmemiş, tersine, bu paraların kendisine olan borca dair ödemeler olduğu savunulmuştur. Böylece davalı, davaya konu paranın kendisine gönderildiğini ( maddi vakıayı ) ikrar etmiş, ancak bunların davacı tarafından ileri sürülen nedenle değil, başka bir nedenle gönderildildiğini savunmak suretiyle, vakıanın hukuksal niteliğinin ileri sürülenden farklı olduğunu bildirmiştir. İspat yükünü üzerine alan davalı taraf iddialarını usulüne uygun ve yasal delillerle kanıtlayamamıştır. Her ne kadar davalı tarafından davacıya bir kısım ödemeler yapılmış olsa da bu ödemelerin neye ilişkin olduğu belirli olmadığı gibi davacının yapmış olduğu ödemenin de borcuna ilişkin olduğu iddiasını kanıtlar dosyada delil bulunmamaktadır....

                    UYAP Entegrasyonu