WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava, anonim şirket olağanüstü genel kurulunda alınan kararların iptali istemine ilişkin olup, uyuşmazlık esas olarak sermaye arttırıma dair genel kurul kararının iptali noktasında toplanmaktadır. Mahkemece, yukarıdaki dava özetinden de anlaşıldığı üzere, sermaye arttırımına ilişkin genel kurul nisabının TTK'nun 421/2. maddesindeki karar nisabına tabi olduğu, bu nedenle sermayenin tümünü oluşturan payların sahiplerinin veya temsilcilerinin oybirliğiyle sermaye arttırım kararı alınabileceği, oyçokluğuyla alınan sermaye arttırım kararının yok hükmünde olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Ancak, genel kurulda alınan karar sermaye arttırımına ilişkin olup TTK'nun 421/2.a bendinde belirtilen bilanço zararlarının kapatılması için yükümlülük ve ikincil yükümlülük koyan kararlardan değildir. Kaldı ki şirketin bilanço zararı da bulunmamaktadır....

    CEVAP Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; şirket sözleşmesinde çıkarmaya ilişkin bir hüküm yoksa şirket genel kurul kararıyla ortaklıktan çıkarmaya karar veremeyeceğini, çıkmaya ilişkin genel kurul kararının ilan edilmediğini, davacının müvekkilinin şirketten çıkarıldığına dair kararın alındığı genel kurul kararını ticaret siciline bildirmediğini, dava dilekçesinde sadece müvekkilinin ortaklıktan çıkarılmasının talep edildiğini, ayrıca ayrılma akçesinin hesaplanmasının istenmediğini, mahkemece çıkarmaya hükmedilirse müvekkilinin kar payı alacağını da saklı tutarak ayrılma akçesiyle birlikte verilmesine hükmedilmesini istediklerini, çıkarma için haklı sebebin oluşmadığını, müvekkilini sermaye koyma borcunu yerine getirdiğini, müvekkilinin davacı şirket genel kuruluna gitmek istediğinde ...'...

      DAVA:Öz Sermaye Tespiti DAVA TARİHİ:20/11/2021 KARAR TARİHİ:24/03/2022 Mahkememizde görülmekte olan Öz Sermaye Tespiti davasında; DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkil şirketin 10/11/2021 tarihli ortaklar kurulu kararı ile şirket alacaklarının TTK 127.madde hükümleri çerçevesinde sermayeye eklenmesi için gerekli işlemlerin yapılmasına karar verildiğini, şirket tek ortağı ....şirketinden olan ve fatura laacağına dayanan ticari borç niteliğindeki 7.894.826,56-TL tutarındaki alacaklarının 6.537.200,00-TL'si müvekkil şirket sermaye artırımında kullanılmak üzere ayni sermaye olarak ilave edilmesi istendiğini, müvekkil ... şirketinden olan fatura alacağına dayanan ticari borç niteliğinde alacaklarının müvekkil şirket sermaye artırımında kullanılmak üzere ayni sermaye olarak konulması için bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle öz sermaye değer tespitine karar verilmesini talep ve dava ettikleri anlaşıldı....

        ye olan ödenmemiş sermaye koyma borcu karşılığında yapıldığı, dekontlarda ödemenin kimin lehine yapıldığının yazılı olmadığı, ödemelerin dava dışı ... Şirketine ve ... Şirketine yapıldığı, ödemeyi yapan ...’nun da dava dışı şirketin ortağı olması, kendisinin de sermaye koyma borcunun bulunması nedeniyle kendi borcunu ödüyor olabileceği, davalının bu ödemeleri inkar etmesi karşısında davacının sunduğu dekontların tek başına iddiayı ispata yeterli olmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. 1- Dava dosyası içindeki bilgi ve belgelere, Mahkeme kararının gerekçesindeki dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığından, davacı vekilinin aşağıdaki bentler dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2- Mahkemece yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de davacı taraf, dava dışı ... Ltd....

          Bir tacirin borçlarının ticari olması asıldır (19. md.). Her tacir, ticari işletmenin açıldığı günden itibaren onbeş gün içinde, ticari işletmesini ve seçtiği ticaret unvanını, işletme merkezinin bulunduğu yer ticaret siciline tescil ve ilan ettirir (40. md.). Anonim, limited ve kooperatif şirketler, işletme konusu gösterilmek ve 46 ncı madde hükmü saklı kalmak şartıyla, ticaret unvanlarını serbestçe seçebilirler. Ticaret ünvanlarında, “anonim şirket”, “limited şirket” ve “kooperatif” kelimelerinin bulunması şarttır (43. md.). Ticaret şirketleri; kollektif, komandit, anonim, limited ve kooperatif şirketlerden ibarettir (124. md.). Bu kanuna göre Kooperatif ortaklık kooperatif şirkete eş anlamlı terimdir (1531. md.). 128. maddeye göre taşınmaz mülkiyeti dahi sermaye olarak konulabilir. Ticaret şirketlerinin birleşmelerine, bölünmelerine ve tür değiştirmelerine ilişkin olarak TTK 134 ilâ 194 üncü maddeler uygulanır....

            SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkil, şirket davacıların ortağı ve yetkilisi olduğu ----- tedariği sağladığını, Davacıların tükettiği bu elektriğin faturalarını ödemedikleri gibi daha sonra şirketin içini boşaltarak ortadan kaybolduğunu, ödenmeyen fatura borçları hakkında müvekkil şirket ------ sayılı dosyasında davalılar, ortağı ve yetkilisi oldukları ----- hakkında icra takibi başlatıldığını, icra takibinin şirket ve davacılar açısından kesinleştiğini, Bunun üzerine haciz işlemlerinin tatbik edildiğini, Davacıların, ortağı ve yetkilisi oldukları şirketin ------ kaynaklanan borcuna ilişkin kefaletlerinin bulunduğunu, Davacıların sözleşmedeki kefalet bölümünü imzalamışlardır....

              ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2018/1489 Esas KARAR NO : 2023/213 DAVA : Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin) DAVA TARİHİ : 13.12.2018 KARAR TARİHİ : 06.03.2023 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Dava: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı----- ticari muamele merkezi -----olan ------- üç ortağından biri olduğunu, diğer ortakların------olduğunu, şirketin 19.02.2009 tarihinde ------- tarafından 300.000,00-TL sermaye ile kurulduğunu, her ortağın eşit oranda paya sahip olduklarını, ortaklar arasında var olan güven ilişkisinin bozulduğunu, diğer iki ortak tarafından davacıyı dışlayan işler yapılmaya başlandığını, ekonomik olarak davacının zora sokulduğunu, şirket ortaklarının davacıyı zora sokmak amacıyla huzur hakkı ödemesini durdurduklarını, daha sonra da davacının sermaye borcunu iki hafta gibi kısa bir sürede ödemesi talep ettiklerini, davacının...

                ATM ....... esas ...... karar sayılı ilamında da daha önce sermaye artırımına ilişkin karara yönelik iptal davasında mahkemece oluşturulan gerekçeli kararda "anılan bilirkişi raporuna göre şirket için sermaye artırımının gerekli olduğu kabul edilse bile" ifadesi kullanılmak suretiyle sermaye artırımının gerekli olduğunun ifade edildiği, ayrıca Bakırköy ....ATM ...... esas sayılı dosyasında bilirkişi heyeti ....... ve ...... tarafından düzenlenen 23/10/2017 tarihli raporun 9.sayfasında "ödenmiş sermaye artırılmadan şirketin korumasız ve öz varlığını yitirme tehlikesi ile karşı karşıya bırakacağı" hususu tespit edilmiştir....

                  in pasif yönünden husumet yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, davacının adi ortaklık kapsamında sermaye koyma borcunu yerine getirmediğini, buna bağlı alacak taleplerinin reddinin gerektiğini, aracın müvekkil şirket üzerine alınmasını, zamanla elde edilecek kar üzerinden davacının müvekkil şirkete aracın bedelinin%50 sini karşılayacak şeklde kısım kısım ödemeler yapmasını ve netice itibariyle araç bedelinin %50 sine tekabül eden sermaye koyma borcunun davacı tarafından karşılanması sonrası aracın mülkiyetinin yarı yarıya olacak şekilde davacı ve davalı şirket üzerinde tescil edilmesini aralarında şifahi olarak kararlaştırdıklarını, davacının kazanç kaybına ilişkin iddia ve taleplerinin kötü niyetli ve maddi gerçekliğe aykırı olduğunu, reddinin gerektiğini, ortaklık konusu aracın müvekkil şirket tarafından piyasa değerinin altında 3.bir kişiye satıldığı iddiasının gerçek dışı olduğunu, huzurdaki davada miktar ve nitelik itibariyle tanık dinlenilmesinin mümkün...

                    ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/533 Esas KARAR NO : 2021/979 DAVA : Ticari Şirket (Sermaye Artırımından Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 28/06/2021 KARAR TARİHİ : 05/11/2021 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 12/11/2021 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Sermaye Artırımından Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili talep dilekçesinde ÖZETLE; Müvekkil şirketin hissedarı olan.......... maliki olduğu Tekirdağ ili. Çorlu ilçesi. .... köyü ..... ada,...... nolu 5.631,57 m2 miktarli arsa vasıflı taşinmaz ile Tekirdağ ili, ...... ilçesi, ........

                      UYAP Entegrasyonu