Davalı vekilinin istinaf itirazı incelendiğinde, TTK'nun 630. maddesi uyarınca her ortak haklı sebeplerin varlığı halinde şirket müdürünün yönetim hakkının ve temsil yetkilerinin kaldırılmasını veya sınırlandırılmasını mahkemeden isteyebilir. Anılan maddede şirket müdürünün özenle bağlılık yükümlülüğü ile diğer kanunlardan ve şirket sözleşmesinden doğan yükümlülüklerini ağır bir şekilde ihlal etmesi veya şirketin iyi yönetimi için gerekli yeteneği kaybetmesinin haklı sebep olarak kabul edileceği düzenlenmiştir. İşbu dava, haklı nedenle şirket müdürünün azli istemine ilişkindir. Limited şirket ortaklarına ait idare ve temsil yetkilerinin kaldırılması istemli olarak açılan davalarda husumetin, idare ve temsil yetkisinin kaldırılması istenen ortağa yöneltilmesi gerekli ve yeterli olup ayrıca limited ortaklığa husumet düşmemektedir....
Şirketi tarafından kiralandığı, daha sonra davalı şirketin malzemelerinin adı geçen şirket ve başka şirketlere satıldığı, faturaların dosyaya ibraz edildiği, ayrıca davalı şirket aleyhine icra takipleri yapıldığı ve haciz işlemleri uygulandığı, şirket borçlarının özellikle ödenmediği, davalı şirketin 2015 yılı ticari defterleri tutulmadığı için bu hususların bilirkişi raporunda gözardı edildiği ve buna göre davacının iddialarını ispatladığı ve davalı şirket müdürünün azli yönünden haklı sebeplerin oluştuğu gözetilerek davalı şirket müdürünün haklı nedenle azline ve davalı şirkete kayyım atanmasına karar verilmesi gerektiğinden bahisle bozularak iade edilmiştir. Mahkememizin 2018/594 yeni esasına kaydedilerek yapılan yargılama sırasında usul ve yasaya uygun yargıtay bozma ilamına uyulmasına karar verilmiştir. Dava, davalı şirket müdürünün davalı şirketi kötü yönetmesi nedeniyle haklı nedenlerle müdürlükten azli ve davacı şirkete kayyım atanması davasıdır....
Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile limited şirketlerde ortağının çıkarılmasına ilişkin yasal düzenlemenin 6102 sayılı Kanun'un 640 ncı maddesinde öngörüldüğü, limited şirket ortağının diğer ortak aleyhine haklı sebeple çıkarma davası açamayacağı, davacının ve davalının, dava dışı şirketin ortakları oldukları, böyle bir davanın ancak şirket tarafından açılabileceği, somut olayda, davacı ortağın şirket adına açtığı bir dava bulunmadığından davanın aktif husumet yönünden usulden reddine gerektiği ancak İlk Derece Mahkemesi kararının sonucu itibarı ile doğru olduğu, Mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden kanuna aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuranlar Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur. B....
GEREKÇE :Dava, limited şirket müdürünün azli istemine ilişkindir. Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu 24/03/2023 tarihli dilekçesi ile; şirket müdürünün azli davası açılmış olsa da 23.03.2023 tarihinde yapılan şirket genel kurulunda davaya konu şirket müdürünün azledildiğini, davanın konusuz kaldığını belirterek talepleri üzerine şirket malları üzerine konulan tedbirlerin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
in müdürlük görevinden azli ile yönetim hakkının ve temsil yetkilerinin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. SAVUNMA :Davalı şirket vekili cevap dilekçesinde özetle; Şirket Müdürü ...'in müdürlük görevinden azli için açılan bu davadaki iddiaların haklı ve yerinde olmadığı gibi bu davanın Şirket husumetiyle yürütülmesine olanak da bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir....
HMK'nın 390/3. maddesi uyarınca tedbir talep eden taraf, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır. Somut olayda, müdür azli ve ortaklıktan çıkarma istemli davada davalı müdürün banka işlemlerindeki yetkisinin ve temsil yetkisinin kaldırılmasına dair ihtiyati tedbir isteminde bulunulmuştur. Tarafların şirketi müştereken temsile yetkili oldukları, dilekçeler teatisi aşamasında bulunan davada henüz yaklaşık ispat koşulunun yerine getirilmediği anlaşılmakla ihtiyati tedbir talebinin rededilmesi doğru bulunmuştur....
Müdürün rekabet yasağının kapsamı ve içeriği şirketin uğraş alanına göre belirlenir. Bunun ölçüsü şirketin fiilen uğraştığı işlerle planlanmış ancak henüz başlanmamış şirket faaliyetleridir. Davalı müdür ... aynı anda her iki şirketin müdürü olarak görev yapmaktadır. Bu durum müdürün rekabet yasağına aykırı davrandığını gösterir. Müdürün rekabet yasağına aykırı eylem ve işlemleri herhangi bir zarar ortaya çıkarmasa dahi bu eylem ve işlemler rekabet yasağına aykırılık teşkil eder. Zarar sadece tazminat talebi bakımından önem taşır. Bu sebeple, davalı şirket yönetici ortağının özen ve bağlılık yükümlülüklerine uygun davranmadığı anlaşılmış ve bu sebeple davalı ortağın şirketteki müdürlük görevinden alınmasına (temsil yetkisinin kaldırılmasının) haklı olduğu kanaatine varılmış ve davanın kabulüne karar vermek gerekmiştir. Yukarda açıklanan yasal ve hukuksal olgu göz önüne alınarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi -K A R A R- Dosya içeriğine göre dava, limited şirket ortağının ortak olduğu sirket müdürünün azli, şirketin sicilden silinmesi ve şirketin uğradığı zararın tazmini istemine ilişkindir. Başkanlar Kurulu Kararı ve Yargıtay Yasasının 14. maddesine göre temyiz inceleme görevi Yüksek Yargıtay 11.Hukuk Dairesine aittir. Bu nedenlerle dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE 06.05.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
nin 2013-2014-2015 yıllarına ait vergi levhasının incelenmesi neticesi dava dışı şirketin 2015 yılı Kurumlar Vergi Beyannamesi vermediğinden 213 Sayılı V.U.K'nu hükümlerine göre, bu sebeple, Usulsüzlük, Vergi Cezası, Kaçakçılık cezalarına muhatap olabileceği tüm bu hususların davalının özen ve sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiği sonucuna götüreceği ve şirket müdürünün azli bakımından haklı sebeplerin oluşturduğu sonucuna varılmıştır. Davalının davacının imzasını taklit etmesinin aradaki güven ilişkisini sarstığı, ayrıca gerek özen gerekse şirketin menfaatlerini gözetme yükümlülüğünün ihlali dolayısıyla TTK md. 630/3 maddesinde anılan haklı sebeplerin gerçekleştiği ve mahkemece müdürlük görevinden azledilebileceği görüş ve kanaatinde olduklarını bildirmişlerdir....
nin 2013-2014-2015 yıllarına ait vergi levhasının incelenmesi neticesi dava dışı şirketin 2015 yılı Kurumlar Vergi Beyannamesi vermediğinden 213 Sayılı V.U.K'nu hükümlerine göre, bu sebeple, Usulsüzlük, Vergi Cezası, Kaçakçılık cezalarına muhatap olabileceği tüm bu hususların davalının özen ve sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiği sonucuna götüreceği ve şirket müdürünün azli bakımından haklı sebeplerin oluşturduğu sonucuna varılmıştır. Davalının davacının imzasını taklit etmesinin aradaki güven ilişkisini sarstığı, ayrıca gerek özen gerekse şirketin menfaatlerini gözetme yükümlülüğünün ihlali dolayısıyla TTK md. 630/3 maddesinde anılan haklı sebeplerin gerçekleştiği ve mahkemece müdürlük görevinden azledilebileceği görüş ve kanaatinde olduklarını bildirmişlerdir....